enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,3462
EURO
37,5028
ALTIN
3.033,95
BIST
8.636,31
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
14°C
İstanbul
14°C
Çok Bulutlu
Çarşamba Parçalı Bulutlu
17°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
18°C
Cuma Çok Bulutlu
17°C
Cumartesi Az Bulutlu
16°C

Panik atağa karşı etkili öneriler

Panik atağa karşı etkili öneriler
07.10.2022 10:20
136
A+
A-

Günümüzde giderek yaygınlaşan panik atağın, kişinin kendini ‘tehlikede’ ya da stresli hissettiği anlarda ortaya çıkan bir durum olduğunu belirten Acıbadem Fulya Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Merve Çukurova “Panik atak tipik olarak beklenmedik bir şekilde ortaya çıkan, aniden başlayan, yoğun bir kaygı hali, huzursuzluk ile kendini gösteren, zaman zaman tekrarlayan, insanı dehşet içinde bırakan, yoğun sıkıntı ya da korku nöbetleridir. ” dedi.

Çukurova, bunun vücudun verdiği doğal bir tepki olduğunu belirtti.

Panik atağın aslında, evrimsel olarak tehlike anlarında hayatta kalma mekanizmasının devreye girerek, bedenin kendini korumak üzere verdiği doğal bir tepki silsilesi olduğunu söyleyen Dr. Merve Çukurova, “Panik atakların genellikle yakın bir kişinin ölümü, sevilen bir kişiden ayrılma ya da ayrılık tehdidi, hastalık, iş değiştirme, gebelik, göç, evlilik, mezuniyet gibi stres verici yaşam olayları sırasında veya sonrasında başladığı görülmektedir. ” ifadesini kullandı.

Panik atağın bir hastalık olmadığını vurgulayan Çukurova şu açıklamada bulundu:

“Panik bozukluk; kişinin bir sonraki panik atağının ne zaman olacağı konusunda yoğun bir beklenti anksiyetesi yaşamasıyla karakterize bir psikiyatrik rahatsızlıktır. Panik bozuklukta da; nefes darlığı, çarpıntı, göğüs ağrısı gibi yakınmalar nedeniyle kişiler kalp krizi geçirdiklerini, ölebileceklerini düşünürler. Bu hastalar acil servislere, daha sonra da sıklıkla kardiyoloji, dahiliye, nöroloji gibi bölümlere başvurabilirler.”

Çukurova, panik bozukluğu olan insanların, yalnız başına evde kalamadığını, sokağa yalnız çıkamadığını, toplu taşıma araçlarına, asansöre binemediklerini, trafiğe girmekten kaçınmaları gibi durumlardan büyük rahatsızlık duyduklarını söyleyerek ,”Panik bozukluk tedavisi mümkün olan bir hastalıktır, etkin bir ilaç tedavisi ve psikoterapi yöntemleri ile hastaların yakınmalarının önemli ölçüde yatıştırılması mümkündür. Ancak kesinlikle doktor kontrolünde olmadıkça sakinleştirici, kalp, tansiyon, çarpıntı ilacı alınmamalı, ilacın dozu doktorun bilgisi olmadan artırılıp azaltılmamalı, kişi kendini iyi hissetse bile doktorundan habersiz ilacı kesmemelidir.” şeklinde konuştu.

Psikiyatri Uzmanı Dr. Merve Çukurova, aşağıdaki belirtilerden en az 4 tanesinin birdenbire başlayacak ve 10 dakika içinde en yüksek düzeye ulaşacak şekilde kişide var olmasının, kişinin panik atak durumu ile karşı karşıya kaldığını gösterdiğini söyledi. Çukurova, belirti ve önlemleri şöyle sıraladı:

“Çarpıntı, kalp atımlarını duyumsama ya da kalp hızında artma olması,

Terleme,

Titreme ya da sarsılma,

Nefes darlığı ya da boğulur gibi olma hissi,

Soluğun kesilmesi,

Göğüs ağrısı ya da göğüste sıkışma hissi

Bulantı ya da karın ağrısı,

Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma,

Gerçekdışılık, benliğinden kopma, kendine ve çevreye yabancılaşma hisleri

Kontrolünü kaybedeceği ya da çıldıracağı korkusu,

Ölüm korkusu,

Uyuşma ya da karıncalanmalar,

Üşüme, ürperme ya da ateş basmaları.

Dr. Merve Çukurova, panik atağı önlemek için şu önerilerde bulunuyor;

Anksiyeteyi artıracağından çay, kahve, kolalı içecekler, çikolata gibi kafeinli yiyecek ve içeceklerden uzak durun.

Stresi azaltmak için yürüyüş, spor gibi düzenli fiziksel egzersizler yapın.

Nefes- kas gevşemesi egzersizleri uygulayın.  

Panik atağın başlayacağını hissettiğinizde, başa çıkma tekniği olarak solunum denetimi yöntemleri uygulayın. En az 5 saniye süreyle burnunuzdan nefes alıp, bu nefesi 5 saniye tutup, yine en az 5 saniye süreyle sanki ıslık çalıyormuş gibi dudaklarınızı büzerek nefes vermek bu yöntemlerden birisi. Bunu 5 kez tekrarlayın. 

Panik atak sırasında kese kağıdı, naylon poşet veya kağıt torbaya nefes alıp verme gibi yöntemlerin sıkça sorulduğunu belirten Dr. Merve Çukurova bu yöntemlerle ilgili şöyle konuşuyor: “Panik atak sırasında kişi daha sık ve derin nefes alıp verdiğinden, kandaki oksijen seviyesi artıp, karbondioksit seviyesi hızla düşer. Bu nedenle baş dönmesi, uyuşma, karıncalanma, bayılma hissi gibi semptomlar oluşur. Atak sırasında solunum kontrol edilemediğinde, eğer altta yatan kronik bir hastalık yoksa kağıt torbaya nefes alıp vermek, karbondioksit düzeyinin düşmesini engelleyip yeterli oksijen alımına imkan verdiği için fayda sağlayabilir. Ancak bu yöntem uzun süre ve kontrolsüzce uygulandığında kandaki karbondioksit seviyesi yükseleceğinden bu işlemi uzun süre yapmamak gerekir. Naylon poşet ise yeterli oksijen alımını engelleyeceği için kullanılmamalıdır.”

 

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.