Türkiye’de eşkıyanın sokağa indiğini ifade eden Davutoğlu, “Son günlerde bütün kamuoyunu meşgul eden İstanbul’daki, Ankara’daki sokaklardan uluslararası çetelere kadar uzanan bir kayıt dışı devlet otoritesi kullanım alanı söz konusudur. Devlet otoritesini kullanan kim olursa olsun, ilişkileri konusunda şeffaf ve hukuk içerisinde kalmak zorundadır. Türkiye’de bugün eşkıya sokağa inmiş durumdadır. Vatandaşlarımız aynen yetmişli yıllarda olduğu gibi öldürülme korkusuyla sokağa çıkamamakta, belli bir saatten sonra sokaklar ıssızlaşmakta ve neredeyse sokak çetelerine terkedilmektedir. Öte yandan uluslararası çeteler mafya hesaplaşmalarını Türkiye üzerinden yaparken, Türk mafyası da hesaplaşmasını Atina sokaklarında, Roma sokaklarında yapmaktadır. Bir anlamda uyuşturucu ticareti ve birçok rant alanında Türkiye hem mafyatik örgütleri ithal ediyor hem de mafyatik örgüt ihraç eder durumdadır.” diye konuştu.
“Sadece kokain alanında Türkiye Cumhuriyeti üzerinden yapılan ticaretin 100 milyar doları bulduğu uluslararası kaynaklarda zikredilmektedir” diyen Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu şartlar altında Türkiye Cumhuriyeti’nde kamu görevi üstlenen herkes en küçük sokak çetesinden en geniş kapsamlı uluslararası çetelere karşı mücadele etmek zorundadır. Bugün maalesef birçok bakanımızın adı bilinmezken mafya çetelerinin adları, liderlerinin adları her gün basında yer almaktadır. Bu durum karşısında kamu yönetiminde bulunan iktidar hiçbir şekilde sessiz kalamaz. Son dönemde özellikle belli suç örgütlerine yapılan operasyonlar dolayısıyla anlaşılan o ki bazı çevreler rahatsız olmaktadır. Burada Türkiye Cumhuriyeti’nde Başbakanlık görevini ifa etme şerefine nail olmuş bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak çetelere karşı mücadele eden bütün kamu yöneticilerine, yetkililerine, emniyet birimlerimize seslenmek istiyorum; sokaklardan havaalanlarımıza, limanlarımıza kadar Türkiye’nin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyin kadar her bir santimetresinde kamu düzenini korumak eşkıyanın hakimiyeti altında gördüğündeki yerlerdeki silahlı çatışmaları engellemek ve Türkiye’yi gerçek anlamda demokratik hukuk devleti yapmak sizin görevinizdir. Bu çerçevede yürütülen operasyonlara her anlamıyla ve hedefleri açık ve şeffaf bir şekilde paylaşılmak üzere destek veriyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kamu yöneticileri, ismen ve lafta devlete değil Türkiye Cumhuriyeti Devletine sadık ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin görevlileridir.”
Demokratik hukuk devletinin gerekliliği olarak temiz siyaseti toplumun her alanına yaymanın ve her bir vatandaşın güven içinde sokağa çıkabildiği asayişi sağlama görevinin herkesin asli görevi olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Biz Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki Milletvekillerimizle, gurubumuzla her zaman Türkiye’yi çeteden temizlemeye azmetmiş kim olursa olsun onları desteklemeye devam edeceğiz ve onlara çağrımızda açık olacaktır. Bu suç örgütlerinin sokaktaki piyonlarına değil, nereye uzanırsa uzansın kökenine kadar gidiniz ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin uluslararası itibarını, uluslararası mafya çetelerinden, ulusal düzenini milli düzenini de sokak çetelerinden arındırınız. Unutmayınız bu yönde atacağınız her adımda asla sahipsiz değilsiniz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir demokratik hukuk devleti olarak her zaman var olacaktır ve biz aziz milletimize seslenerek ifade ediyorum; Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kamu düzeni bağlamında sahipsiz olmadığını vurguluyorum.” ifadelerini kullandı.
Hibya Haber Ajansı