Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, mevsimsel depresyon ve tedavisine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Mevsimsel depresyonun bir tür duygulanım bozukluğu olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Genellikle zaman olarak sonbaharda başlar ve kışın da devam edebilir. Klinikte tanısal olarak ayrı bir spektrumda değildir, depresyon tanısı içerisinde yar alır. Ayırıcı semptomları vardır.” dedi.
Mevsim değişiklikleri önemli bir tetikleyici
Mevsim değişikliklerinin tüm hastalıklar açısından önemli bir tetikleyici olduğunu kaydeden Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Genel anlamda tüm hastalıkların mevsimsel olarak etkilenebileceği görülmektedir. Hatta Hipokrat ‘Hastalıkları doğuran esas sebep mevsimlerdeki değişimlerdir’ demiştir. Hipokrat’tan bu yana mevsimsel değişimler ve hastalıklar arasındaki bağ araştırılmaya devam etmektedir. Elbette sadece depresyon açısından değil tüm hastalıklar açısından mevsim değişiklikleri önemli bir tetikleyicidir. Fakat kışa doğru gün ışığı miktarı da azaldığı için ortaya çıkan ‘kış üzüntüsü’ dediğimiz durum mevsimsel depresyon ile karıştırılmamalıdır. Mevsimsel depresyonun kendine özgü belirleyici semptomları vardır.” diye konuştu.
Mevsimsel depresyona daha sık rastlanıyor
Mevsimsel depresyonun tanı özelliklerine bakıldığında depresyonun başlama süreci ile yılın belirli zamanı arasında oluşan düzenli bir başlangıç zamanı olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Mesela depresyon mevsim geçişlerinde ortaya çıkmaktadır. Fakat bu durumların içine ilişki sorunları, geçim sorunları gibi dış stresörler katılmamalıdır. Yılın belirli zamanlarında başlayan bu depresyonlarda yine aynı şekilde yılın belirli zamanlarında düzelme olmaktadır. Mevsimsel depresyonlara mevsimsel olmayan depresyonlara göre daha sık rastlanır ve kişinin bu durumdan muzdarip olması oldukça sık olmaktadır. Hemen hemen her mevsim geçişinde kişi bu durumu yaşayabilmektedir.” diye konuştu.
Mevsimsel depresyonda uyku ve iştah bozuluyor
Mevsimsel depresyon ile depresyon arasında bazı farklılıklar görülebildiğini kaydeden Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Depresyonda keyif alamama, bezmişlik, uykuda bozulma, iştahta bozulma, mutsuzluk, enerjisizlik, değersizlik hissi, suçlu hissetme, zihni toplamakta zorluk, odaklanamama, ölüm düşünceleri görülebilir. Ancak mevsimsel depresyonda ön planda bozulan durumlar uyku ve iştahtır.” dedi. Taşkın, “Depresyonda uykuda azalma, kilo kaybı daha sık olurken aksine mevsimsel olan depresyonda fazla uyuma, aşırı yeme ve kilo alma görülebilir. Elbette bunun yanında düzensiz duygulanımlar da görülebilir.” diye konuştu.
Kişinin işlevselliğini bozacak düzeydeyse dikkat!
Mevsimsel depresyonu anlamada bazı işaretler olabileceğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Özellikle yataktan kalkmama isteği, güne enerjisiz başlama, doyduğumuz halde yeme isteği, duygusal yeme, kiloda artış, zihni toparlamada zorluk, unutkanlık, işlevsellikte azalma, keyif alamama ve sürekli uyuma isteği görülebilir. Bu belirtileri duyunca birçok kişi ‘Bende var’ diyebilir fakat buradaki kritik nokta kişinin işlevselliğini bozacak düzeyde şiddetli yaşamasıdır.” dedi.
Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Kişinin işlevselliği bozuluyorsa bu klinik tablo intihar girişimlerine kadar varabilen ağır depresyon türlerine dönüşebilir” uyarısında bulunarak bu belirtileri yaşayan kişilerin mutlaka tanı ve tedaviye başvurmaları gerektiğini söyledi.
Tedavi ihmal edilmemelidir
Mevsimsel depresyonun tedavisine de değinen Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, sözlerini şöyle tamamladı:
“Mevsimsel depresyonu olduğunu düşünen bir kişi mutlaka depresyon ilerlemeden önce tedaviye başvurmalıdır. Halk dilinde çokça söylenen ‘Depresyon herkeste var’ söylemine kulak asmamalıdır. Depresyon kişinin hayat kalitesini ciddi düzeyde düşürmektedir. Kişinin hayat kalitesi düşmesi ile beraber işlevselliği de düşmektedir. Tedaviye başvurulduğunda kişi mevsimsel depresyon tanısını alıyor ise hekim gerekli ise ilaç ve terapi eğer gerekli değil ise sadece terapiye yönlendirecektir. Terapide ise kişinin ihtiyaçları ve yaşam evreleri gözden geçirilerek kişiye özel planlama yapılacaktır. Depresyonda olan bir kişiye ‘bunu kendin yapıyorsun , kalk yürüyüş yap, kalk ev işi yap’ demek bacağı kırık birisinden maraton koşusuna çıkmasını istemek gibidir. Mutlaka tedaviye yönlendirilmelidir.”
Hibya Haber Ajansı