Memorial Şişli Hastanesi Kulak Burun Boğaz Baş ve Boyun Cerrahisi Bölümü’nden Doç. Dr. Selçuk Güneş, tiroid nodülleri ve tiroid nodüllerinin tedavisi hakkında bilgi verdi.
Tiroid nodülleri tiroid bezinde oluşur. Her tiroid nodülü kanser anlamına gelmemektedir diyen Doç. Dr. Selçuk Güneş, “Nodülün iyi huylu mu yoksa kötü huylu mu olduğunun belirlenmesi bu konuda çok önemli. Biyopsi sonucu iyi huylu çıkan nodüller tiroid fonksiyonları da göz önünde bulundurularak takip edilmelidir. İyi huylu nodüllerde hasta; kitleden şikayetçi ise, kitle boyna bası yapıyorsa, ses kısıklığı ve yutma zorluğu varsa, kozmetik olarak sıkıntı yaşanıyorsa ve bir tümör şüphesi bulunuyorsa alınabilmektedir. Hastanın bu tarz şikayetleri yok ise iyi huylu nodüller takip edilebilir. Tiroid nodülleri 4 santimetrenin üzerinde olduğunda ince iğne biyopsi sonucu tanı alması zor olmaktadır. Bu gibi durumlarda nodülün alınması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
Tiroid kanserleri cerrahi olarak tedavi edilebilmektedir diyen Doç. Dr. Güneş, konumasına şunları şöyle devam etti:
“Cerrahi sonrasında gerek görülürse radyoaktif iyot tedavisi uygulanabilmektedir. En sık görülün kötü huylu tiroid kanseri türü papiller tiroid karsinomudur. Tiroid nodülüne yapılan ultrasonografik değerlendirmenin sonucunda malignite kriterleri varsa yapılan ince iğne aspirasyon biyopsisi (İİAB) sonucunda tümörle ilişkili hücreler görülmüşse nodülün boyutuna bakılmaksızın cerrahi yapılmalıdır. Tiroid nodülü çevredeki lenf nodlarına sıçramışsa lenf bezleri de mutlaka alınmalıdır. Küçük çaplı tümörlerde tiroid bezinin tamamının mı yoksa yarısının mı alınması gerektiği bazen tartışılmaktadır. Büyük çaplı tümörlerde genellikle tiroid bezinin tamamı alınıp soluk borusu etrafındaki lenf nodları da temizlenmektedir. Ameliyat sonrasında endokrinoloji uzmanı, nükleer tıp uzmanı ve ameliyatı yapan cerrahla yapılan konseyde devam tedavileri kararlaştırılmaktadır.”
Foliküler tiroid kanseri, papiller tiroid kanserinden sonra en sık görülen türdür. 40-60 yaş arasında ve genellikle kadınlarda görülmektedir ifadelerini kullanan Doç. Dr. Selçuk Güneş, “Tanısı zor konulan bir kanser türüdür. İnce iğne biyopsisi sonucu foliküler adenom teşhisi konmuşsa tiroid bezinde nodülün yer aldığı lob çıkarılır. Yapılan detaylı biyopsi sonucu çıkarılan lobun kanser olduğu belirlenirse diğer lob da çıkarılarak ameliyat tamamlanmaktadır. Büyümemiş, bariz bir şekilde kanser olmayan ve çevre dokulara yayılmamış foliküler kanserlerdeki yaklaşım genelde tiroid bezinin tek lobunun çıkarılması yönündedir. Eğer nodüle kanser teşhisi konmuşmuşsa tiroid bezinin 2 lobu birden alınmaktadır. Sonrasında ise radyoaktif iyot tedavisi uygulanmaktadır.” diye konuştu.
Diğer kötü huylu tiroid kanserileri medüller tiroid kanseri ve anaplastik tiroid kanseridir şeklinde konuşan Doç. Dr. Selçuk Güneş, “Medüller tiroid kanseri parafoliküler C hücrelerinden köken alan nöro-endokrin tümörler arasında yer alan bir tiroid kanseri türüdür. Medüller tiroid kanserinde çevreye yayılım fazla olduğu için tiroid bezi ile birlikte çevre dokuların hastalık bulgusu olmasa bile çıkarılması gerekmektedir. Anaplastik tiroid kanseri nadir görülen, agresif, çabuk ilerleyen ve olumsuz sonuçları olan tiroid kanseri türüdür. Tiroid nodülü ile ilgili şikayeti olan, aile hikayesi olan, herhangi bir nedenle baş boyun bölgesine radyoterapi alan kişilerin tiroid bezinin mutlaka kontrol edilmesi gerekmektedir. Hastada nodül tespit edilmişse mutlaka takibi ve kontrolleri düzenli olarak yapılmalıdır. Her hastalıkta olduğu gibi tiroid nodüllerinde de erken tanı ve tedavinin önemi büyüktür. Tiroid nodülleri ile ilgili şikayetler önemsenmeli ve vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.” dedi.
Hibya Haber Ajansı