Pozitif ayrışma devam ediyor

Küresel piyasalar büyüme endişeleri ve yüksek enflasyon ortamında sıkı para politikalarının sürme potansiyeli nedeniyle kırılgan bir zeminde hareket ediyor. Bu tablonun anlamlı şekilde değişmesini sağlayacak yegâne konu başlığını ise Fed Başkanı Powell’ın Cuma günü Jackson Hole sempozyumunda yapacağı konuşma oluşturuyor. Powell’ın mesajları öncesinde yurt dışı piyasaların net bir yön tayin etmesinin çok kolay görünmediğini düşünüyoruz. Son dönemde oldukça güçlü bir momentum yakalayan Borsa İstanbul ise küresel zorluklara karşın bu eğilimini devam ettiriyor. Her ne kadar yurt dışındaki zayıflık Borsa İstanbul için limitleyici bir unsur olsa da risk algısını topyekûn değiştirecek bir gelişme olmadıkça iyimser havanın korunması en olası senaryo olarak görünüyor.

Makroekonomik veri açısından hareketli olan haftada bugün ABD dayanıklı mal siparişlerini takip edeceğiz. Önceki ay %2,0 oranında artış gösteren verinin bu kez %0,8 ile daha ılımlı bir artışa işaret etmesi bekleniyor. Öte yandan dün açıklanan yeni konut satışlarının ise Mart ayından bu yana olduğu gibi aşağı yönlü trendini sürdürdüğünü gördük. Bu kapsamda önceki ay 585 bin adet olan yeni konut satışları Temmuz ayında ise 511 bin seviyesine geriledi.

Dün Euro Bölgesi’nde açıklanan öncü PMI endeksleri ise parlak bir tablo ortaya koymadı. Bu kapsamda bileşik endeksin 49,9’dan 49,2’ye gerilemesi bölgede resesyon riskinin arttığına işaret ediyor. Her ne kadar hizmet endeksi büyümeyi daralmadan ayıran 50 seviyesinin üzerinde kalamaya devam etse de önceki aya kıyasla 1 puanlık geri çekilme yaşadı. İmalat endeksinde ise 49,7 ile son 26 ayın en düşük seviyesine gerilemiş durumda. PMI rakamlarının ortaya koyduğu tablo ile büyümenin baskı altında seyrettiğinin bir kez daha görülmesi Avrupa’da faiz artırımlarının kuvvetli şekilde devam etmesinin çok kolay olmadığına işaret ediyor. Ancak enflasyonun yüksek seyri düşünüldüğünde ECB’nin bir kez daha 50 baz puanlık artım yaptıktan sonra faiz artırımlarını azaltması çok daha olası bir seçenek olarak görünüyor.

TL: TCMB’nin yaptığı düzenlemelerin ardından tahvil faizleri aşağı yönlü eğilimini dün de sürdürürken 2 yıl vadeli tahvilin bileşik faizi %15 seviyesinin de altını test etmeye başladı. USD/TL kurunda ise anlamlı bir farklılık göze çarpmıyor. Bu kapsamda kurun 18,10’un üzerinde hafif de olsa yukarı yönlü bir eğilim sergilediğini görüyoruz. Özellikle Jackson Hole sempozyumunda Fed’in sıkı para politikasına yönelik mesajlar verme ihtimalinin doların küresel ölçekte güçlü bir performans sergilemesini sağladığı düşünüldüğünde kurda yukarı yönlü denemelerin en azından içinde bulunduğumuz hafta için olağan bir durum olduğunu söyleyebiliriz.

Borsa İstanbul: Bankacılık endeksinin güçlü desteğini arkasına alan BIST-100 endeksi yukarı yönlü eğilimini hız kesmeden sürdürüyor. Bu kapsamda sadece ayın başından bu yana bakıldığında endeksin %20 değer kazandığını görüyoruz. Gerek TL’deki değer kaybına karşı en iyi alternatif olarak görünmesi gerekse enflasyondaki yükselişe karşı koruma sağlama potansiyeli hisse senetlerine yönelimin kuvvetli şekilde sürmesini sağlıyor. Kaldı ki çok güçlü bir tablo ortaya koymasa da yabancı payının son birkaç haftada 2 puana yakın artış göstermesini de dikkat çekici buluyoruz.

BIST-30 Ağustos vadeli Viop kontratı

Günü 3433.25 puanda kapatan BIST-30 kontratlarında 3410, 3382, 3358 ve 3331 destek olarak izlenebilir. 3458, 3485, 3509 ve 3537 ise direnç noktalarını oluşturuyor.

USD/TL Ağustos vadeli Viop kontratı

Günü 18.1939 seviyesinde kapatan USD/TL vadeli işlem kontratlarında 18.103, 18.0300, 17.9210 ve 17.7935 destek olarak izlenebilir. 18.2850, 18.3575, 18.4670 ve 18.5940 ise direnç noktalarını oluşturuyor.

Kaynak ÜNLÜ & Co
Hibya Haber Ajansı