enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5256
EURO
36,1792
ALTIN
2.962,92
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
9°C
Pazar Az Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
9°C

Bağırsak sağlığı için 10 altın öneri

Bağırsak sağlığı için 10 altın öneri
30.06.2023 12:44
9
A+
A-

Acıbadem Fulya Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Oya Yönal “Bağışıklık sistemi hücrelerinin yüzde 70’i bağırsaklarda bulunur. Bağırsakta bizimle birlikte yaşayan ve 100 trilyon civarında bulunan bakteri, maya ve virüslere ‘bağırsak mikrobiyotası’ veya ‘bağırsak florası’ denir. Doğum şekli, antibiyotik kullanımı, çevresel koşullar ve özellikle beslenme şekli mikrobiyotamızı belirler. Bağırsak florasındaki yararlı bakterileri artırmak için yaptığımız her yatırım zararlı bakterilerin etkisini azaltır. Yapılan araştırmalar; bağırsaklarımızda bulunan bu dost veya zararlı bakterilerin miktarının genel sağlığımızı ve ruh durumumuzu etkilediğini açıkça ortaya koyuyor” dedi.

“Şekerli ve yağlı besinlerden kaçının”

Beslenme ve bağırsak sağlığının çok yakından ilişkili olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yönal, şeker, yapay tatlandırıcı, fastfood ve doymuş yağ oranı yüksek besinler tüketmenin bağırsak florasını olumsuz etkilediğini belirterek “Bu gıdalar bağırsakta zararlı mikroorganizmaların çoğalmasına neden olabiliyor. Bu nedenle bağırsak sağlığınız için bu gıdaları tüketmekten kaçının” ifadesini kullandı.

“Lif (posa) oranı yüksek besinler tüketin ve sağlıklı beslenin “

Besinlerde bulunan lif (posa) bağırsak sağlığı açısından çok önemli. Lif oranı yüksek besinler yararlı mikroorganizmaların bağırsakta çoğalmasını destekliyor.

Prof. Dr. Oya Yönal; bulgur,  yulaf, nohut, barbunya, kuru fasulye, kinoa, brokoli, kuşkonmaz, badem, antep fıstığı, elma, şeftali, turunçgiller ve brokolinin beslenmeye eklenerek bağırsak sağlığının desteklenebileceğini belirtti.

Bu besinlerin yüksek lif içerikleri sayesinde bağırsak hareketlerini artırarak, sindirilmiş besin artıklarının kalın bağırsaktan geçişini hızlandırdığını söyleyen Prof. Dr. Oya Yönal “Toksik öğelerin kalın bağırsakta uzun süre kalmaması sayesinde burada zararlı bakteri oluşumunun önüne geçiliyor ve sağlıklı bağırsak florasının devamlılığı sağlanıyor” diye konuştu.

Prof. Dr. Oya Yönal, lifli organik gıdalar, fermente gıdalar (mayalanmış yoğurt, kefir, turşu, şalgam suyu), et, yumurta ve probiyotik kullanmanın bağırsak sağlığı için önemli etkiye sahip olduğunu vurguladı.

“Yeterli su tüketin”

Yapılan bilimsel çalışmalarda; daha fazla su içen kişilerin mide-bağırsak enfeksiyonlarına neden olabilecek daha az bakteri türüne sahip olduğunun kanıtlandığını belirten Prof. Dr. Oya Yönal, her gün yeterli su tüketmenin aynı zamanda kabızlığı önlemeye de yardımcı olduğunu dile getirdi.

“Probiyotik ve prebiyotiklerden faydalanın”

Bağırsaklara dost bakteriler içeren probiyotik besinler; florayı düzenleyerek bağırsağın düzgün çalışmasını sağlıyor ve toksik maddelerin geri emilimini engelliyor. Kefir, yoğurt, sirke gibi besinler içerdikleri probiyotikler sayesinde bağırsak sağlığının korunmasında önemli etkiye sahipler. Probiyotikler, prebiyotik adı verilen sindirilemeyen karbonhidratlarla besleniyor.

Prebiyotiklerin, yararlı bakterilerin bağırsakta çoğalması için gerekli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Oya Yönal “Kuru baklagiller, enginar, pırasa, soğan, sarımsak, bezelye, kuşkonmaz, muz, arpa, çavdar gibi besinler başlıca prebiyotiklerdir. Bu besinlere sofranızda yer vererek bağırsak sağlığınızı güçlendirebilirsiniz.” dedi.

“Düzenli ve kaliteli uyuyun”

Yönal, yetişkinler için ortalama 7 saat kaliteli uykunun şart olduğuna değinerek, “Düzenli ve kaliteli uyku, ruh halini ve bağırsak sağlığınızı iyileştiriyor. Düzensiz uyku ise bağırsak florasını bozuyor.” şeklinde konuştu.

“Gelişigüzel antibiyotik kullanmayın”

Antibiyotiklerin bağırsak mikrobiyotasına ve bağışıklığına zarar verebildiğini belirten Prof. Dr. Oya Yönal, şu ifadeleri kullandı:

“Bazı araştırmaların sonucuna göre antibiyotik kullanımından 6 ay sonra bile, bağırsakta hala bazı yararlı bakterilerin oluşmadığını gösteren çalışmalar mevcut. O nedenle gereksiz yere antibiyotik kullanılmamalıdır.”

“Düzenli egzersiz yapın”

Yönal, düzenli egzersizin sağlıklı ve zinde bir yaşam için olmazsa olmazların başında geldiğini kaydederek, “Yapılan araştırmalar; düzenli egzersizin bağırsak sağlığı ile de yakından ilişkili olduğunu, bağırsak sağlığını pozitif yönde etkilediğini gösteriyor. Haftada üç gün en az 30 dakika tempolu yürüyüşle bağırsak hareketlerini dolayısıyla bağırsak sağlığınızı güçlendirin.” diye konuştu.

“Sigara ve alkolden uzak durun”

Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Oya Yönal “Sigara içmek bağırsak florasını bozuyor. Bağırsak sağlığının yanısıra kalp ve akciğer sağlığını da son derece olumsuz etkiler. Kronik alkol tüketimi de bağırsak florasını bozarken, toksinlerin ve inflamatuar ajanların bağırsak duvarından sızmasına yol açabiliyor” dedi. 

“Besinleri çok çiğneyin”

Bağırsak sağlığı için besinlerin yavaş bir şekilde, çok çiğnenerek ve oturarak tüketilmesi gerektiğinin altını çizen Yönal, “Lokmalarınızın küçük olmasına, aşırı yememeye, özellikle gece yemeğinden kaçınmaya dikkat edin.” şeklinde konuştu.

“Stresi yönetmeyi öğrenin “

Prof. Dr. Oya Yönal “Kronik yani uzun süre devam eden stres bağırsaklar da dâhil olmak üzere tüm vücudu olumsuz etkiliyor. Yürüyüş ve düzenli egzersiz yapmak, arkadaşlarımızla veya ailemizle vakit geçirmek, hayvanlarla ilgilenmek, meditasyon, nefes egzersizleri ve yoga stresi azaltmanın yollarından bazıları olarak sayılabilir. Ayrıca stresi yönetmeyi öğrenmek, gerekirse destek almaktan kaçınmamak gerekir” ifadelerini kullandı.

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.