enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5193
EURO
36,0063
ALTIN
3.003,45
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
10°C
İstanbul
10°C
Çok Bulutlu
Pazartesi Az Bulutlu
11°C
Salı Parçalı Bulutlu
11°C
Çarşamba Az Bulutlu
13°C
Perşembe Az Bulutlu
14°C

Dünya Bankası ve IMF’nin ABD’nin kontrolünden uzaklaşması bekleniyor

Dünya Bankası ve IMF’nin ABD’nin kontrolünden uzaklaşması bekleniyor
28.06.2023 16:42
4
A+
A-

Fransa’nın başkenti Paris’te düzenlenen “Yeni Bir Küresel Finansal Anlaşma İçin” başlıklı uluslararası zirvede, küresel finansal sistem en çok şikayeti gelişmekte olan ülkelerden aldı. Küresel finans sistemde acil reformlar yapılması gerektiği savunuluyor.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres zirvede yaptığı konuşmada, küresel finans sisteminin İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu’nun temelinde oluşturulduğunu, fakat dünya ülkelerine, özellikle ekonomisi kırılgan olan ülkelere hizmet etme misyonunu yerine getiremediğini belirtti.

Gerçek durum daha da şoke edici olabilir. Dünya Bankası ve IMF giderek ABD’nin mali hegemonyasının çıkarlarına hizmet eden kurumlar haline gelmiştir.

Merkezleri Washington'da bulunan iki kurumda oylama yetkisinin yüzde 16’sını ABD elinde tutuyor. Bu iki kurumda önemli karar alınması için yüzde 85'lik bir onay oranı gerektiği göz önüne alındığında, ABD aslında "tek oylu veto" hakkına sahip durumda. Bu yalnız ve yalnız ABD’nin sahip olduğu bir ayrıcalıktır.

ABD’nin büyük payı aldığı iki uluslararası finans kurumu gelişmekte olan ülkelere en çok borcu vermişti.

Örneğin ABD ve beraberindeki birkaç ülke Afrika'nın en büyük alacaklılarıdır.

Afrika'nın dış borcunun yüzde 75’inin kaynağı çok taraflı finansal kuruluşlar ve ticari alacaklılardır. Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu çok taraflı finansal kurumların borç payının yüzde 70'ine tekabül ediyor. ABD ise Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu'nun en büyük hissedarı olduğu için, Avrupa'dan gelen sermaye sahibiyle birlikte, Afrika ülkelerinin en büyük alacaklısı oldu.  

Hiç şüphesiz ki, Paris zirvesinin sonrasında gelişmekte olan ülkelerin, özellikle finansal gücü zayıf kalan ülkelerin kalkınmada karşıladıkları finansal sorunu çözmeleri  bekleniyor. Aynı zamanda Dünya Bankası ve IMF’nin uluslararası toplumun beklediği gibi kökünden reform yaparak ABD’nin kontrolünden uzaklaşması ve esas misyonuna geri dönmesi de ümit ediliyor.

Kaynak Çin Uluslararası Radyosu

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.