TCMB Temmuz Piyasa Katılımcıları Anketi’nde cari yılsonu enflasyon beklentisi %70,60 olmuştur. Kısa dönemli enflasyon beklentilerine baktığımızda; Ağustos ayı enflasyonu %2,57, Eylül ayı enflasyonu %3,28 ve Ekim ayı enflasyonu ise %3,67 beklenmektedir. Enflasyon söz konusu aylarda beklentilere paralel bir şekilde artarsa Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında yıllık enflasyon da sırasıyla %82,89, %86,55 ve %88,88 olarak gerçekleşecektir.
TCMB son Enflasyon Raporu’nda yılsonu tahminini %42,8’den %60,4’e revize ederken, Piyasa Katılımcıları bunun neredeyse 10 puan üzerini beklemektedirler. Merkez Bankası perspektifi, 2Ç22 döneminden itibaren başta enerji ve gıda olmak üzere küresel emtia fiyatlarındaki artışların, küresel tedarik zincirinde süregelen aksamaların yol açtığı arz kısıtlarının ve döviz kuru gelişmelerinin tüketici fiyatları üzerinde baskı oluşturmaya devam ettiği yönündedir. Döviz kuru, yurtiçi fiyatlama faktörleri, petrol ve emtia fiyatları, bozulan enflasyon beklentilerinin neden olduğu talep yönlü hareketler ve merkezi fiyat ayarlamaları gibi nedenlerle yüksek fiyat etkisinin yılın ilerleyen aylarında da görülmesini bekleriz.
12 ve 24 ay sonrasına ilişkin ortalama enflasyon tahminlerine göre, enflasyonun sırasıyla %41,99 ve %24,35 seviyelerinde gerçekleşmesi beklenmektedir. 12 ve 24 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentilerinin ortalaması böylece %33,17 olmuştur. 5 yıl sonraki enflasyon beklentisi ise %10,21’den %10,72’ye yükseldi.
Yıllık TÜFE beklentilerindeki gelişmeler
Repo ve Ters Repo Pazarı’nda oluşan faiz oranı beklentileri ay sonu için %14 olmuştur. Piyasa, Merkez Bankası’nın politika faizi olan 1 haftalık repo faiz oranını ise cari ay ve 3, 12, 24 ay sonrası beklentileri sırasıyla %14, 14, 16,50 ve 19,90 olarak öngörmektedir.
TCMB’nin bu ay ve önümüzdeki 3 ay boyunca politika faizini sabit tutması bekleniyor. Bu da negatif reel pozisyonunun enflasyona karşı oldukça derin bir pozisyonda kalmaya devam edeceğini gösteriyor. Merkez Bankası, zorlu koşullara rağmen ortodoks para politikasına ve faiz artırımlarına dönüş sinyali vermiyor. Piyasa katılımcıları 12 aylık dönemden sonra ise para politikasında sıkılaşma beklemektedir. Bu görüşe katılsak da 18 Ağustos toplantısında faiz oranlarında bir değişiklik beklemiyoruz.
Büyüme beklentilerinde bu yıl için yükseliş görmekteyiz. 2022 GSYH beklentisini %3,7’ye yükseltilmiştir. 2023 öngörüsü ise Ağustos anket döneminde %3,8 büyüme oldu. Büyüme, yılın şu ana kadarl, süreci itibariyle kuvvetli seyretmeyi sürdürmektedir. Bununla birlikte yılın ikinci yarısı için bir miktar zayıflama bekliyoruz. Son dönemde önde gelen makroekonomik göstergeler ekonomik aktivitede hafif bir yavaşlamaya işaret etmektedir. Avrupa tarafındaki gaz akımına ilişkin riskler, kış öncesinde bu riskin yönetilmesiyle alakalı planlama ve stoklama belirleyici olacaktır ve dış talep dengesi ve resesyon etkileri anlamında etkileri ne kadar dengeleyebileceği izlenecektir.
2022 için cari açık beklentileri 37,54 milyar dolardan 39,3 milyar dolara; 2023 için 24,36 milyar dolardan 25,45 milyar dolara yükseldi. Piyasa katılımcılarının cari açık beklentileri artmaya devam etmektedir. Bizim cari dengede yıl kapanışı beklentimiz 45 milyar dolar. Cari açıktaki yükselişte halen dış ticaret açığının etkili olduğunu gözlemliyoruz. Son dönemde emtia fiyatlarındaki düşüş sürekli hale gelebilirse, buradaki olumsuz etkiyi bir nebze hafifletebilir. Ancak halen başta enerji olmak üzere emtia fiyatları önceki dönem dengelerinin üzerinde seyretmektedir. İç talepteki azalmanın ithalat hacmi ve enerji dışı ithalatı azaltıcı etkisini beklemekle beraber, emtia fiyatlarının genel olarak ithalat faturasını yüksek tutmaya devam etmesini bekleriz. İhracat tarafında ise küresel ekonomik aktivitedeki yavaşlama ve ileri dönem resesyon riskleri potansiyel sorunlar olarak görünmektedir. Turizm ve genel olarak hizmet sektörü dengesi ise cari işlemler dengesine olumlu etki etmektedir. Küresel seyahat sektörüne ve Türk Hava Yolları’nın yolcu trafiğine ilişkin dataları güncel kuvvetli görünümü, hizmet dengesi açısından onaylamaktadır.
Döviz kuru beklentileri 2022 yılsonu için 19,65 olmuştur. 12 ay sonrasına ilişkin kur beklentilerinin ise 22,03 olduğunu görüyoruz. Yılsonu döviz kuru beklentilerindeki yükseliş devam etti. Piyasadaki kur tahminleri genel olarak ilgili dönemin forward kuru ile uyumlu olduğundan dolayı, spot kur değiştikçe bu tip beklentiler de değişmektedir. TL’nin değerinin halen tahmin edilmesinin zor olduğunu düşünüyoruz. Cari açığın fonlaması, CDS ve buna bağlı olarak dış borç çevirmesi, rezerv artışı, ABD’den gelen verilerin faiz beklentilerine dair etkileri bağlamında döviz kuruna dair birçok faktör ele alınmalıdır. Belirttiğimiz değişkenlere dair olumlu işaretler son günlerde görülse de, bunun ne kadar sürdürülebilir olduğuna odaklanacağız.
Kaynak Enver Erkan / Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı