Medicana Sivas Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Özlem Bolayır, “18 Ekim Dünya Menopoz Günü” dolayıyla erken menopoz hakkında açıklamalarda bulundu.
Bolayır, kadınların adet kanamasının kesilmesi ve yumurtlamanın sona erdiği evre olarak tanımlanan menopoz ile ilgili, “Son adet üzerinden 1 yıllık sürenin geçmesi gereklidir. Menopoz oluşmadan önce 4 ila 8 yıl arası ortalama 5 yıl olarak kabul edilen ve bizim perimenopoz dediğimiz bir geçiş süreci yaşanır. Bu geçiş sürecinde kanama düzensizlikleri başta olmak üzere östrojen hormon düzeyi azalmasına bağlı menopoz bulguları izlenebilir.’’ değerlendirmelerinde bulundu.
Türkiye’de ortalamam menopoz yaşının 47 olarak kabul edildiğine değinen Bolayır, “Sıcak basması, kemik erimesinde hızlanma, genital alandaki hormonal çekilme ile beraber vajinal kaşınma, yanma, cinsel birliktelik de ağrı görülebilir. Kollojen seviyesinin azalması ile beraber vajinal bölgeye olan idrar kesesi ve barsak sarkmalarında artış ortaya çıkabilir.” dedi.
Bolayır, hormonal çekilmenin idrar kesesi ve idrar yollarına olumsuz etkisi ile idrar kaçırmalarının da oluşabildiğini belirterek, “Sık idrar yolu enfeksiyonları görülebilir. Kalp damar sistemi hastalıklarında artış olabilir. Yaşam döngümüzün fizyolojik durağı menopoz ile ilgili kadınların korkulu rüyası erken menopozdur.’’ ifadelerini kullandı.
“Kadınlarda yüzde 1 oranında gözüküyor”
Erken menopozun kadınların yaklaşık yüzde 1’inde görüldüğünü dile getiren Bolayır, “ Erken menopoz, 40 yaşından önce yumurtalık fonksiyonlarının durmasıyla ortaya çıkıyor. Tanısı hormon tahlilleri ile konulabiliyor. Ancak bu yaş dönemindeki hastalarda yanıltıcı hormon dalgalanmalarının olabileceğinin unutulmaması gerekiyor.” diye konuştu.
Bolayır, erken menopozun kadınların annelik şansının kaybetmesine neden olduğunu söyleyerek, “Kesin tanı için 40 yaşından önce 4-6 ay adet kesilmesi olan bayanlara birer ay ara ile fsh dediğimiz hormon düzeyinin 40ıu/l ve üzerinde alınması ile konulur. Erken menopoz, bayanlara uzun vadede kemik erimesi ve kalp hastalıkları gibi yüksek riskleri taşıyor.” dedi.
Erken menopozun nedenleri hakkında bilgi veren Bolayır, şunları kaydetti:
“Ailede erken menopoza girme öyküsü varsa risk yüksektir. Erken menopoz sık sebeplerinden biri kalıtımsal hastalıklar. Bunlar doğumsaldır ve engel olmak mümkün değil. Ancak yaşam süresince edinilen bazı durumlara erken menopoz sebebi olabiliyor. Bayanlarda geçirilen kabakulak enfeksiyonu, tüberküloz, otoimmün hastalıklar dediğimiz vücudun kendi hücrelerine karşı bir nevi savaş açtığı hastalıklar grubu da yumurtalıkları olumsuz etkileyebiliyor.
Yumurtalık kisti yada başka sebeplerle yapılan cerrahi müdahaleler, bazı kanserler nedeniyle verilmek zorunda kalınan radyasyon ve kemoterapi tedavileri de erken menopoz sebebi olabilir. Stresli ve hareketsiz yaşam tarzı, çok zayıf ya da kilolu olmak, sigara, bazı böcek ilaçları ve endüstriyel kimyasallara maruz kalma, ağır metallere maruz kalmada maalesef erken menopoz sebebi olabiliyor.”
Bolayır, erken tehisin önemli olduğunu söyleyerek, “ Maalesef erken menopoza sebep olan risk faktörlerinin önemli bir kısmını değiştiremiyoruz. Ancak erken teşhis önemli, bu sayede çocuk sahibi olmak isteyen bayanlar için yumurta dondurulması uygulaması yapılabilmekte ve verilecek hormon tedavileri ile uzun süreçte görülebilecek kalp hastalıkları ve kemik erimesi gibi ciddi sağlık sorunları ötelenebiliyor. Uzun süreli emzirme ve doğum menopoza karşı koruyucu bir rol üstleniyor.’’ dedi.
Hibya Haber Ajansı