Türkiye ile Yunanistan arasında yapılan nüfus değişiminin, bilinen ismiyle nüfus mübadelesinin 100. yılında değerli bir eseri okurlarla buluşturdu. Şiirsel anlatımla kaleme alınan İstanbul’daki Beyaz Kartal Polonezköy kitabı da tarihte kimlere ev sahipliği yaptığını okuyucuyu şaşırtacak bilgilerle sunuyor. İstanbul’un arşivlerde kalmış sokak sanatlarını ses, renk ve hareket odaklı inceleyen Sokak Sanatlarında İstanbul kitabı ve İçinden Dolmuş Geçen İstanbul eserleri de raflarda yerini aldı.
“100. Yılında Mübadele”
Mübadeleyi hem bilimsel hem de insani boyutlarıyla ele alan 100. Yılında Mübadele kitabı, Lozan Antlaşması’ndan hemen önce 30 Ocak 1923 tarihinde, iki ülke tarafından imzalanan “Mübadele Sözleşmesi” ile sayıları bir buçuk milyona yakın insanın yer değiştirmesini anlatıyor. Yüzlerce göç hikayesine sahne olan Anadolu’da en farklı göç sürecini anlatan kavrama Türkler Mübadele diye adlandırılıyor. Yunanistan tarafında ise “Antalagi” olarak ifade edilen Türk-Yunan Nüfus Mübadelesi’ her yönüyle kaleme alındı. Çoğunlukla gemi ve trenlerle sağlıksız koşullarda yeni vatanlarına gelmek zorunda kalan mübadillerin bellekleri, yollarda kaybettikleri akrabalarının hikayeleriyle karşılaşacağınız eser İBB Yayınları’nın güçlü kadrosunun kaleminden çıktı.
“Beyaz Kartal Polonezköy”
İstanbul’un kuzeyinde, Anadolu Yakası’nda bulunan Beykoz ilçesinin mahallelerinden Polonezköy, doğal güzelliğini yitirmeyen yerlerden biri. Sürgündeki Polonya prensi Adam Czartoryski’nin emri ve Osmanlı Devleti’nin izniyle 1842’de kurulan köy o günden bu yana Polonya ile Türkiye arasında dostluğun simgesi olarak biliniyor. Yazın yapılan ve Polonya’dan gelen halk dansları topluluklarının gösterileriyle katıldığı Polonezköy Kiraz Festivali ile de gelenekler devam ediyor. Şimdilerde konaklama tesislerinin ve yürüyüş alanlarının olduğu semte geçmişten günümüze bakan İstanbul’daki Beyaz Kartal Polonezköy kitabı, Akgün Akova’nın şiirsel anlatımıyla raflardaki yerini aldı.
“Sokak Sanatlarında İstanbul”
Eser; sayıları, çeşitleri, renkleri, yer yer tuhaf performansları çoğalarak artan bir “sokak insanları” geçidi olan İstanbul’u her yönüyle anlatıyor. Eski İstanbul sokaklarında laternaları, mahalle aralarında alametifarikaları hâline gelen kostümleriyle dolaşan çalgıcıları, seyyar göstericileri, kukla oynatıcıları, ayıcıları, şarkıcıları; meydanlarda, fabrika önlerinde, grev alanlarında seslerini oyunla yükselten tiyatrocuları anlatan eser Gökhan Akçura’nın danışmanlığında İBB Yayınları’ndan çıktı.
“İçinden Dolmuş Geçen İstanbul”
İlk örnekleri 1920’li yılların sonlarına doğru görülen, altın çağını ise 1950 ile 1980’li yıllar arasında yaşayan dolmuşların hikayesi kaleme alındı. Eser, İstanbul’un ulaşım konusunda ilerleyişini dönem dönem farklı açılardan aktarırken taksilerin ve dolmuşların filmlere ve şarkılara nasıl konu olduğunu da nostaljik anlatımıyla okuyucuya sunuyor. Haydi Nebahat Abla şarkısından tutun da filmlerdeki dolmuş hikayerine kadar birçok açıdan bakılan eser raflarda yerini aldı.
Hibya Haber Ajansı