İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, “21 yıllık AK Parti iktidarı, tarımı ve hayvancılığı bitme noktasına getirmiştir. Çiftçi, ‘Zararımı karşılayabilir miyim?’ diyerek ve her yıl yeniden borçlanarak üretim yapmaya çalışmakta, adeta tüketiciyi sübvanse ederek üretmekte, elinde avucunda ne varsa satarak ayakta durmaya çalışmaktadır” dedi.
Ankara’daki bombalı saldırı girişimini kınayan Kocamaz, “Ülkemizin birliğini, beraberliğini bozmaya, ülkemizi bölüp parçalamaya hiçbir hainin, ya da bu tür yapılan saldırıların gücü yetmez, Türk milleti buna izin vermez." ifadesini kullandı.
“Devlet yönetimi bilgi ister”
Devlet yönetiminin önemli bir iş olduğuna, bu kapsamda bilgi, deneyim ve tecrübe istediğine vurgu yapan Kocamaz, “Devlet yönetimi ben yaptım oldu anlayışı ile yapılmaz, yapılamaz. Zira akıl, akıldan üstündür, her şeyi ben bilirim diyenler aslında hiçbir şey bilmediklerini beyan etmektedirler.” diye konuştu.
“Bugün ve 21 yıldır yaşadığımız gerçekler bunu göstermektedir.” diyen Kocamaz, “’Ben ekonomistim, her şeyi en iyi ben bilirim’ diyenlerin ekonomiyi getirdiği durum ortadadır. Ülkeyi kör bir inatla yönetmeye kalkanların özellikle üreticiyi, emekliyi ve dar gelirliyi nasıl sıkıntıya soktuğu, nasıl bitirdiği ortadadır.” ifadesini kullandı.
“Mutlu azınlık dışında herkes kan ağlıyor”
“Unu fırıncıya ver, bir ekmek de fazla ver” atasözünü hatırlatan Kocamaz, “Bugün iktidarda olanlar ellerine geçen fırsatları iyi değerlendiremeyince olan ülkemize, devletimize, milletimize, geleceğimize olmaktadır. Maalesef şu anda iktidara yakın olan yüzde 5’lik bir mutlu azınlık dışında herkes mutsuz, umutsuz, adeta kan ağlıyor” değerlendirmesini yaptı.
Bugün izlenen yanlış tarım politikaları nedeniyle, üreticinin üretim yapamaz konumda olduğunu vurgulayan Kocamaz, “21 yıllık AKP iktidarı, tarımı ve hayvancılığı bitme noktasına getirmiştir. Çiftçi, ‘Zararımı karşılayabilir miyim?’ diyerek ve her yıl yeniden borçlanarak üretim yapmaya çalışmakta, adeta tüketiciyi sübvanse ederek üretmekte, elinde avucunda ne varsa satarak ayakta durmaya çalışmaktadır” şeklinde konuştu.
“Artan maliyetler insanları pişman ediyor”
Çukurova’daki tarla ve bahçelerin hızla el değiştirdiğini dile getiren Kocamaz, “Artık çiftçiliği gerçek çiftçiler yerine, çiftçilikle alakası olmayan diğer meslek gruplarında insanlar yapmakta, toprağı yatırım aracı olarak ya da kiraya vererek değerlendirmektedir. Bu durum daha fazla sürdürülebilir değildir. Artan girdi maliyetleri, insanları ekim ya da dikim yaptığına pişman etmektedir” ifadesini kullandı.
“Limon üreticileri ağaçlarını sökmek zorunda kalacak”
Hükümetin pandemi ya da başka nedenlerle limon ihracatını 2020 yılında 4 ay süreyle yasakladığını hatırlatan Kocamaz, “Bu nedenle Ürgüp’teki doğal depolarda saklanan ihracatlık limonlar elde kaldı. Şu anda depoda maliyeti kg başına 10 TL’ye varan limonlar 5 TL’ye dahi alıcı bulamamaktadır. Bunun yanında dalında maliyeti 6-7 TL olan yeni mahsul erkenci mayer limonlar da halen ağaçlarda beklemekte, tüccar bu limonlar için 2-3 TL fiyat teklif etmektedir. Bu durumda bu yıl limon üreticilerinin birçoğu ağaçlarını sökmek zorunda kalacaktır. Şu anda limon ihracatı serbest bırakılmış olsa da daha önce limon ihraç ettiğimiz ülkeler, başka pazarlara yönelmiş olduğundan bizim limonlarımızı, narenciyelerimizi alacak pazar bulunamamakta, maalesef pazar kaybı yaşanmaktadır.” şeklinde konuştu.
Hibya Haber Ajansı