Tibetli bir kamyon şoför Aralık 2022’de Nagqu'dan Lhasa'ya giden otoyolun yük araçlarına açılacağına dair müjdeli bir haber aldı. Bu da daha önce en az 6 saat süren bir yolculuğun, 3 buçuk saate kadar indirilebileceği anlamına geliyor.
"Dünyanın damı" olarak adlandırılan Tibet’te ulaşım, dış dünyanın bölgenin gelişimini gözlemlemesi için iyi bir pencere. Dar yolların yerini günümüzde kara yolu, demir yolu ve hava yoludan oluşan kapsamlı bir ulaşım ağı almış durumda. Bu yol ağları, Tibet'teki büyük gelişimlerin kanıtı niteliğindedir.
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, dün 2023 Çin’in Tibeti’nin Kalkınması Forumu'na gönderdiği kutlama mesajında, "Halkın mutluluğu en büyük insan hakkıdır ve kalkınma da halkın mutluluğunu gerçekleştiren anahtardır." ifadelerine yer verdi.
Tibet, 23 Mayıs 1951'de barışçıl bir kurtuluşa kavuştu ve bu, Tibet'i Çin'den ayırmak isteyen dış güçlerin komplolarının suya düşmesini sağladı. Bu tarih, yeni Tibet için bir başlangıç noktası oldu. O günden sonra Tibet'te gerçekleştirilen demokratik reformlar, milyonlarca kişinin kölelikten kurtarılmasına ve gerçek anlamda ülkenin ve toplumun efendisi olmasına olanak tanıdı.
İnsan haklarının korunmasıyla birlikte Tibet'e kalkınma için itici güç getirildi. 2022 yılında Tibet'in gayri safi yurt içi hasılası, 1951 yılına göre yaklaşık 347 kat arttı. Bölgedeki insan ömrü, 1951 yılında 35,5 iken günümüzde 72,19'a yükseldi. Tibet'te okuma yazma bilmeyenlerin oranı 1951 yılında yüzde 95 iken günümüzde sıfıra indirildi ve 15 yıllık zorunlu eğitim sistemi kuruldu.
Özellikle son 10 yılda Tibet'te yıllık mali gelirin yüzde 80'den fazlası, halkın yaşamıyla ilgili alanlara ayrıldı ve eğitim, sağlık ve yaşlılık gibi alanları kapsayan bir sosyal güvenlik sistemi oluşturuldu. 2019 yılında, merkezi hükümetin güçlü desteğiyle Tibet'te orta halli refah toplumu inşası tamamlandı.
Tibet’teki halkın yaşam koşullarını iyileştirmek, bölgesel kalkınmanın hem başlangıç noktası hem de hedef noktasıdır. Son on yılda, Tibetli çiftçiler ve çobanların yaşamlarında önemli değişiklikler gerçekleşti: Evlerde musluklardan akan suyun ve elektrikli ev aletlerinin yanı sıra yeni yollar da inşa edildi. Tibet’teki yaşam standartı önemli ölçüde yükseldi.
Dijital ekonominin hızla gelişmesi, Tibet Özerk Bölgesi'nin ekonomik büyümesine yeni bir ivme kazandırdı. 2022 yılında, Tibet'te endüstriyel ekonomi ve dijital ekonominin gayri safi yurt içi hasıla içindeki oranı yüzde 19'a ulaştı. Dijital ekonominin katma değeri 20 milyar yuanı aştı ve iki yılda ortalama yüzde 16 büyüme gösterdi. Dijital ekonomi projeleri ve yeni altyapı tesislerinin hayata geçirilmesiyle bölgenin kalkınma potansiyeli daha da artırıldı.
Tibet'in yeşil kalkınması da ilerletildi. Asya'nın birçok büyük nehrinin kaynak bölgesi olan Qinghai-Tibet Yaylası, aynı zamanda Asya için önemli bir ekolojik güvenlik bariyeridir. Dolayısıyla Çin hükümeti, yaylada çevre korumayı kalkınmanın kırmızı çizgisi olarak görmektedir. Şu anda geliştirilmenin yasaklandığı veya kısıtlandığı alan, Tibet'in toplam arazi alanının yüzde 80'ini oluşturuyor.
Ancak bazı Batılı politikacılar, Çin hükümetinin Tibet halkının yaşam koşullarını iyileştirmek için gösterdiği çabaları görmezden gelerek, sözde insan hakları bahanesiyle bölgenin kalkınmasını engellemeye çalışmaktadır. Onların gerçek amacı, uluslararası toplum tarafından net bir şekilde tanınmaktadır.
Şu anda Çin tarzı modernleşme ilerletilmektedir ve Tibet, yeni bir kalkınma başlangıç noktasındadır. Bölgesel kalkınmanın ulusal kalkınmayla bütünleştiği Tibet'te insan hakları da güvence altına alınmaktadır. Tibet halkı daha güzel bir yaşama kavuşacaktır. Gerçeklerin karşısında Tibet’i karalayan sözlemler çürüyecektir.
Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu
Hibya Haber Ajansı