enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5256
EURO
36,1792
ALTIN
2.962,92
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
9°C
Pazar Az Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
9°C

Havuz ve klimalardaki tehlike ”lejyoner hastalığı”

Havuz ve klimalardaki tehlike ”lejyoner hastalığı”
15.08.2023 12:33
2
A+
A-

Yaz zatürresi olarak bilinen lejyoner hastalığının tatil sezonun en hareketli olduğu yaz aylarında ölümle sonuçlanabilen ciddi enfeksiyonlara neden olduğunu işaret eden VM Medical Park Mersin Hastanesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzman Dr. Fulya Gülergün, uyarılarda bulundu. 

''İlk kez 1976 yılında keşfedildi''

Lejyoner Hastalığı’nın ilk kez 1976 yılında ABD’nin Pensilvanya Eyaleti’ndeki lejyonerlerin katıldığı bir toplantıda 180’den fazla kişide solunum yolu enfeksiyonu çıkması üzerine hastalığa neden olan etkenin tanımlandığını ifade eden Uzm. Dr. Fulya Gülergün, bu nedenle literatürde “Lejyoner Hastalığı” olarak isimlendirildiğini söyledi. 

''Enfeksiyon riskini tetikleyebilir''

Uzm. Dr. Gülergün, hava sıcaklığının artması ve nem oranlarının yüksek olması ile klima kullanımı yaz aylarında arttığını dile getirerek, şunları kaydetti:

“Küresel ısınma, tüm canlıların olduğu gibi insanların da hem fiziksel hem de psikososyal sağlığını etkileyen sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle iklim olaylarıyla baş etmek için günümüzde iklimlendirme sistemleri ile sıcak havanın yaratabileceği olumsuz etkilerden korunuruz. Ev ve işyeri gibi kapalı alanlarda klimaları kullanarak sıcak hava ile mücadele edebiliriz. Çoğu klimanın çalışma prensibi iç ortam havasını sirküle ederek soğutma işlevi sağlamasıdır. Bu durumda iç ortamda mevcut enfeksiyon etkenleri klimadan tekrar iç ortama salınır ve enfeksiyon etkenlerinin hava sirkülasyonu ile ortamda dolaşmasına neden olur ve hastalık riski artar. Klima kullanımı soğuk ve kuru havanın etkisiyle patojenlerin etkisini artırarak hastalık bulaşını artırabilir. Hava yoluyla yayılabilen ve akciğerde hastalık oluşturabilen birçok mikrop vardır. Grip virüsü, legionella, küf mantarları, verem hastalığına yol açan mycobacterium gibi etkenler akciğerde hastalığa neden olabilir. Eğer klima verimli bir filtreleme sistemine sahip değilse bu mikropları iç ortamda yayarak enfeksiyona neden olabilir."

''Hepa filtreli hava temizleyiciler tercih edilebilir''

Hava kalitesinin önemine değinen Uzm. Dr. Gülergün, “Sağlıklı bireylerde çok soğuk hava üfleyen klimalara maruz kalındığında hava yollarında bazı inflamatuar değişiklikler ortaya çıkarak enfeksiyon etkenlerinin buraya yerleşmesini kolaylaştırabilir, astım ve KOAH gibi hastalığı olanlarda bu durum daha belirgin olur. Hava sıcaklığının hızla soğutulduğu durumlarda kişinin hastalanması kolaylaşır. Bu nedenle ortam yavaş soğutulmalıdır ve arada havalandırılmalıdır. İç hava kalitesi için hepa filtreli hava temizleme cihazlarının kullanımı enfeksiyon yayılma riskini azaltabilir. Klima ile ilişkili enfeksiyon yapabilen etkenlerden biri olan Legionella bakterisi Lejyoner Hastalığı’na sebep olur” açıklamasında bulundu.

''Klimalardan ve havuzlardan geçebilir''

Nem ve su içeren ortamlarda yaşayan Legionella Pneumophilia bakterisinin akciğerde zatürreye sebep olabildiğine dikkati çeken Gülergün, “Temizliği ve kontrolleri yapılmamış klimalardan etrafa yayılan havanın solunması ile hastalık oluşabileceği gibi, iyi temizlenmemiş Spa ortamları, havuzlar, termal kaplıca ortamlarında havada asılı damlacıkların solunmasıyla da hastalık oluşabilir” şeklinde konuştu.

''Otelde konaklayanlar risk altında''

Kuluçka süresinin 2 gün ile 8 gün arası değiştiği lejyoner hastalığında, yakın zamanda otel konaklamalı seyahat öyküsü olanların ve vücut direnci az olanların, sigara içen kişilerin risk altında olduğunu belirten Uzm. Dr. Gülergün, şu uyarılarda bulundu:

“Bilinenin aksine bu enfeksiyonda insandan insana hastalık bulaşmaz. Baş ağrısı, ateş yüksekliği, kas ağrısı, halsizlik ilk belirtiler olup bu belirtilere öksürük, balgam, nefes darlığı, ishal, kusma eklenebilir. Erken tanı konulup tedaviye başlanmazsa hastalık ilerler ve kişide bilinç bozukluğu gelişebilir.”

''Zatürreye neden olabiliyor''

Lejyoner hastalığındaki risk gruplarına vurgu yapan Uzm. Dr. Gülergün, “Hastalık zatürreye neden olduğu ve çoğu zaman ishal ile ilişkili olduğu için vücut direnci düşük olan kişiler, kronik hastalığı olanlar ve yaşlılar ciddi hastalık açısından risk altındadır.” dedi. 

''Hastaneye yatış gerekebilir''

Uzm. Dr. Gülergün, hastalığın tedavisi hakkında ise şu bilgileri paylaştı:

“Öncelikle hastaya solunum yolundan alınan örnekler veya idrar antijen testi ile tanı konulur. Ardında uygun antibiyotik tedavisine hızlıca başlanarak klinikte düzelme sağlanır. Ancak bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde hastalık ilerleyebileceği için zaman zaman hastaneye yatış da gerekebilir.”

 

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.