enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
35,1564
EURO
36,6793
ALTIN
2.956,96
BIST
10.025,47
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Yağmurlu
8°C
İstanbul
8°C
Yağmurlu
Pazar Az Bulutlu
9°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C
Salı Parçalı Bulutlu
11°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
12°C

Zafer Partisi’nden Gelecek Partisi’ne yanıt

Zafer Partisi’nden Gelecek Partisi’ne yanıt
25.07.2023 11:55
10
A+
A-

Partiden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Aziz Türk milleti, Gelecek Partisi tarafından, 24 Temmuz 2023’te, bir bildiri yayınlanmıştır. Bu bildiride, Zafer Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi arasında, 24 Mayıs 2023’te imzalanan protokol hedef alınarak, çeşitli ithamlarda bulunulmuştur.

Öncelikle ifade etmek gerekir ki; Zafer Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi, Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tur oylamasında, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun desteklenmesine dair iş birliği esaslarını içeren bir protokolü ortaklaşa hazırlamış ve kamuoyuna duyurmuştur. İlgili tüm tarafların, üçüncü şahıslar da dahil, anılan protokolün içeriği hakkında bilgisi vardır. Bu protokol; ‘Altılı Masa’ olarak ifade edilen siyasi yapının protokolünde yer almayan ‘Atatürk İlke ve Devrimleri’, ‘Terörle Etkin Mücadele’ ve ‘Ulus Devlet-Üniter Devlet’ vurguları ile Türk siyasetinde bir denge sağlamıştır.

Halk nezdinde bir karşılığı olmayan ve kendi başına seçimlere girme cesareti gösteremeyen, Atatürk ve Cumhuriyet ile sorunlu siyasal İslamcı yapıların, terörle etkin mücadele, sığınmacı ve kaçakların ülkelerine gönderilmesi, laiklik ve milli devlet vurguları içeren bir protokolden rahatsız olmalarını anlamak güç değil. Diğer yandan, AK Parti karşısında siyasi olarak yenilmiş Altılı Masa ittifakında, yüzde 1’den az oy potansiyeline rağmen, Meclis’e girerek grup kurmak; çağdaş demokrasi, siyasi hakkaniyet, ulus egemenliği ve halk iradesinin adilce Meclis'te temsili bakımından ne kadar ahlakidir?

Altılı Masada bir yıldan uzunca bir süre, devlet kadroları üzerinde pazarlıklar yapan, Cumhurbaşkanlığı Yardımcılıkları paylaşan, bedavadan milletvekillikleri alıp, Bakanlıkları tapulamaya kalkışan bu yapının stratejik derinlik sahibi liderinin, hangi cesaretle mezkûr bildiriyi yayınladığı, tarafımızca şaşkınlıkla karşılanmıştır. Bu şahıs siyasette ‘kurusıkı’ atmasıyla tanınan biridir. Konuşursam ‘insan içine çıkamazlar’ dediği eski lideri için, ne zaman cesaretini toplayıp konuşacağı, hala merak konusudur. Diğer yandan Davutoğlu’nun hangi yüzle hala siyaset yapabildiği de anlaşılamamaktadır. Dışişleri Bakanlığı döneminde, o derin dehasıyla ve aslında hesapsız kitapsızca yaptığı hatalarla, Türkiye (değerli) yalnızlığa itilmiş, 13 milyon sığınmacı ve kaçak memlekete girmiş, Mavi Vatan ve Ege adalarında ciddi kayıplar yaşanmıştır.

Bu derin şahsiyetin, tarihi mirasımız Süleyman Paşa Türbesi sandukalarının, bir gece yarısı apar topar Türkiye’ye getirilmesi operasyonundaki üstün başarısı hala hafızalardadır. Rus uçağının vurulmasını sahiplenmeye çalışan Davutoğlu’nun, konunun FETÖ bağlantısı ortaya çıkınca derin bir sessizliğe bürünmesi de bilinmektedir. Yine hafızalarda taze olan diğer bir konu, Dışişleri Bakanı olarak, Suriye'deki sancılı sürecin çok uzun sürmeyeceği, bu süreci artık yıllarla değil, aylarla ve hatta haftalarla ifade etmek gerektiği yönündeki dehşet öngörüsüdür. Davutoğlu’nun bu sözleri söylediği tarih: 24 Ağustos 2012’dir. O tarihten bu yana, kaç hafta geçtiğini acaba saymış mıdır? Ya da memlekete dolan milyonlarca sığınmacı ve kaçaktan dolayı, pişmanlık ve üzüntü duymakta mıdır?

Aziz milletimiz, Zafer Partisi, her türlü Siyasal İslamcı ve Kürtçü ayrılıkçı yapılara karşı, ‘Atatürk İlkeleri’ temelinde mücadele etmek, devlet ve milletimizin esenlik, güvenlik ve ekonomik refahını sağlamak için kurulmuş bir siyasi partidir. Henüz iki yaşını doldurmamış olmakla birlikte, Genel Seçimlere katılmış ve artık Türk Siyasetinde bir ‘alan’ oluşturmuştur. ‘Atatürk Çizgisinde Türk Milliyetçiliği’ temelinde, sığınmacı ve kaçakların tamamını hukuka uygun biçimde göndermek, AK Parti’nin çökerttiği devletimizi ve ekonomimizi onarmak ve Türk Milletinin birlik ve beraberliğini sağlamak için, siyasette yer almaktadır. Bu yapısı ve konumu ile Zafer Partisi, Türkiye’yi yıkıma sürüklemiş AK Parti karşısındaki tek ve sahici muhalefet partisidir. Zafer Partisi, sadece AK Parti değil, AK Parti’nin Siyasal İslamcı döküntüleri ve etnik ayrımcı/Kürtçü yapılarla mücadele etmeye devam edecektir. Bu yapıların partimize yönelik saldırıları, göğsümüzde bir şeref madalyası olarak yerini alacaktır. Yolumuz Atatürk yolu, hedefimiz bilim, birlik ve barıştır.”

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.