Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ve Filipinler Dışişleri Bakanı Enrique Manalo, dün bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Güney Çin Denizi sorunu nedeniyle zor bir dönemden geçen Çin ve Filipinler arasındaki ilişkilerde bu görüşme, kamuoyunun dikkatini çekti.
Çin-Filipinler ilişkileri neden zorluklarla karşı karşıya?
Çin tarafı, telefon görüşmesinde şu an Çin-Filipinler ilişkilerinin karşılaştığı büyük zorlukların temel nedeninin, Filipinler’in politikasını değiştirerek, sözünde durmayıp denizde sürekli provokatif girişimlerde bulunması ve Çin’in meşru hak ve çıkarlarına zarar vermesi olduğuna dikkat çekti. Çin ayrıca, Çin-Filipinler ilişkilerinin bir yol ayrımına geldiğini ve Filipinler'in gideceği yönü dikkatlice seçmesi gerektiğini vurguladı.
Son yıllarda Çin-Filipinler ilişkileri genel olarak olumlu bir eğilimi sürdürüyor. İki taraf arasında başta denizlerdeki sorunların dostça istişare yoluyla çözülmesi olmak üzere birçok önemli anlaşmaya varıldı. Ancak bu anlaşmalar etkili bir şekilde yerine getirilemedi. Bunun başlıca nedeni, Filipinler’in Çin’e yönelik politikasını değiştirerek, Güney Çin Denizi üzerinde sürekli provokatif girişimlerde bulunması ve gerginliği arttırmasıdır.
Peki Filipinler yönetimi neden politikasını değiştirerek Güney Çin Denizi sorununda riskli girişimlerde bulunuyor?
Uzmanlara göre, Filipinler'in iç siyasetinde Güney Çin Denizi konusunda her zaman baskılar bulunuyor ve Filipinler lideri sert bir duruş sergileyerek kazandığı destekleri pekiştirmek istiyor. Öte yandan ABD ve Filipinler arasında başta güvenlik olmak üzere çeşitli alanlardaki işbirliğinin güçlendirilmesiyle Filipinler'in dış politika ekseninin de ABD'ye kaydığı görülüyor.
Güney Çin Denizi meselesinde taahhütlerini yerine getirmeyen,riskli ve provokatif girişimlerde bulunan, dış güçlerle işbirliği yaparak gerginlik yaratan, Çin'i karalayarak bölgesel barış ve işbirliğine olumsuz etkiler getiren Filipinler'dir.
Çin-Filipinler ilişkilerine bakıldığında Çin’in, Filipinler’le Güney Çin Denizi’ndeki anlaşmazlıkları uygun bir şekilde çözmek için büyük bir itidal ve sabır gösterdiği görülüyor. Ancak bu, Çin'in egemenlik konusunda taviz vereceği anlamına gelmiyor. Son telefon görüşmesinde Çinli bakan, Filipinler’in yanlış değerlendirmeye dayalı olarak yanlış yolda ısrar etmesi durumunda, hatta kötü niyetli dış güçlerle suç ortaklığı yaparak sorun yaratmaya çalışırsa, Çin’in kendi haklarını savunmak için mutlaka karşılık vereceğinin altını çizdi. Bu net bir uyarı. Filipinlerin bunu anlayarak sözlerinde ve eylemlerinde dikkatli olması gerekir.
Filipinler'in kendi çıkarları açısından bakıldığında, Çin ile Filipinler arasındaki kapsamlı ve pragmatik işbirliği, son birkaç yılda Filipinler'e somut faydalar sağladı. Filipinler'in Güney Çin Denizi'nde sorunlar yaratması yalnızca Çin-Filipinler işbirliğini baltalayacak ve kendi çıkarlarına zarar verecektir.
Son telefon görüşmesinde Filipinler bakanı, “Samimiyetle Çin’le diyaloğu güçlendirmeye, iki ülke arasında deniz sorununa ilişkin iletişim mekanizmasının rolünü iyi bir şekilde ortaya koyarak, soruna beraber çözüm bulmaya hazırız.” ifadesini kullanmıştı.
Filipinler’le iletişim kapısını kapatmayacak olan Çin, Filipinler’in derhal yanlış yoldan geri dönüp Çin’le aynı yönde hareket ederek sorunun diyalog ve istişare yoluyla çözülmesi taahhüdünü yerine getirmesini temenni ediyor. Neticede iki ülke arasındaki ilişkilerin nereye gideceği Filipinler’e bağlıdır.
Hibya Haber Ajansı