Japonya hükümetinin Fukuşima’daki radyoaktif suyun okyanusa tahliyesi çeşitli çevrelerden itiraz ve eleştiri alıyor. Çin Medya Grubu'ndan bir gazeteci, radyoaktif suyun okyanusa tahliyesinin dördüncü gününde Tokyo Elektrik Enerjisi Şirketi’nin (TEPCO) tahliye tesislerini inceledi.
Bu incelemelere katılan yedi yabancı basın organından dokuz gazeteciye sadece personel nezaretinde video çekme izni verildi.
Gazeteciler, TEPCO'nun açıklamalarını dinledikten sonra Fukuşima Daiichi Nükleer Santrali'nin 5. ünitesini ziyaret etti.
CMG muhabiri, "Radyoaktif atık su, deniz suyuyle karıştırıldıktan sonra kalın mavi bir borudan ve bir kilometrelik denizaltı tünelinden geçerek denize boşaltılıyor." dedi.
Gazeteciler, tahliye planında kritik bir rol oynayan “ALPS” adlı çoklu nüklid giderme cihazının kontrol odasını da ziyaret etti.
TEPCO yetkilileri, teknik sorunlarla karşılaşıldığında tahliyenin durdurulması için çeşitli acil müdahale planları olduğunu vurguladı. Ancak, bir gazetecinin tahliye sisteminde bir sorun oluştuğunda radyoaktif suyun başka bir şekilde bertaraf edilip edilemeyeceği sorusuna, TEPCO yetkilisi okyanusa tahliyenin dışında başka bir yöntemin düşünülmediğini belirtti.
Japonya, ALPS cihazı ile işlenmiş radyoaktif suyu “arıtılmış su” olarak adlandırmakta ısrar ediyor. Ancak uluslararası toplum, Fukuşima'daki su arıtma tesisinin güvenliği, etkinliği ve sürdürülebilirliği konusunda endişeli.
Geçmişte ALPS'in çalışması sırasında su sızıntısı, aşırı radyoaktif madde birikimi ve filtre hasarı gibi sorunlar yaşandı. TEPCO, ALPS cihazının tasarımı veya ömrü hakkında bilgi vermedi ve "arıtılmış suyu" izlemek için bağımsız bir izleme mekanizması da oluşturmadı.
Pasifik Okyanusu'ndaki ülkeler, ada ülkeleri, balıkçılık dernekleri ve çevre koruma örgütleri dahil birçok paydaş, denetime katılamadıklarından dolayı Japonya'nın "arıtılmış su" hakkındaki iddialarının inandırıcılığını sorguluyor.
Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu
Hibya Haber Ajansı