2020’nin başından bu yana tüketici davranışları, birden çok ödeme seçeneğine duyulan ihtiyaç ve ödeme deneyimindeki hız gibi faktörlerle yeniden şekillendi. Ödeme araçları çoğalıp ekonomik koşullar yeni modelleri ortaya çıkarırken, tüketiciler alışveriş tercihlerini, daha fazla kolaylık ve hız sunan işletmelerden yana kullanmaya başladı. Bu durum, şimdiye dek fiziksel mağaza deneyiminin vazgeçilmez parçalarından biri olsa da farkına çok varılamamış ödeme deneyimini her ölçekten perakendeci için stratejik bir unsura dönüştürdü. Geleneksel ödeme sistemlerinin yanıt veremediği bu hızlı dönüşüm, küçük işletmeleri daha yenilikçi çözümler sunan finansal teknoloji (fintek) sağlayıcılarına yönlendirdi. Küresel danışmanlık şirketi McKinsey tarafından yürütülen araştırmada, küçük işletmelerin yaklaşık yarısının ödeme sağlayıcı olarak entegre çözümler sunan Square gibi fintek şirketlerine yöneldiği, %70’inin bu gibi sağlayıcıların en az bir hizmetini kullandığı görüldü.
Perakende sektöründe ödeme sistemlerine ilişkin dönüşümü değerlendiren Sipay CEO’su Semih Muşabak, “Beş yıl önce yapılan bir araştırmada dahi, perakendecilerin %85’inin, satış kayıplarının temel nedeni olarak kötü ödeme deneyimlerini gösterdiği görülüyor. Hızın ve kolaylığın rekabetteki konumu belirlediği bu süreçte temassız, mobil ödeme, mobil POS gibi çözümler sunabilen perakendecilerin stratejik avantajlar elde ettiğini görüyoruz. Sipay olarak müşterilerine kesintisiz deneyimler sunmak isteyen tüm perakendeciler için güçlü bir altyapıyla ödeme çözümleri sağlıyoruz” dedi.
“Dijitaldeki kolaylık, fizikselde de bekleniyor”
E-ticaretin kalıcı bir norma dönüşmesinin ve tüketicilerin her ihtiyaçları için online platformları kullanmasının, fiziksel alışveriş deneyimlerindeki beklentiler konusunda belirleyici olduğunu hatırlatan Semih Muşabak, “Pek çok tüketici kart bilgilerini mobil cihazlarına güvenle kaydediyor ve diledikleri platformda, neredeyse şifre dahi girmeden kolayca alışveriş yapabiliyor. Dilerlerse kapıda ödemeyi tercih ederek zaman ve mekan fark etmeksizin hızlı ödeme yapabiliyor. Durum böyle olunca, tüketiciler dijitaldeki kolaylığı fizikselde de bekliyor. Mağazada temassız ödeme seçeneği sunmayan veya POS cihazı bulundurmayan bir perakendeci, tercih edilebilirliğini yitiriyor. Sipay olarak perakendecilerin, her şeyin çok hızlı olduğu ve müşteri deneyiminin satışlara doğrudan etki ettiği bu dönemde uçtan uca hazırlıklı olarak var olabilmesini sağlamak için sanal POS, mobil POS, manuel POS, linkle ödeme alma gibi hizmetler sunuyoruz. Bu sayede işletmeler, hem fiziksel hem de dijital satış noktalarında kullanabilecekleri ortak bir ödeme sistemine kavuşuyor. Cep telefonları, ek cihazlara ihtiyaç duyulmadan 7/24 çalışan mobil POS cihazlarına dönüşüyor. Üstelik tüm bu hizmetlerde sürpriz işlem ücretleriyle de karşılaşılmıyor. İşletmeler, en uygun komisyon oranlarıyla ödemelerini ertesi gün alabiliyor” dedi.
“Güçlü altyapı, katma değerli hizmetler, iş modeline uygun çözümler”
Toplu para göndermeye uygun çözümlerini de perakendecilerin iş modellerine uygun bir biçimde tasarladıklarını belirten Sipay CEO’su Semih Muşabak, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: ”Perakendeciler hem çok sayıda iş ortağıyla, hem de müşteriyle temas gerektiren bir iş modeli yürütüyor. Bu noktada ‘Toplu Para Gönderimi’ çözümümüz, sisteme tek bir dosya yükleyerek, ödemeleri saniyeler içinde Sipay cüzdanlarına veya banka hesaplarına aktarmaya yarıyor. İşlem sayısı fark etmeksizin gizli masraflara maruz kalmadan, saatler sürebilecek işler birkaç dakikada tamamlanabiliyor. Böylece perakendeciler, ödeme alırken ve yaparken, onlar için geliştirilmiş, iş modellerine uygun tasarlanmış, teknolojiden güç alan, güvenli ve hızlı bir ödeme altyapısına kavuşabiliyor. Sipay çözümleri işletmelerin ihtiyaçlarına uygun bir biçimde dönüştürülerek hızla uygulamaya alınabiliyor. Her satış kanalında kesintisiz bir ödeme deneyimi sunmak ise Sipay müşterisi perakendeciler için stratejik bir rekabet avantajına dönüşüyor.”