enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
10°C
İstanbul
10°C
Çok Bulutlu
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C
Salı Parçalı Bulutlu
11°C
Çarşamba Az Bulutlu
13°C
Perşembe Az Bulutlu
15°C

İş stresi diş sıkma problemine yol açabiliyor

İş stresi diş sıkma problemine yol açabiliyor
11.05.2023 10:54
33
A+
A-

Stres çok sayıda hastalığa davetiye çıkarıyor… Halk arasında diş sıkma olarak bilinen bruksizm sorunu da bu rahatsızlıklar arasında yer alıyor. Özellikle günün önemli bir bölümünü kapsayan iş hayatında yaşanan sorunlar ve anlaşmazlıklar, özellikle geceleri diş sıkma problemi olarak dışa vurabiliyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü’nden Protez Uzmanı Uz. Dr. Esma Sönmez, diş sıkma hakkında bilgi verdi. 

 

İşte tahammül sınırı en alt seviyelere inebiliyor 

Diş sıkma, gün içerisinde ve uyku sırasında diş gıcırdatma- sıkma biçiminde gerçekleşen, ağzın sert ve yumuşak dokularında çeşitli olumsuzluklara yol açan istem dışı ve parafonksiyonel bir çiğneme sistemi rahatsızlığıdır. Birçok insan gün içerisinde ya da gece uyurken gerek iş yoğunluğu, gerekse günlük yaşamın yüksek temposu gibi nedenlerle ciddi bir stres dalgası içerisinde olabilmektedir. İnsanların stres seviyesini katlayan daha birçok sebep olabilir. Bu stres, zaman zaman insan ilişkilerindeki tahammül sınırını en alt seviyelere çekerken, kişilerin istem dışı davranışlarında da belirgin bir artışın gözlemlenmesine yol açabilir. Diş sıkma alışkanlığı da bu davranışlar arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Günlük aktiviteler sırasında bireylerin dişlerini temasta tutup, onlara kuvvet uygulaması sık görülen bir durumdur. Bu tip tablolar gün içinde bireyler işlerine konsantre olduğunda ya da yoğun fiziksel kuvvet sarf ederlerken de görülür.  

 

Diş sıkmanın kaynağında birden fazla etken olabilir 

Diş sıkmanın  nedenleri halen tartışılmaktadır ve genellikle  psikolojik, genetik ve stres faktörleri üzerinde durulmaktadır. Günümüzde birden fazla etkenle ilişkili olabileceğine dair ortak bir inanış bulunmaktadır. Bilimsel çalışmalar uyku sırasında diş sıkmanın  santral ve otonom sinir sisteminde ağız- yüz fonksiyonları ve uyku düzenlemesiyle, ek olarak psikososyal ve genetik faktörlerle ilgili olduğunu göstermektedir. Ancak genetik etkisini açıklamak için, pek çok kuşak üzerinde yapılacak çalışmalarla kromozomal teşhis gerekir. 

 

Diş sıkmanın anksiyete, sinir ve depresyon ile ilgili güçlü ilişkileri bulunuyor

Pek çok hastada diş sıkmanın beraberinde psikiyatrik belirtilerin de bulunuşu gözlemlenmiştir. Bu sendrom ile ilgili yapılan çalışmalarda, hastaların psikolojik ve psikiyatrik açıdan da değerlendirilmelerine ihtiyaç duyulduğu bildirilmiştir. Psikolojik etkenler de var olan temporomandibular ağrıyı ve yakınmaların şiddetini artırır, ağrıyı gidermek için uygulanan tedavilere yanıtı azaltabilir. Deneysel koşullarda psikolojik stres artırılınca, çiğneme kasında elektriksel aktivitenin arttığı gösterilmiştir. Stresli ve yorucu günlerden sonra da diş sıkma veya diş gıcırdatma da artış gözlenmiştir. Bu parafonksiyonel alışkanlıklarda psikolojik etkenler üzerine yapılan çalışmalarda, anksiyete, sinir, kaygı ve depresyon ile ilgili güçlü ilişkiler elde edilmiştir.

 

Diş sıkma birçok sağlık sorununa neden oluyor 

Diş sıkma neticesinde dişlerde, eklemlerde ve dokularda değişik mekanizmalar dahilinde kuvvetler; bununla birlikte gerilmeler meydana gelmektedir. Literatürde diş sıkmanın dişlerde aşınma, kas ağrıları, temporomandibular eklem (TME) ağrısı, dişlerde ağrı ve mobilite, baş ağrısı, sabit ve hareketli protezler için de çeşitli problemlere neden olduğu bildirilmiştir. Çocuklar, genç erişkin ve erişkinler üzerinde yapılan araştırmalarda çeşitli parafonksiyonel aktiviteler ve TME semptomları arasındaki ilişkilerin önemi gösterilmiştir. Diş sıkma aynı zamanda atrizyon yani sürtünme kaynaklı aşınmaya da yol açabilir. Diş sıkma devam ettiği sürece ağız bölgesindeki hasar daha da artar, diş minesinde çatlaklar, dişlerde hassasiyet, mine kırıkları ve renkleşme görülebilir. Ayrıca uzun vadede kemik erimesi ve diş eti çekilmesi ile karşılaşılabilir. Diş sıkma parafonksiyonunu sürdürenlerin çoğu uzun vadede  kapsamlı diş restorasyonlara ihtiyaç duyabilirler. Diş sıkma ve diş gıcırdatma yüz kaslarında ve çiğneme kaslarında (özellikle masseter) hipertrofiye yani büyümeye neden olur. Uzun dönemde bunun sonucu olarak kare çene görünümüne neden olabilir.  Diş sıkma ve gıcırdatmaya bağlı masseter ile temporal kaslarda ağrı ve hassasiyet, yorgunluk, fonksiyonel sınırlama görülür.   

 

Şeffaf plaklar tedavide önemli rol oynuyor 

Diş gıcırdatma ya da sıkma problemlerine karşı birtakım tedavi yöntemleri uygulanır. Diş hekimleri ilk aşamada daima geri dönüşü olan klasik tedavilere başvurmalıdır. Bu yöntemlerden biri dişlerin birbirine olan temasını kesmek için kullanılan şeffaf plaklardır. Aşırı diş sıkan bireylerde hekim kontrolünde bir antidepresan ya da kas gevşetici kullanılabilir. İlaç tek başına bir tedavi yöntemi değildir, şeffaf plak ile beraber kullanılmalıdır. Düzenli kontroller ve plağın çiğneme yüzeyi uyumlamaları ile uzun- kısa dönemde ortaya çıkabilecek zararlar önlenebilir.

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.