Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın belki de en önemli sorumluluğunun, "nesiller arası adalet anlayışıyla” daha yaşanılabilir bir Türkiye’yi, gelecek nesillere bırakma gerekliliği olduğuna inandıklarını ifade eden Rızvanoğlu, bütçe teklifini “İklim değişikliği ile mücadelenin yolu, yeterli bütçe ve stratejik planlamadan geçiyor, bu şüphesiz. Ancak Kalkınma Planı’ndaki çevreye dair konuların, bütçede maalesef somutlaşmadığını görüyoruz” sözleriyle eleştirdi.
‘Bütçe, adeta buzullar gibi eriyerek, resmi enflasyonun dahi çok altında kaldı’
Kalkınma Planı’ndaki çevreye dair konuların, bütçede somutlaşmamasına örnekler veren Rızvanoğlu, “Bakanlığın 2024 yılı bütçesini, bu yılın bütçesi ile karşılaştırdığımızda 10 katlık bir artış var. Bu artışın, 6 Şubat deprem felaketinin yaralarının sarılması için kullanılmak üzere yapıldığı anlaşılıyor. İklim Değişikliği Başkanlığı bütçesinin, adeta buzullar gibi eriyerek, resmi enflasyonun dahi çok altında kaldığını üzülerek görüyoruz. Bir başka çarpıcı saptamada İklim Değişikliği Başkanlığı, 2022 yılı Sayıştay Raporuna yansımış durumda. Bütçenin harcanma miktarı sadece yüzde 51.6’sı.” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’nin sunumunda açıkladığı 7/24 izlenen ve denetlenen sanayi tesislerinin rakamlarına ilişkin konuşan Rızvanoğlu şu ifadeleri kullandı:
“Hükümetin öncelikle çevre konusuna bakış açısını değiştirmesi gerekli. Sunumunuzda ve web siteniz dahil her yerde çevreye ilişkin konulara çok az yer veriliyor. Çevre odaklı konuları ele alan ve denetimi önceleyen, Çevre ve İklim Değişikliği Bakanlığının, münferit bir bakanlık olarak yeniden yapılandırılması en iyi çözüm olacaktır. Belki siyaset üstü diye tanımladığınız çevre konuları, münferit bakanlık ile birlikte siyasi iradeyi de ortaya koyabilen, işlevsel bir bakanlık olur.”
Hibya Haber Ajansı