enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,4840
EURO
36,3681
ALTIN
2.959,15
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

“Türkiye’nin İstikrara Katkısı: Barışa Yönelik Çok Yönlü Diplomasi” kitabı

“Türkiye’nin İstikrara Katkısı: Barışa Yönelik Çok Yönlü Diplomasi” kitabı
12.09.2022 11:20
133
A+
A-

Ukrayna ve Rusya arasında meydana gelen krizin başından bu yana Türkiye’nin barışı önceleyen faaliyetlerinin anlatıldığı kitapta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin krizin sonlanmasına ve bölgesel istikrarın sağlanmasına dönük attığı adımlar yer alıyor.

Kitap, “Barışın Dünyasını Kurmada Küresel Liderlik”, “Türkiye’nin Savaşa Karşı Duruşu”, “Diyalog Kanallarının Açık Tutulması”, “İnsani ve Girişimci Diplomasi” olmak üzere 4 bölümden oluşuyor.

Kitabın ilk bölümünde Ukrayna-Rusya krizinin başladığı günden itibaren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ukrayna ve Rusya tarafları, NATO ve AB gibi uluslararası kuruluşlar ve bölgesel aktörler ile gerçekleştirdiği yoğun diplomasi trafiğine yer veriliyor.

Kitapta, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dünya 5’ten Büyüktür” ve “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” söylemleri ışığında küresel güvenlik mimarisinde düzenlemeler yapılması gerektiği vurgulanıyor.

Türkiye’nin savaşın önlenmesine dönük çabalarının ele alındığı ikinci bölümde ise Ukrayna’nın toprak bütünlüğü vurgusu ve ateşkes çağrısı kapsamında  yapılan diplomatik girişimler detaylı şekilde işleniyor.

Türkiye’nin Ukrayna-Rusya krizinde diyalog kanallarının açık tutulmasındaki rolünü anlatan üçüncü bölümde, Ukrayna ve Rusya tarafları arasında bir denge unsuru olarak Türkiye’nin pozisyonuna dikkat çekiliyor. Türkiye’nin her iki ülke ile diyaloğu sürdürebilen ender ülkelerden biri olduğu belirtilen kitapta, bu bağlamda Türkiye’nin barış görüşmelerinde ev sahibi olmasının önemine işaret ediliyor.

Kitabın son bölümünde ise Türkiye’nin insanı merkeze alan diplomasi anlayışı üzerinde duruluyor. Türkiye’nin krizin başından bu yana sivil unsurların korunmasına dönük hassasiyetinin, Ukrayna’ya yapılan insani yardımların, Türkiye’nin çatışma bölgelerindeki insani koridorların açık tutulmasına yönelik gayretlerinin ele alındığı kitapta Karadeniz’in güvenliğinin temini, tahıl koridorunun açılmasında Türkiye’nin öncü rolünün altı çiziliyor.

Kitapta, Ukrayna’nın tahrip olan alt yapısının yeniden inşasına dönük girişimler ile Türkiye’nin barış ve istikrar eksenli kamu diplomasisi faaliyetlerine de yer veriliyor. Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan kitabın takdim yazısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kaleme alındı.

Erdoğan, dünyanın koronavirüs salgınının etkilerini her alanda hissettiği, bölgesel siyasi ve ekonomik gerilimler ile sıcak çatışmaların küresel dengeleri sarstığı bir dönemden geçtiğini belirterek, Suriye, Yemen, Afganistan, Libya, Irak ve Arakan gibi kriz bölgelerindeki insani trajediye ve siyasi sorunlara henüz çözüm bulunamamışken, Doğu Avrupa ile birlikte tüm dünyanın Ukrayna-Rusya savaşının yıkıcı ve can yakıcı sonuçlarıyla yüzleşmek durumunda kaldığını ifade etti.

Görmezden gelinen en küçük bir problemin bile ne tür felaketlere yol açacağı bu süreçte bir kez daha ortaya çıktığına işaret eden Erdoğan, bu savaşın aynı zamanda güvenlik ve istikrarı korumak için oluşturulan uluslararası yapıların daha etkin olması ve kararlı adımlar atması gerektiği gerçeğini tekrar gözler önüne serdiğini vurguladı.

Erdoğan, kurulduğu günden bu yana güvenlik ve istikrar adına çok önemli roller üstlenen NATO’ya yine önemli sorumluluklar düştüğüne işaret ederek, küresel güvenlik mimarisindeki sorunların vakit kaybetmeden çözüme kavuşturulmasının, üye ülkelerin hem ittifak içinde hem de ikili ilişkilerde tam bir dayanışma ortaya koymalarının NATO’nun geleceğinde belirleyici olacağını kaydetti.

Türkiye’nin 70 yıldır üyesi olduğu NATO’ya en çok katkı sağlayan beş ülkeden biri olarak ittifak ruhunun tüm gerekliliklerini kararlı ve etkin bir şekilde yerine getirdiğini ifade eden Erdoğan şu değerlendirmelerde bulundu:

“Afganistan’dan Balkanlara, Afrika’dan Kafkaslara bölgesel ve küresel krizlerde çözüm, barış ve istikrara hizmet eden yaklaşımıyla aktif roller üstlenen Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasında barışın tesisi için de diplomasi kulvarında yoğun bir gayret göstermektedir. Can kayıpları ve zorunlu göç başta olmak üzere yeni insani trajedilerin yaşanmasını önlemek adına herkesin aynı sorumluluk duygusuyla hareket etmesi gerekmektedir.

Türkiye, müttefiklik hukuku yanında komşularıyla ilişkilerde de uluslararası kurallara, adalete, hakkaniyete, karşılıklı hak ve çıkarlara saygıyı gözetmektedir. NATO ittifakının karşı karşıya kaldığı sınamalar karşısında güvenilir bir müttefik olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmekteyiz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra girişimci ve insani dış politikamız çerçevesinde küresel barış, refah ve istikrarın tesisine katkı vermeyi sürdüreceğiz.”

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.