Sırp Sead Halilagic Dost. Türk seyircisi onu ilk kez 1997 yılında transfer olduğu İstanbulspor’da tanıdı. Uzun saçları, güçlü fiziğiyle tüm futbol severlerin ilgisini ve dikkatini çekti. İstanbulspor’daki başarılı oyunu, onu 1999 yılında Beşiktaş’a götürdü. 2002 yılına kadar ”Kara Kartal” için ter döken Halilagic’in Türkiye’deki son durağı ise Adanaspor oldu.
Futbolcu ve teknik direktör kimliğinin yanında sanata da yoğun ilgi duyan,
şiir kitapları yayımlanan, resim ve müzikle uğraşan, ”Odbrojavanje” adlı filmi yöneterek sinemayla ilgilenen Halilagic Dost’un diğer bir tutkusu da fotoğrafçılık oldu.
Sık sık Türkiye’ye gelen Sead Halilagic Dost, futbolu, yaşanmışlıkları, sanatı ve uğraşlarını HİBYA’ya anlattı. Halilagic, ”seri” şeklinde okuyucularımıza sunacağımız röportajın ilk bölümünde şu an neler yaptığını aktardı.
Son 3 seneyi değerlendiren Halilagic Dost, futbol camiasından uzak kalmasının nedenlerinden birinin Covid 19 pandemisi olduğunu dile getirdi.
”Beni nasıl etkiledi? dersek hasta olmadım, ama aşı da olmadım.” ifadesini kullanan Halilagic, alan kısıtlamaları geldiğinde ise kapalı alanlara, maçlara, statlara gidilemediği için evinde oturup, seyahat etmediğini, çok sevdiği İstanbul ve Ağva’da vakit geçirdiğini ve futboldan uzak kaldığını söyledi.
Sead Halilagic Dost, bu dönemde ”Çatı” adında bir kitap yazmaya başladığını ifade ederek, şöyle konuştu:
”Otobiyografik bir kitap. Çatı ismi metaforik olarak aklıma geldi. O dönemde evimdeki çatı bozulmuştu ve sızdırıyordu. Onu tamir ettirmem gerektiğini düşünürken, çatı halledilecek ama ‘senin hayatında da bazı sızıntılar var onları nasıl kapatacaksın’ dedim. Bu noktadan başlayıp, ‘bir kitap yazayım, belki kitabı yazarken bazı soruları cevaplandırıp, hayatıma devam edebilirim’ diye düşündüm. Zaten şiir yazıyordum. Birkaç tane bastırdığım kitaplarım da var.”
Türkiye liginde gidişat o kadar iyi değil
Halilalgic, futboldan tamamen kopmadığını, oyunculuk kariyerinden sonra antrenörlük için eğitim aldığını bildirdi.
”Antrenör olarak baktığımda benim için en önemli olan futbolun gidişatıdır.” diyen Halilalgic, ”Oyun olarak nereye doğru gelişiyor? Bireysel mi yoksa taktiksel mi oluyor? Takım olarak bazı önemli şeylere bakıyorum. Türkiye liginde neler oluyor, gidişat iyi mi yoksa değil mi onlara bakıyorum, ama genel olarak herkesin bildiği gibi gidişat o kadar iyi değil.” görüşünü aktardı.
Halilagic, kendisinin oynadığı dönemde, o zamanki şartlara göre Türkiye liginin yükselişte olduğunu, ilerlemenin bulunduğuna işaret ederek, ”En azından o dönemde bir Türk takımı UEFA kupasını kazanmıştı. Şu anda ise Türk takımları bir kupayı kazanmaktan çok uzak. Türkiye Futbol Federasyonu’nda sıkıntılar mı var ya da yeni düzene ayak mı uyduramıyorlar, bilemiyorum.” dedi.
Türkiye liginde daha çok bir dönem hem oynadığı hem de altyapı genel koordinatörlüğü yaptığı Beşiktaş’ı takip ettiğini söyleyen Halilagic Dost, sözlerine şöyle devam etti:
”En azından o kulüpte oynadığım için her sezonda neler yapılıyor ilgimi çekiyor. En son futbol camiasında Beşiktaş’ta altyapıda genel koordinatörlük yapmıştım. Üç sene evvel son içinde bulunduğum şeydi, ondan kaynaklı sürekli son üç seneden bahsediyorum. Futbol kariyerimin de sonlanmasına neden olan dizimdeki kıkırdak zedelenmesi, aralıklarla tedavi olsam da geçen zamanda daha da kötü olup, yürümeme engel oldu. 3 sene önce baya kötüleştiği zaman doktorlar ‘protez takalım’ dedi, ama ben karşı çıktım ve kendi yöntemlerimle devam ettim. Şu anda yürüyebiliyorum en azından, 2 sene düzgün yürüyemiyordum. Özgüvenim kendine geldi, ortaya çıkayım diye karar verdim.”
Hibya Haber Ajansı