Yüksek ABD enflasyon rakamları sonrasında oluşan daha sıkı para politikası endişelerinin ardından piyasalar yeni haftada hem içeride hem de dışarıda merkez bankalarının atacağı adımlara odaklanacak. Bu kapsamda yurt dışında Fed ve İngiltere Merkez Bankası (BoE) toplantıları, yurt içinde ise TCMB’nin gerçekleştireceği PPK toplantısı haftanın en önemli konu başlıklarını oluşturuyor.
Haftanın uzak ara en önemli konu başlığı olan Fed toplantısından 75 baz puanlık faiz artırımı kararı çıkması bekleniyor. Ancak geçen hafta açıklanan ABD TÜFE rakamının piyasa beklentisinin üzerinde bir değer alması ve çekirdek enflasyonun yukarı yönlü eğilimini sürdürmesi nedeniyle 100 baz puanlık artırım %20 ihtimalle fiyatlanıyor. Fakat %20’lik ihtimal faiz artırımı için düşük bir oran. Ayrıca manşet enflasyon iki aydır aşağı yönlü hareket ediyor. Para politikalarının yansımalarının gecikmeli olarak görüldüğünü de düşünürsek Fed’in faiz artırımlarına 75 baz puanla devam etmesi çok daha olası bir senaryo olarak kabul edilebilir. Bu ölçekte bir artırım ise tamamen fiyatlanmış durumda. Dolayısıyla toplantı sonrasında piyasaların odaklanacağı asıl nokta Fed’in önümüzdeki aylardaki artırımların büyüklüğüne ilişkin vereceği mesajlar olacaktır. Tam tersi bir senaryo da geçerli olmakla birlikte agresif adımların devam edeceğine yönelik sinyaller verilmesinin küresel risk iştahını negatif etkileyen bir unsur olarak çalışmasını bekleriz.
Hatırlanacağı gibi İngiltere Merkez Bankası (BoE) geçen hafta yapılması planlanan toplantısını ertelemişti. Ertelenen toplantı bu hafta Perşembe günü gerçekleştirilecek. Geride bıraktığımız haftada ülkede açıklanan TÜFE rakamı artış beklentisine karşın %10,1’den %9,9 seviyesine gerilemişti. Bu kapsamda ilk etapta 75 baz puan olan faiz artırımı beklentisi 50 baz puana gerilemiş durumda. Buna karşın enflasyondaki yukarı yönlü riskler nedeniyle 75 baz puanlık artırım ihtimali de elbette ki masada olacaktır. Hatta 50 baz puanlık faiz artırımı yapılsa bile kimi üyelerin 75 baz puanlık artırım yönünde oy kullanması son derece olası görünüyor.
Yılın başından gerçekleştirdiği 7 toplantıda faiz oranlarında değişiklik yapmayan ve politika faizini %14 seviyesinde tutan TCMB Ağustos ayı PPK toplantısında ise faizlerin aynı seviyede kalacağına yönelik piyasa beklentisine karşın 100 baz puanlık indirim yapmıştı. Perşembe günü gerçekleştirilecek Eylül ayı toplantısına yönelik olarak ise piyasada tam bir fikir birliğinin oluştuğunu söylemek zor. Bu kapsamda Foreks anketinde 15 ekonomistin 8’i TCMB’nin faizi sabit bırakmasını, 7’si ise ağırlıklı olarak 100 baz puanlık faiz indirimine gitmesini bekliyor. Dolayısıyla toplantının sürprizlere de açık olduğunu söyleyebiliriz.
TL: Yapılan revizyonların etkisi ile TCMB’nin bu ay gerçekleştirdiği piyasa katılımcıları anketinin Cuma günü açıklanan sonuçlarında enflasyon beklentilerinde son 20 yılın en büyük aylık düşüşü gerçekleşti. Bu kapsamda önceki ankette bir yıl sonrası için TÜFE beklentisi %42 iken, yeni ankette beklenti %36,7’ye indi. Cari yıl sonu enflasyon beklentisi ise %70,6’dan %67,7 seviyesine geriledi. Ancak özellikle TL’deki değer kaybı göz önünde bulundurulduğunda enflasyona dair risklerin sürdüğünü söylemek mümkün. Bu kapsamda dolar endeksindeki değer kazanımının da etkisi ile USD/TL kurunun 18,27 seviyesinin üzerini test etmeye başlaması dikkat çekiyor. Enflasyonda düşüş beklentisi yaratan en önemli konu başlığı ise yıl sonundaki güçlü baz etkisi.
Öte yandan Hazine bu hafta 4 ihale düzenleyecek. Bugün 5 yıl vadeli 6 ayda bir kupon ödemeli sabit kuponlu tahvil ilk kez ihraç edilecek. Aynı zamanda 6 yıl vadeli 6 ayda bir kupon ödemeli değişken faizli tahvilin ise yeniden ihracı gerçekleştirilecek. Yarın ise 13 ay vadeli kuponsuz devlet tahvilinin ilk ihracı gerçekleştirilirken 10 yıl vadeli 6 ayda bir kupon ödemeli TÜFE’ye endeksli tahvil yeniden ihraç edilecek. Hazine’nin bu hafta 9,1 milyar TL’si piyasaya, 2,9 milyar TL’si ise kamuya olmak üzere toplam 12 milyar TL’lik iç borç ödemesi bulunuyor.
Borsa İstanbul: Geçtiğimiz hafta ABD TÜFE rakamının küresel piyasalarda yarattığı bozulmanın etkileri özellikle bankacılık sektöründe oluşan sert baskı ile Borsa İstanbul’a da net şekilde yansıdı. Bu kapsamda haftanın hemen başında kısa vadeli ilk hedef olarak öne çıkan 3700 puanın üzerini gören BIST-100 endeksi verinin ardından ise 3350 puana doğru geri çekildi. Endeksin haftayı 3320 puanda yer alan ilk destek noktasının üzerinde noktalamasını pozitif bulmakla birlikte kısa vadede yeniden momentum kazanılması için 3500 puanın üzerinde kapanış yapılması gerektiğini düşünüyoruz.
BIST-30 Ağustos vadeli VİOP kontratı
Günü 3823 puanda kapatan BIST-30 kontratlarında 3797, 3766, 3739 ve 3709 destek olarak izlenebilir. 3850, 3881, 3908 ve 3938 ise direnç noktalarını oluşturuyor.
USD/TL Ağustos vadeli VİOP kontratı
Günü 18.4310 seviyesinde kapatan USD/TL vadeli işlem kontratlarında 18.3390, 18.2650, 18.1545 ve 18.0255 destek olarak izlenebilir. 18.5230, 18.5970, 18.7075 ve 18.8365 ise direnç noktalarını oluşturuyor.
Kaynak ÜNLÜ & Co
Hibya Haber Ajansı