Uludağ pınarlarından doğarak 103 kilometrelik hattı izleyip Marmara Denizi’ne ulaşan Nilüfer Çayı’nın eski temiz görüntüsüne kavuşması ve daha verimli kullanılması amacıyla ‘Nilüfer Çayı Eylem Planı’ yol haritası hazırlanıyor.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, şehrin doğusundan batı yakasına kadar geniş bir hat izleyen, şehir merkezini bölüp geçen çayın düzenlenmesi ve düzeltilmesiyle alakalı fizibilite çalışması yapıldığını açıkladı. Başkan Aktaş, “Büyükşehir Belediyesi ve BUSKİ olarak, belki de yaptığımız en yüklü yatırımlardan bir tanesi arıtma tesisleridir. Bu konuda toplamda 500 milyon avroluk yatırımımız söz konusudur. Nilüfer Çayı özelinde ise Bakanlığın ve iş insanlarının destekleriyle formül ortaya koymalıyız. Elbette büyük rakamlardan bahsediyoruz. Ama bu konuda tarihi sorumluluğumuz var. Geniş katılımlı toplantıda, güzergah içerisinde bulunan belediyelerden temsilciler, organize sanayi bölgeleri ve müstakil kuruluşlardan yetkililer olsun arzu ettik. Umarım hayırlı neticeler çıkar” diye konuştu.
BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay da Bursa’daki 17 sanayi bölgesini bir araya getiren yeni bir oluşum başlattıklarını belirtti. Burkay, “Bu oluşumla yaptığımız toplantının ilk gündem maddesi, arıtılan endüstriyel atıkların tekrar geri kazanımıdır. Nilüfer Çayı’yla ilgili ciddi bir maliyet ortaya çıkarıldı. O zaman bu çalışmaya, Bursa sanayisinin yüzde 47’sini kapsayan plansız sanayi alanlarını da eklemeliyiz. Evsel atıkların da proje içerisinde yer alması gerekir. Şehrin doğusundaki 3 sanayi bölgesinden atıkları topluyoruz. Tek bir merkezde bu arıtmayı yapıyoruz. Projeye başladığımızda, özellikle tarım kesimi ‘mevcut kanallardan kirli suyun aktığı yönünde’ şikayetlerde bulunuyordu.
Deşarj ve kolektör hatlarımızı döşedikten sonra, sanayiden gelen tüm atığı ‘kolektör hatlarıyla toplayıp’ arıtılmış suyu yeşil çevreye ulaştırdık. Ama gördük ki bütün kanallar durdu. Yani bizim akarsu dediğimiz, akarsuyu kirletiyor dediğimiz olay, tamamen endüstriyel atıklardan oluşan deşarjdı. Yaklaşık 3-4 yıldır, bölgede tarım yapanların bizim kolektör hatlarının belirli noktalarından su çektiğini de gördük. Nilüfer Deresini kurtaralım ama aynı zamanda bu kolektör hatlarıyla birlikte bunu deşarj ettiğinizde, Nilüfer Deresi’nin kuruyacağını da hesap edelim. Oranın beslenmesi de lazım. Elbette projeyi çok değerli buluyoruz ve önemsiyoruz” şeklinde konuştu.
Hibya Haber Ajansı