enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
35,2548
EURO
36,8382
ALTIN
2.962,00
BIST
9.581,81
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
14°C
İstanbul
14°C
Çok Bulutlu
Çarşamba Hafif Yağmurlu
11°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
9°C
Cuma Hafif Yağmurlu
9°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
9°C

TSD Genel Başkanı Boyraz: “Biriken sorunlarımıza acil ve kalıcı çözüm istiyoruz”

TSD Genel Başkanı Boyraz: “Biriken sorunlarımıza acil ve kalıcı çözüm istiyoruz”
20.06.2022 19:40 | Son Güncellenme: 20.06.2022 21:47
177
A+
A-

Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) Başkanlar Kurulu ortak basın açıklaması yaptı.

TSD’den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Son birkaç yıldır, yaşanan küresel salgının yarattığı kısıtlamalardan yeni çıkmaya başladık. Ciddi bir sağlık sorunu karşısında toplum olarak birçok sorun yaşadık.

2020 Martından bu yana süren salgın sırasında basit bir önlem olarak maskeye hatta dezenfektana erişemedik. Günlerce evlere kapalı kalmaya mecbur olduk. İşsiz, gelirsiz kaldık.

Tüm süreç toplumun tümüne bizlerin yıllardır yaşadığı sorunların küçük bir kısmını gösterdi, yaşattı. Birkaç gün evlerinde hapis kalanlar, maske, aşı, ilaç için endişe edenler umarız bizlerin ve engelli ailelerinin yıllardır yaşadığını bir parça olsun anlamışlardır.

Biliyoruz ki toplumsal hafızamız zayıf, kısa bir süre sonra bu yaşananları unutup geçeceğiz, ama biz engelliler aynı dertlerle yaşamaya maalesef devam edeceğiz.

Bu bizim kaderimiz değil, bize dayatılan, bize reva görülen bir politik tercih. Bizler engelliler olarak bu dayatmaya sessiz kalamayız, insanca bir yaşam hakkı için durmaksızın sesimizi yükseltmek zorundayız.

Birçok engelli ailesi ciddi yoksulluk sorunu yaşıyor. Ailede gelir elde eden bir ve iki kişi varsa bile, engellilerin ihtiyaçları, sağlık giderleri nedeniyle bu gelir yalnızca açlık gidermeye yetebiliyor. Her şeyin fiyatı yükseliyor, ama engellinin ne geliri ne de sağlık desteği gerektiğince yükselmiyor.

Keyfi biçimde değiştirilen yönetmeliklerle koşullarımız daha da kötüye gidiyor, engelli aylıklarını, emekli gelirlerini kaybeden engelliler açlığa terk ediliyor. Yıllarca aldığı raporlarla engelli olan bir kişi, birkaç bürokratın kararıyla değiştirilen kurallarla bir anda engelsiz sayılıyor. Kişi aynı, engeli aynı, sorunu aynı ama bir anda kağıt üzerinde bu durum yok sayılıyor. Engelli aylığı, zaten çok kısıtlı olan sağlık desteği, varsa emekli aylığı hemen kesiliyor. Hatta bir de geçmişe dönük borç çıkarılıyor.

Engelli olduğu halde engelsiz sayılanlar iş bulamıyor, işsizlik ödeneği alamıyor. Yani tümüyle ortada bırakılıyor. Engelli olup çalışabilir olanlara ise Yasa ile konulmuş istihdam kotalarına rağmen iş sağlanmıyor. Bunlara bir gelir desteği de verilmiyor. Sonuç yine aynı, yoksulluğu mahkum ediliyor.

Çalışamayacak durumda olanlara 2022 sayılı Yasa engelli aylığı, bakıma muhtaç olanların ailelerine de 2828 sayılı Yasa ile evde bakım desteği veriliyor. Bu hakkı elde edebilmek için konulan mali kural tümüyle yanlış bir anlayışa dayanıyor. Toplam aile gelirine göre yapılan değerlendirme, sorunu sadece ailedeki engellinin açlığını yatıştırmayla sınırlı görüyor. Bir birey olarak başka hiçbir gereksinimi olmayacağı düşünülüyor. Öte yandan bağlanan engelli aylığı veya evde bakım desteği beslenmeye yetmeyecek düzeyde tutuluyor.

Engellilerin tümü açısından ilaç, yaşamsal destek sağlayan her türlü sağlık araç ve gerecine verilen destekler sıklıkla geri çekiliyor ve erişimi imkânsız hale geliyor. Birçok kullanımı zorunlu işitme cihazı, hasta altı bezi, kendinden jelli sonda, ortez-protez, tekerlekli sandalye gibi sağlık araç ve gereci için desteklerin değeri 2010 yılındaki düzeyinde tutuluyor. İşi, geliri olmayan engelliler aradaki inanılmaz farkı ödeyemiyor, alıp kullanamıyor.

5378 sayılı Yasa ile güya tüm kentlerde kamuya açık alanlar, binalar, toplu ulaşım sistemleri engellilerin erişimine uygun hale getirilecekti. Engelliler hayata daha kolay katılabilecekti. Olmadı, yapılmadı, birileri küçük bir maliyet ödemesin diye engelliler yok sayıldı. Ne kaldırımlar buna göre düzenlendi ne de yollar. Toplu ulaşım içinde konulan dönüşüm süresi sürekli uzatıldı. Daha tam 17 yıldır, her süre bitimine yakın, birileri çıkıyor ve hemen süreyi ertelettiriyor. Çünkü engelli otomatik olarak bu toplumun yok sayılan bir parçası kabul ediliyor. Söylem farklı olsa da zihinlerde yerleşik ayrımcı düşünce doğru bir adım atılmasını engelliyor.

Önümüzdeki yıl, Türkiye bir seçime gidecek. Devletin sayısını bile tam bilemediği ancak tahminle söyleyebildiği milyonlarca engelli ve ailesi olarak bizler de erişeme uygun hale getirilmeyen engelli kentlere rağmen inatla gidip oyumuzu kullanacağız.

Biriken, ertelenemez, yok sayılamaz haklarımız için acil ve kalıcı çözüm için var gücümüzle haykıracağız. Taleplerimize, haklarımıza ses verenlere, destek olanlara ise bizler de destek olacağız.

Geçmiş dönemlerde bazı partiler programlarında, seçim bildirgelerinde taleplerimize yer verdiler. Artık bu kâğıt üzerindeki desteklere artık bizim güvenimiz yok. Biz gerçekten engellinin de yanında olacaklara, bunu yaptıklarıyla kanıtlayanlara güveneceğiz.

Duymayanlara, görmeyenlere, farkında olmayanlara bir kez daha hatırlatmak istiyoruz; Engellilere hayatı cehenneme dönüştüren bu yanlışlıklar, sorunlar sistemi bir an önce değişmelidir.Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi, mevcut yasaların tanıdığı haklar eksiksiz uygulanmalıdır. Rapor sistemi mutlaka Dünya Sağlık Örgütü’nün ölçütlerine göre belirlenmelidir.

Aylıklar, evde bakım yardımı miktarları insanca yaşanacak düzeye çıkarılmalı ve SGK destekleri zaman yitirilmeden gereksinimleri karşılayacak şekilde düzenlenmelidir. Fiziki engelleri kaldıracak düzenlemeler hızla yerine getirilmeli, hiçbir koşulda erteleme gündeme gelmemelidir. Engelliler eğitim haklarına erişebilmeli ve yararlanabilmelidir.

İstihdamda kotalar eksiksiz uygulanmalı, uygulamayanlara karşı caydırıcı önlemler artırılmalı, kamu istihdamından liyakat vazgeçilmez olmalı, keyfiyete olanak tanınmamalıdır. Özet olarak; engelsiz bir dünyada herkes gibi eşit insanlar olarak yaşamak istiyoruz, bunu hak ettiğimize inanıyoruz.”

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.