Kıdemli yönetici rollerindeki kadınların oranı globalde yüzde 32 iken, Türkiye yüzde 37 ile global ortalamanın 5 puan üzerinde yer alıyor. Türkiye’de 2012’den bu yana, kadın yöneticisi olmayan şirketlerin oranı yüzde 24’den her yıl azalarak yüzde 7’ye kadar gerilemiştir. Grant Thornton Türkiye Bağımsız Denetim Hizmetleri Ortaklarından Nurcan Yıldırım “Bu ilerleme şu an için sevindirici olmakla beraber 6 Şubat’ta yaşadığımız depremin sosyal ve ekonomik etkileri ağır olabilir ve bu etkiler ülkemizde çalışan kadın yönetici oranlarına yansıyabilir” dedi.
Finans ve insan kaynakları kadınların en yüksek oranda yer aldıkları iki rol
Grant Thornton’un araştırmasına Türkiye’den katılan şirketlerin verdikleri bilgilere göre kadın yöneticilerin en aktif oldukları roller yüzde 47 ile finans ve yüzde 39 ile insan kaynakları. Bu oranlar sırasıyla yüzde 38 ve yüzde 40 olan global oranlar ile de paralellik gösteriyor. Grant Thornton araştırmasına Türkiye’den katılan şirketlerin beyanlarına göre, cinsiyet dengesini iyileştirmek için öncelikli yönetim stratejileri yüzde 50 ile çalışanların düşüncelerini, fikirlerini, sorularını rahatça dile getirebileceği kapsayıcı bir kültür yaratmak, yüzde 40 ile iş/hayat dengesini sağlamak olduğu görüldü. Nurcan Yıldırım, “Rapora Türkiye’den katılan şirketlerde çalışanların yüzde 37’sinin hibrit, yüzde 61’inin de ofiste çalıştığını belirterek, şirketler özellikle pandemi sonrası iş/hayat dengesini gözeten bir kültür yapısı içerisinde olmaya önem gösteriyor” ifadelerini kullandı.
19 yılda yüzde 19’dan yüzde 34’e
Grant Thornton International tarafından 19 yıldan beri gerçekleştirilen araştırma, katılımcı şirketlerin üst yönetimlerinde gözlemlenen cinsiyet çeşitliliğine ışık tutuyor. Bu seneki araştırmanın sonuçları iş dünyasında üst düzeyde kadın yönetici sayılarının artmaya devam ettiğini, ancak bu artışın yavaş olduğunu gösteriyor. Küresel araştırmanın bir diğer sonucu ise pandemi dönemiyle ortaya çıkan ve pandemi sonrasında da birçok işletmede devam eden hibrit, esnek veya doğrudan evden çalışmayı mümkün hale getiren çalışma şekli. Bu çalışma şekillerinin mümkün olduğu iş yerlerinde, üst düzey pozisyonlarda yüzde 34 oranında kadın yönetici çalışıyor. Sadece ofis bazlı çalışılan işletmelerde ise üst düzey yönetici seviyesinde çalışan kadınların oranı yüzde 29’da kaldı. Nurcan Yıldırım iş yerlerinde cinsiyet dengesini gözeten bir kültür yapısını sağlamak için ‘İşletmelerin kararlı ve amaca yönelik kurumsal bir davranış benimsemeleri, çalışanlara karşı şeffaf olunması, cinsiyet eşitliği ve dengesini teşvik edici programlara ağırlık verilmesi, hibrit/esnek ve evden çalışma koşullarının izlenmesi ve iyileştirmelerin yapılması gerektiğinin’ altını çizmiştir.
Güneydoğu Asya ülkeleri lider konumda
Güneydoğu Asya ülkelerinde kadın yönetici oranı diğer bölgelere göre daha yüksek. Kadın yönetici oranı Singapur ve Filipinler’de yüzde 49, Malezya’da yüzde 40, Endonezya’da yüzde 39, Tayland’da yüzde 37 ve Vietnam’da yüzde 34 ile global ortalamanın üzerinde yer alıyor. Bu gruptaki ülkeler, geçen seneye göre yüzde 37 olan ortalamalarını yüzde 40’a çıkardı. Japonya ise her yıl listenin sonunda kalarak tam tersi bir durum sergiliyor. Ataerkil bir yapıya sahip olan Japonya, yüzde 16’lık oranla en az kadın yöneticinin çalıştığı ülke olarak öne çıkıyor.