Memorial Ankara Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Nilgül Yardımcı, huzursuz bacak sendromu ile ilgili bilgi verdi.
Bacakları hareket ettirme dürtüsü veya ihtiyacı ile ortaya çıkan Willis-Ekbom hastalığı olarak da bilinen huzursuz bacak sendromu (HBS), kronik ve ilerleyici bir hareket bozukluğudur. Erkeklerle kıyaslandığında kadınlarda iki kat daha fazla görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Nilgül Yardımcı, “Ayrıca ayda 3 saatten az spor yapanlarda ve sigara içenlerde daha sık izlenmekdir” dedi.
Huzursuz bacak sendromunun primer (idyopatik) ve sekonder (ikincil) olmak üzere iki türü bulunduğunu söyleyen Doç. Dr. Nilgül Yardımcı, “Kalıtsal geçiş olduğu düşünülen ve altında herhangi bir hastalığın bulunmadığı idyopatik huzursuz bacak sendromu, tüm vakaların yüzde 70-80’ini oluşturmaktadır. Bu hastaların birinci derece yakınlarının yarısından fazlasında da aynı rahatsızlık görülmektedir. İdyopatik HBS’de hastalık daha erken yaşta başlamakta ve genellikle 45 yaşından önce hastalara tanı konulmaktadır. Ancak diğer türe göre daha yavaş bir şekilde ilerlemekte.” şeklinde konuştu.
Sekonder (ikincil) huzursuz bacak sendromunda ise çeşitli klinik durumlar bu hastalığa yol açabilmektedir. Demir eksikliği, gebelik ve son dönem böbrek yetmezliği bu bulgular arasında yer alıyor diyen Doç. Dr. Nilgül Yardımcı, “Sekonder sebeplerin ortak noktasını ise demir metabolizması bozukluğu oluşturmaktadır. Huzursuz bacak sendromu; romatoid artrit (RA), Sjögren Sendromu (SjS) gibi bazı romatolojik hastalıklarda daha sık izlenirken, HBS’li hastalarda kol, bacak ve eklem ağrısı da görülebilmektedir. Ayrıca fibromiyalji sendromu olan hastalarda huzursuz bacak sendromuna daha fazla rastlanıyor.” ifadelerini kullandı.
Bacaklarda engel olunamayan hareket ettirme isteği, acı- yanma- karıncalanma şeklinde çok ağrılı olmayan bulgular ortaya çıktığını ifade eden Doç. Dr. Nilgül Yardımcı, “Hastalar tarafından rahatsız edici bir his olarak tarif edilen bu belirtiler, çoğunlukla dinlenirken ve gece uyumadan önce artmakta ve hastaların uykudan uyanmasına neden olmaktadır. Huzursuz bacak sendromunun tanısı ise belirtilere, hasta öyküsüne, yapılan test ve muayene sonuçlarına göre konuluyor” diye konuştu.
Semptomların birbirine benzemesi nedeniyle anksiyete, depresyon veya uyku bozukluğu ile karıştırılabilen Huzursuz bacak sendromu, genellikle orta ve ileri yaşta ortaya çıkmaktadır. Semptomlar erken dönemde hafif seyrederken, yaşın ilerlemesi ile birlikte şiddetlendiğini söyleyen Doç. Dr. Nilgül Yardımcı, şöyle devam etti:
“Huzursuz bacak sendromunun tedavisi ilaçlı ve ilaçsız tedavi olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Hafif semptomları olan hastalarda ilaçsız tedavi yöntemleri işe yarasa da, orta-ileri düzeyde şikayetleri olan hastalarda çoğunlukla medikal tedaviye ihtiyaç duyulmaktadır. Ayrıca altta yatan sebebin tespit edildiği HBS türünde nedene yönelik uygulanan tedaviler de semptomların ortadan kalkmasına yardımcı olmaktadır.”
Doç. Dr. Nilgül Yardımcı, hafif düzeydeki HBS semptomu olan hastalarda ilaç tedavisinden önce, şu yaşam değişikliklerinin yapılmasını önerdi:
“Uyumadan önce germe egzersizleri gibi hafif-orta dereceli fiziksel aktivitede bulunmak
Sıcak banyo yapmak ve duş almak
İstirahat sırasında bilgisayar oyunu, bulmaca gibi mental aktiviteyi artırıcı uğraşlar ile ilgilenmek
Yatak odasının serinletmek ve rahat pijamalar giymek
Aynı saatte uyuyup aynı saate uyanmak ve gündüz uyumama şeklinde düzenli bir uyku örüntüsü oluşturmak
Kafein, nikotin, alkol, antihistaminik, antidopaminerjik aktivite gösteren antiemetik, antipsikotik ve antidepresanlardan kaçınmak
Uzun süre istirahat gerektiren uçak yolculuğu veya sinema izlemek gibi hareketsiz kalacağınız aktiviteleri sabah saatlerinde, ev işi veya egzersiz gibi şikayetleri azaltan aktiviteleri ise günün geç saatlerinde yapmak.”
Hibya Haber Ajansı