“Yaşanabilir Şehirlerin Yolu Yeşilden Geçiyor: Yeşil Ekonomi, Yeşil Finansman, Yeşil Yatırım” başlıklı etkinlikte 6 yıl boyunca üzerinde çalışılan “Daha Eşit Bir Şehre Doğru” raporunun sunumu gerçekleştirildi. Sempozyumda konuşma yapan Kadıköy Belediye Başkanı Av. Şerdil Dara Odabaşı “Yaşanılabilir bir dünya bırakmayı benimseyen her türlü girişime kapımız açık” dedi.
Kadıköy Belediyesi, Danimarka ve Hollanda İstanbul Başkonsoloslukları ile Marmara Belediyeler Birliği ortaklığında Alan Kadıköy’de, “Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu”nda, uzmanlar yeşil ekonomiyi anlatırken yerel yönetim temsilcileri ile şehirlere yeşil finansman sağlayan fonların temsilcileri bir araya geldi. Sempozyumda, yeşil finansmanla fonlanan örnek projeler incelendi.
Sempozyuma, Danimarka İstanbul Başkonsolosu Thierry Hoppe, İsveç İstanbul Başkonsolosu Peter Ericson, Hollanda İstanbul Başkonsolosu Arjen Uijterlinde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Av. Şerdil Dara Odabaşı ile yeşil ekonomi ve yeşil finansman konusunda dünyadan ve Türkiye’den çok sayıda uzman konuk katıldı.
“Yaşanabilir bir dünya bırakmayı benimseyen her türlü girişime kapımız açık”
Yaşanılabilir bir dünya için her türlü girişime kapılarının açık olduğunu ifade eden Kadıköy Belediye Başkanı Av. Şerdil Dara Odabaşı, “Kadıköy olarak gezegenimizin geleceğini dert edinen, gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmayı benimseyen her türlü girişimlere kapımız sonuna kadar açık. Gerek küresel, gerek yerel ölçekte ciddi krizlerden geçtiğimiz bir dönemde, bu tür etkinliklerin daha fazla yaygınlaşmasını ve bu etkinliklerin tüm karar alıcıları harekete geçmeye teşvik etmesini umuyorum. ” dedi.
Kenti dirençli hale getirmek için yapılan çalışmalardan da bahçeden Odabaşı “Kadıköy, gelecek vizyonunu bir dizi ilke ve politikayla ama en çok da “sürdürülebilirlik” ilkesi ve “dirençlilik” politikasıyla tarif ediyor. Dirençlilik nedir? En basit haliyle; etkileri uzun vadede hissedilen stresler ve anlık olarak gelişen şoklara karşı, kentimizin sosyal, ekonomik ve çevresel türlerde yaşanan bu streslerden ve şoklardan kurtulma kapasitesidir. Bu nedenle Kadıköy, gelecekteki potansiyel zorluklara karşı geliştirmekte olduğu bir dizi politikayla, demografi, iklim, su, gıda, enerji ve benzeri krizlere karşı kentimizi daha dirençli hale getirmek üzere çalışmaktadır. Bunların bazıları şu şekildedir: Kadıköy 2030 Dirençlilik Belgesi, Sürdürülebilir Enerji Eylem Planı, İklim Adaptasyon Eylem Planı, Afet Yönetim Projesi, Kadıköy Bostanları, Atıksız Yaşam Hareketi, Yağmur Suyu Hasadı, Güneş Enerjisi Panelleri, Yeşil Koridor Projesi” dedi.
“İklim değişikliği dünya için en önemli tehdit”
Sempozyumda İklim değişikliğinin önemini anlatan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Biz 2019 yılında yerel seçimlere girerken 3 ana tarifle manifestomuzu başlıklandırmıştık. Adil, yeşil ve yaratıcı İstanbul. Dolayısıyla, aslında görevimize başladığımız ilk günden itibaren, yeşil kavramının bir şehir için ne kadar önemli olduğunu ve ana prensiplerimizin bu kavramlar üzerine oturduğunda İstanbul’un hak ettiği yere erişeceğini biliyorduk. Ve bütün çalışmalarımızı, bütün stratejimizi bu 3 ana unsur odağına alarak yolculuğumuzu başlattık. İklim değişikliğinin dünya için en önemli tehdit olduğunu ve iklim değişikliği ile mücadelenin de asla sınırları olmaksızın, bütün dünyanın ortak meselesi olduğunu ve bu anlamda da gerçekten büyük bir birliktelik alanı oluşturabileceğimizi biliyorduk” dedi.
“İklim krizine karşı tüm İstanbullularla birlikte mücadele ediyor olacağız”
İklim adaletini ilke olarak benimsediğini ifade eden İBB Başkanı İmamoğlu “Küresel iklim değişikliğiyle mücadelede dünya kentleriyle iş birliği içerisinde hareket etmeye kentimizin daha yaşanabilir bir geleceğe hazırlamaya ve bu entegre çalışma düzeni içerisinde her kentin deneyiminden açık bir biçimde faydalanmaya, kendi deneyimlerimizi de bütün dünyayla cömert bir biçimde paylaşmaya hazır olduğumuzu buradan ilan etmek isterim. İklim krizine karşı tüm İstanbullularla birlikte mücadele ediyor olacağız.” dedi.
“Etkilerini daha fazla görüyoruz”
Yeşil ekonominin ekolojik problemleri ve çevresel riskleri önemli oranda azaltırken, aynı anda insan refahını ve sosyal eşitliği artırdığını anlatan WRI Türkiye Direktörü Dr. Güneş Cansız “Zor zamanlardan geçiyoruz hem dünyada hem de Türkiye’de. Bir taraftan savaşlar ve henüz yakamızı bırakmamış olan pandemi. Diğer taraftan iklim krizi ve beraberinde getirdiği aşırı hava olayları, seller, yangınlar, kuraklık. Coğrafi, iklimsel ve sosyoekonomik koşulları nedeniyle de iklim krizinin etkilerini maalesef Türkiye’de daha fazla görüyoruz. Biz de WRI Türkiye olarak daha yaşanabilir şehirler yaratmak için çalışıyoruz” dedi.
Hibya Haber Ajansı