Suna’nın Kızları Genel Koordinatörü Burcu Gündüz Maşalacı, çalışmalara ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Çocuk Yaşam Merkezlerimizde uyguladığımız programlar, yönetişim yapısı ve mekânlar, Suna’nın Kızları topluluklarının oluşturduğu mahalle ve akran temelli modeller ve kız çocuk odaklı tasarım ilkeleri temel alınarak tasarlandı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı iş birliğinde oluşturduğumuz toplum temelli sosyal hizmetler modeliyle çocukların gündemini onlar için belirlemek yerine, çocukların güncel ihtiyaçları ve gündemlerini ifade edebilecekleri destekleyici ve güvenli alanlar oluşturarak bu ihtiyaçları karşılamak üzere çalışıyoruz. Bu alanların kız çocukların özgün ihtiyaçlarını merkeze alan programlar ve hizmetler sağlamasını hedefliyoruz.”
Sosyalleşmek kadar kendi başına kalmak da önemli bir ihtiyaç
Depremden etkilenen bölgelerde çocukların gelişimleri için güvenli ve destekleyici alanlar kurmak ve yeniden yapılanma sürecinde kız çocukların özgün ihtiyaçları başta olmak üzere tüm çocukların ihtiyaçlarının gözetilmesini sağlamak amacıyla kurulan Çocuk Yaşam Merkezleri’nde, çok amaçlı salon ve atölyenin yanı sıra, çocukların psikolog desteğine erişebilecekleri bir görüşme odası, kendi başlarına zaman geçirebilmelerini sağlayan sakin oda ve akranlarıyla sosyalleşebilecekleri kafeterya yer alıyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı iş birliğinde yürütülen Çocuk Yaşam Merkezleri’nden, içerisinde bulundukları konteyner kentlerde yaşayan 12-18 yaş aralığındaki tüm çocuklar başvuru yaparak faydalanabiliyor. Çocukların fiziksel ve duygusal iyi olma hallerini destekleyen programların uygulandığı Çocuk Yaşam Merkezleri’ne bir yetişkin eşliğinde gelip kaydolan çocuklar, önce 10 günlük Suna’nın Kızları Esenlik Programı’nı tamamlıyor, ardından da kendi ilgi ve isteklerine göre belirlenen aktivitelere ve atölyelere katılıyorlar.
Esenlik Programı’nın başında birlikte yaşamaya ve öğrenmeye dair topluluk anlaşmaları yapan çocuklar, topluluk kurallarını kendileri belirliyor. Esenlik Programı’nın ardından çocuklar haftalık düzenlenen topluluk saatlerinde ortak alanları aynı anda kaç kişinin kaç saat kullanabileceğinden, hangi atölyelerin devam edip etmeyeceğine kadar, merkezin işleyişine dair birçok konuda karar alıyor.
Programın ardındaki kolektif güç
Suna’nın Kızları’na bu yolculukta, çocukların fiziksel ve duygusal iyi olma halini destekleyecek programları, atölye ve etkinlikleri geliştirip uygulayan 31 sivil toplum kuruluşundan oluşan çözüm ve destek toplulukları paydaşları destek oluyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı iş birliğinde yürütülen Çocuk Yaşam Merkezleri’nde, Suna’nın Kızları’nın Mahalle Odaklı Çözüm Topluluğu tarafından geliştirilmiş bir model uygulanıyor. Bu modelin işleyişi ve içeriği Kız Çocuk Odaklı Tasarım Destek Topluluğu ve Kız Çocuk Çözüm Topluluğu’nun katkıları ile şekilleniyor. Bu modelin içerisinde yer alan ve çocuklar ile birlikte çocukların isteklerine, beklentilerine göre şekillenen atölye ve programları ise şimdiye kadar geliştiren ve uygulayan topluluk paydaşları; Sosyal Güçlendirme için Spor ve Beden Hareketi (BoMoVu), İstanbul Bilgi Üniversitesi Çocuk Çalışmaları Birimi (ÇOÇA), Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği, Bağ Derneği ve Şehir Dedektifi.
Hibya Haber Ajansı