Fed Başkanı Powell’ın Jackson Hole konuşması, ileri dönem para politikası perspektifi açısından önemli alt ayrıntılar ortaya koydu ve piyasanın beklentilerinin de şekillenmesine yardımcı oldu. Fed, elbette faiz artırarak çip, enerji ya da gıda enflasyonunu çözümlemeyecek, bunların politika dışı faktörlerle üretim açıklarının kapanmasıyla düzeleceğini biliyoruz. Mesele, Fed’in enflasyon instabilitesinden etkilenen yapışkanlığı ve beklenti bozulması kaynaklı tüketici davranışlarını kontrol edebilmesi olarak ön plana çıkıyor. Bu nedenle Fed, enflasyona karşı proaktif politikada kararlı bir görüntü çizmektedir. Powell konuşmasından bazı öne çıkan hatları özetleyecek olursak;
Daha yüksek faiz oranları, daha yavaş büyüme ve daha yumuşak işgücü piyasası koşulları enflasyonu düşürürken, hane halklarına ve işletmelere de biraz acı getirecektir. Bunlar enflasyonu düşürmenin talihsiz maliyetleri. Ancak fiyat istikrarının yeniden sağlanamaması çok daha büyük bir acı anlamına gelir.
Temmuz ayındaki en son toplantımızda FOMC, federal fon oranı hedef aralığını %2,25 ila 2,5’e yükseltti; bu, Ekonomik Projeksiyolar Özeti’nin (SEP) federal fon oranının nereye yerleşmesinin öngörüldüğüne ilişkin tahmin aralığındadır. Enflasyonun %2’nin çok üzerinde seyrettiği ve işgücü piyasasının son derece dar olduğu mevcut koşullarda, uzun vadeli nötr tahminler durdurulacak veya duraklatılacak bir yerde değil.
Komite katılımcılarının Haziran SEP’inden en son bireysel projeksiyonları, medyan federal fon oranının 2023’ün sonuna kadar %4’ün biraz altında olduğunu gösterdi. Katılımcılar, tahminlerini Eylül toplantısında güncelleyecekler.
ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin %3,13’e ulaştığını ve enflasyon beklentilerinin yükselmeye devam ettiğini görüyoruz. Hareketin mevcut para politikası sıkılaşma perspektifinde %3,25 seviyelerine doğru da bir potansiyel göstermesi beklenebilir. Bu konuda elbette Eylül FOMC’s’ne doğru ilerlenen yolda istihdam, TÜFE ve Fedspeak gibi faktörler etkili olacaktır. Powell’ın konuşmasından önceki süreçte de 10 yıllıkların %2,90 bandı altından gerilediğini belirtmekte fayda var, Powell’ın şahin konuşması ise yeni bir boyut eklemiş durumda. Sonraki hamle yönünün ise Fed’in beklenen faiz aksiyonunu gerçekleştirmesi akabindeki daha yavaş artış ve bekleme sekanslarında oluşmasını bekleriz. Sonrasında ise Fed’in faizleri nötr seviyeye doğru yeniden yaklaştırması beklenecektir.
ECB’den de 75 baz puanlık bir faiz artışı beklentisi söz konusu. Euro’nun dolar karşısındaki gerilemesi ise, ekonomik zorlanmanın bir fiyatlama yansıması olarak ön planda. Avrupa’da enerji fiyatlarından kaynaklı enflasyon sorunu ve enerji krizinden kaynaklı resesyon sorunu politika oluşumu ve kriz yönetimini zorlaştırıyor.
Türk varlıklarına bakacak olursak; Merkez bankacılarının Jackson Hole toplantılarında verdiği şahin mesajların ardından lira yükselen dolar karşısında değer kaybediyor. üşürmek için faiz artırımına devam edeceğini ve bir süre daha yüksek tutacağının sinyalini verdi.5 yıllık CDS’ler artarak 748 baz puana yükseldi.
Türkiye Temmuz ayında rekor bir aylık ticaret açığı verdi. Enerji başta olmak üzere artan ithalat maliyetleri, Türkiye’nin dış ticaret açığını aylık olarak 10 milyar doların üzerine çıkardı.
Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı