Dermatoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Ceyda Çaytemel, cildin ultraviyole (UV) ışığına aşırı maruz kalmasına verdiği tepkinin güneş yanığı olarak tanımlandığını dile getirerek, "Güneş nedeniyle hem UVA ve hem de UVB radyasyonuna maruz kalıyoruz. UVB radyasyonu eritem, bir başka deyişle kızarıklık oluşturmada UVA'dan çok daha güçlü bir etkiye sahip. Aşırı ve ani maruziyet sonucunda cilt kendisini korumak için kalınlaşıyor ve melanin denilen renk pigmentini daha fazla üretmeye başlıyor. Bunun sonucunda da güneş yanığı oluşuyor." dedi.
Zararlı güneş ışınlarının cilt bağışıklığını baskılamasına ek olarak cilt hücrelerinde doğrudan DNA hasarına da yol açabildiğini vurgulayan Dr. Öğretim Üyesi Ceyda Çaytemel, ”Üstelik güneş ışınlarına sık maruz kaldığımızda DNA hasarı kalıcı hale gelebiliyor ve bu tablo cilt kanserleri için önemli bir risk oluşturuyor. Öyle ki 10 yılda beş güneş yanığı veya her 10 yılda bir güneş yanığı oluşumu, ölümcül bir kanser türü olan melanom riskini üç katına kadar artırabiliyor” şeklinde konuştu.
Kızarıklık ilk dört saat içinde başlıyor
Çaytemel, güneş yanığı ultraviyole ışınlarına maruz kalındıktan sonraki dört saat içinde ciltte kızarıklık ile kendini gösterdiğini, ek olarak ciltte hassasiyet, ağrı, sıcaklık ve ödem oluşumu ve ileri evrelerde de su toplaması görülebildiğinin altını çizdi. Çaytemel, genellikle kızarıklık hafiflemeye başladıktan ve yanıktan 4-7 gün sonra ciltte soyulmalar başlıdığını, şiddetli reaksiyonlarda ateş, titreme ile halsizlik gibi sistemik semptomlar gelişebildiiğini ve termal yanıklara benzer tedavi için hastanede yatarak tedavi gerekebildiğini vurguladı.
"Bu belirtilerde mutlaka doktora başvurun"
Güneş yanığı tedavisinde orta ve şiddetli tablolarda yangıyı azaltması için düşük güçteki kortizonlu kremlerin problemli bölgeye kısa süreli uygulanbildiğini dile getiren Çaytemel, geniş alanları tutan yanıklarda ve ateş titreme ile halsizlik gibi şikayetlerde mutlaka hekime başvurulması gerektiği uyarısında bulunarak, şunları kaydetti:
“Zira, geniş alanları tutan şiddetli güneş yanıkları sıvı- elektrolit dengesizlikleri ile kalp ve böbrek sorunlarına yol açabiliyor. Hastanede yatırılarak takip edilmesi gerekiyor. Ayrıca yaralarda iltihap ve akıntı varsa ikincil gelişebilen enfeksiyonlar açısından hekim muayenesi son derece önem taşıyor. Tedaviyle birlikte güneş yanıkları ortalama 3-5 gün içerisinde iyileşiyor ve yaklaşık bir hafta içinde ciltte soyulmalar başlıyor. Ancak şiddetli vakalarda bazen kızarıklık uzayabiliyor.”
Dermatoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Ceyda Çaytemel, güneş yanığının hızla iyileşmesi için dikkat edilmesi gerek kuralları şu şekilde sıraladı:
"Güneş yanığı oluştuğunda iyileşmeden kesinlikle güneşe çıkmayın. Vücudunuzdaki sıvı kaybını yerine koymak için bol bol su tüketin. Isıyı cilde hapsederek ağrıyı daha da kötüleştirmesi nedeniyle yağlı bir krem veya merhem sürmeyin. Cildinizi tahriş etmeyecek bir nemlendiriciyle cildinizi bol bol nemlendirin. Ağrı ve kızarıklığı hafifletmek için soğuk kompres (soğuk suyla ıslatılmış havlu) uygulayabilirsiniz. Ilık duş almanız cildinizde rahatlama sağlayabiliyor. Yoğurt güneş yanıklarında sık kullanılsa da soğuk kompresten daha iyi bir etki göstermiyor. Ayrıca süt ürünlerinde bulunan bakteriler enfeksiyona yol açabileceği için önerilmiyor. Yoğurdun yanı sıra içinde bulunan maddelerin tahriş oluşturabilmesi nedeniyle cildinize diş macunu da sürmeyin. Ciltte reaksiyonlara sebep oldukları için bazı ağrı kesici kremler ve lokal anestezik kremleri doktorunuza danışmadan kullanmayın. Cildin nefes almasını ve kendini iyileştirmesini önlemesi nedeniyle vücudunuzu sıkan dar kıyafetler giymeyin. Cildinizde oluşan kabarcıkları patlatmaya çalışmayın. Zira, kalan deri parçası doğal bir yara örtüsü görevi görüyor, böylece yaralarınızın daha hızlı iyileşmesini sağlıyor ve mikrop kapmasını önlüyor. Gerekirse gazlı bezle kapatabilirsiniz. Herhangi bir kabarcık kendiliğinden patlarsa, topikal bir antibiyotik merhem uygulayabilirsiniz."
Hibya Haber Ajansı