Enerjisa Enerji’nin yüzde 94 oranında çoğunluk hisselerine sahip olduğu Eşarj, istasyon ağına yaklaşık 300 milyon TL’lik yatırım yapacak. Yeni yatırımlar ile Eşarj kurulu güç açısından Türkiye’nin en büyük ve en hızlı elektrikli araç şarj istasyon ağına sahip olacak.
Türkiye’nin ilk ve en hızlı şarj istasyonu şirketi olan Eşarj, Türkiye’de elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması ve hızlı şarj istasyonu yatırımını teşvik etmek amacıyla hayata geçen Elektrikli Araçlar İçin Hızlı Şarj İstasyonları Programı kapsamında yapacağı 300 Milyon TL’lik yatırım ile Türkiye’nin dört bir yanında var olan şarj ağına ek 495 adet yüksek hızlı şarj istasyonu kurmayı hedefliyor.
Enerjisa Enerji’nin 2018 yılında sürdürülebilir ve çevreye duyarlı bir gelecek hedefiyle çoğunluk hisselerini satın aldığı Eşarj, Türkiye’de 2009’dan bu yana şarj operatörlüğü hizmetini sağlayan ilk oyuncu olma özelliğini taşıyor. Türkiye’de 269 lokasyonda 258’i hızlı şarj istasyonu olmak üzere 496 şarj istasyonu ile faaliyet gösteren Eşarj, kurulu güç açısından Türkiye’nin en büyük ve en hızlı elektrikli araç şarj istasyon ağına sahip olarak sektörün lideri olacak.
Yapılacak şarj istasyonu yatırımlardan 2030 yılı sonuna kadar toplam 418 Milyon kWh ilave elektrik satışı ve şarj işlemleriyle birlikte 598 milyon kg CO2 gazının salınımı engellenmesi hedefleniyor. Bu rakam 37 milyon ağacın temizleyebileceği CO2 miktarının oluşmasının önüne geçecek.
Elektrikli araç ekosisteminin ülkemizdeki oyun kurucusu biz olacağız.
Eşarj Yönetim Kurulu Başkanı ve Enerjisa Enerji CEO’su Murat Pınar şu açıklamada bulundu:
“Küresel iklim değişikliğinin tehlikeleri daha belirgin hale geldikçe; yatırımcıların, tüketicilerin ve kanun yapıcıların, şirketlerden net-sıfır emisyona geçişle ilgili beklentileri de yükseliyor. Türkiye’nin lider ve en büyük elektrik dağıtım ve perakende satış şirketi olarak, bütün bu gelişmelere proaktif bir yaklaşımla cevap veriyor; birçok proje ve yatırımı hayata geçiriyoruz. Türkiye’nin ilk ve en hızlı elektrikli araçlar şarj istasyonuyla Eşarj, ülkemizin geleceğine duyduğumuz güvenin bir karşılığı olarak ortaya koyduğumuz en değerli yatırımlarımızdan biri. Emobilite alanında ülkemizde ilk yatırım yapan ve vizyon ortaya koyan bir şirket olmanın gururunu yaşıyoruz ve Eşarj’ın sektörünün ilklerini başaran bir şirket olması için her alanda ülkemizin alt yapı yatırımlarına destek olacağımızın altını çizmek istiyorum.
Türkiye’de 2030 yılına geldiğimizde Mobilite Araç ve Teknolojileri Stratejik Hedefler ve Yol Haritası Taslağı’na göre elektrikli araç satışlarının pazar payının yüzde 35’e, elektrikli araç parkının 2,5 milyona, kamuya açık şarj soket sayısının 250.000 seviyelerine yükselmesi bekleniyor. Eşarj olarak bizde 2030 yılına geldiğimizde Türkiye Elektrikli Araç Şarj İstasyonları ekosisteminin yanı sıra dünya ekosistemine de yarar sağlayacak adımların öncüsü olmak ve bu ekosistem içerisinde oyun kurucu şirketler arasında yer alma hedefiyle çalışıyoruz. Bu yatırımlar ile Türkiye’de elektrikli araç ekosistemi içerisinde iddiamızı ortaya koymuş oluyoruz. Bakanlığımızın başlattığı programın açıklanan sonuçları ile çok kısa zaman içerisinde yüksek hızlı istasyonlarımız ile birçok noktada verimli, güvenli, teknoloji odaklı ve sürdürülebilir geleceğe hizmet eden istasyonlarımızı Elektrikli Araç kullanıcıları ile buluşturacağız.”
Yüzyıllık otomobil kültürü değişiyor
Sektörün dinamikleri ve yüzyıllık otomobil kültürü elektrikli araçların gelişiyle birlikte büyük bir değişim sürecinden geçiyor. Bu değişim de elektrikli araçlarla otomotiv ve enerji sektörü arasında yakın bir planlama, koordinasyon ve iş birliği gerekiyor. 2021 Küresel Elektrikli Araç Görünümü Raporu’na göre Elektrikli araç (EV) filoları, dünyanın en büyük araç pazarlarının birçoğunda hızlı bir şekilde artıyor. Dünya çapında yaklaşık 3 milyon elektrikli otomobil satıldı (%4,6 satış payı) ve Avrupa, ilk kez dünyanın en büyük elektrikli araç (EV) pazarı olarak Çin Halk Cumhuriyeti’ni geride bıraktı. Dünya çapında mevcut politikalar, bu on yılda sağlıklı bir büyüme olduğunu gösteriyor: Elektrikli araçların karbon emisyonlarını azaltmada tam potansiyellerine ulaşmaları, elektrik üretimini karbonsuzlaştırmak, elektrikli araçları güç sistemlerine entegre etmek, şarj altyapısı oluşturmak, sürdürülebilir batarya üretimini ve geri dönüşümünü ilerletmek için ciddi ölçüde yatırımların yapılması gerekiyor. Yine küresel otomotiv veri ve pazar eğilimleri alanında araştırmalar yapan JATO Dynamics’in verilerine göre, geçtiğimiz yıl ağustos ayında Avrupa’da satılan elektrikli ve hibrit araçların sayısı ilk defa dizel araçların sayısını aştı.
Hibya Haber Ajansı