Kısa dönemli enflasyon beklentilerine baktığımızda; Haziran ayı enflasyonu %2,81, Temmuz ayı enflasyonu %2,51 ve Ağustos ayı enflasyonu ise %2,21 beklenmektedir. Enflasyon söz konusu aylarda beklentilere paralel bir şekilde artarsa Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında yıllık enflasyon da sırasıyla %36,74, %36,93 ve %37,94 olarak gerçekleşecektir.
Enflasyon beklentilerinde cari yılsonu itibariyle bir miktar yükselme görülmekle beraber, özellikle 12 aylık beklentiler de ele alındığında bu konu, Merkez Bankası’nın faizleri nereye kadar yükseltebileceği konusunda da önemli. Dolayısıyla, aslında enflasyondaki beklentiler Merkez Bankası’nın terminal faiz oranı konusunda da piyasaya sinyaller gönderecektir. Yaz itibariyle baz etkisinin devreden çıkması ve ek faktörler ile beraber döviz kurlarının enflasyon geçişkenliğinin arttığını göreceğiz. Bu durum, özellikle ithal mal ve girdi kategorilerinde kendini gösterecek, akaryakıt, enerji girdisi ve dayanıklı tüketim malları tarafında yukarı fiyat baskısını getirecektir.
Hizmet fiyatları talep kaynaklı katı olmakla beraber, sıkı para politikasının tüketime getireceği kısıtlamalar bir kısım dengelenme oluşturabilir. Bu karşılık kamu hizmetlerinde hem piyasa fiyatları, hem de ertelenmiş zam etkileri görülebilir. Asgari ücret artışının da Temmuz ayı ile beraber talep ve işletme maliyetleri üzerinden enflasyon etkilerini değerlendirmek durumundayız. Talep kaynaklı etkileri gecikmeli olarak değerlendiriyor ve enflasyonda kısa dönemli etkileri döviz kurları üzerinden yukarı yönlü görüyoruz.
12 ve 24 ay sonrasına ilişkin ortalama enflasyon tahminlerine göre, enflasyonun sırasıyla %30,65 (Mayıs: %29,84) ve %18,1 (Mayıs: %17,7) seviyelerinde gerçekleşmesi beklenmektedir. 12 ve 24 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentilerinin ortalaması böylece %24,39 olmuştur. 5 yıl sonraki enflasyon beklentisi ise %8,07 (Mayıs: %8,22) olmuştur.
İleriye dönük TÜFE beklentileri… Kaynak: TCMB, Dinamik Yatırım
Repo ve Ters Repo Pazarı’nda oluşan faiz oranı beklentileri ay sonu için %18,13 olmuştur. Piyasa, Merkez Bankası’nın politika faizi olan 1 haftalık repo faiz oranını ise cari ay ve 3, 12, 24 ay sonrası beklentileri sırasıyla %17,56, 21,65, 19,30 ve 13,45 olarak öngörmektedir.
Önümüzdeki hafta gösterge faiz oranında oldukça güçlü bir artış bekleniyor. Bu beklentiler ne kadar dik olsa da, politika faizi ile şu anda yaklaşık %27 olan bir aylık mevduat faizi arasında köprü kurulacak önemli bir boşluk bırakacaktır. Alternatif olarak, para otoritesi, nihai artışın yükünü bu ay ve bir sonraki politika toplantısı arasında dağıtmaya çalışarak, politika yapıcıların piyasaların ilk büyük salvoya tepkisini değerlendirmelerine izin verebilir. Yine de ankete gönderilen cevaplara bakacak olursak, bu beklenen seviyeler enflasyon beklentilerinin altında kalmakta ve negatif reel faize dayalı para politikasının sürdürülmesine işaret etmektedir.
22 Haziran toplantısında bir hafta vadeli repo faizinin 1150 baz puan artışla %20’ye doğru artırılmasını bekliyoruz. Merkez bankasının sıkılaştırma döngüsünü başlatmasının yanı sıra, son 2 yılda kredi mekanizmasını ve liralaşmayı düzenleyen bir dizi karmaşık düzenleme ve uygulamalarını gevşetmeye başlayacağını da düşünüyoruz.
Para Piyasaları Sert Bir Artış Bekliyor… Kaynak: TCMB, Bloomberg, Dinamik Yatırım
2023 GSYH beklentisi %3,8 olurken (Mayıs: %3,7), 2024 GSYİH büyümesi tahmini ise %4,5 seviyesinde (Mayıs: %4,6) oluşmuştur.
2023 için cari açık beklentileri 40,3 milyar dolar olurken (Mayıs: 38,4 milyar dolar); 2024 için 27 milyar dolar olarak (Mayıs: 26,1 milyar dolar) öngörülmüştür. Cari açık beklentilerindeki artış devam etmektedir. Önümüzdeki dönemde TL üzerindeki müdahalelerin gevşetilmesiyle daha rahat hareket edecek bir kur, dış ticaret açığının daralmasını sağlayabilir.
Döviz kuru beklentileri 2023 yılsonu için 26,18 (Mayıs: 23,09) olmuştur. 12 ay sonrasına ilişkin kur beklentilerinin ise 28,99 olduğunu görüyoruz.
Kaynak: Dinamik Yatırım-Enver erkan
Hibya Haber Ajansı