Altınbaş Üniversitesi’nden Mikrobiyolog Dr. Öğr. Üyesi İpek Ada Alver, Gebelikte enfeksiyonun yol açabileceği problemler ve dikkat edilmesi gereken noktaları anlattı.
İdrar yolu enfeksiyonlarının gebelerde karşılaşılan en sık enfeksiyon türü olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi İpek Ada Alver, “Gebelikle birlikte rahmin genişlemesi ve idrar kesesine yapılan basıdan dolayı idrar tam boşalamaz ve biriken idrar enfeksiyona neden olur. İdrar yolu enfeksiyonunu tetikleyen etmenler, hijyen eksikliği ve dışkıdaki bakterilerin idrar yoluna giriş yapması, vajinadaki floranın değişmesi, sık cinsel ilişki, hormonal değişiklikler, bağışıklık sisteminin baskılanması, az su tüketilmesidir. Tedavi edilmeyen idrar yolu enfeksiyonlarının böbrek yetmezliklerine, düşük doğum ağırlığı ve erken doğuma neden olabililir. İdrar yolu enfeksiyonunun en belirgin özellikleri arasında, idrar yaparken yanma, idrar tutamama hissi, vajinal akıntı ve kaşıntı, cinsel ilişki sırasında ağrı, kasıklarda ağrı, mide bulantısı, yüksek ateş geliyor. Özellikle 6-24. haftalar arasında idrar yolu enfeksiyonu açısından risk teşkil ediyor.
İyi pişmemiş etlerin tüketilmesi her bireyde sağlık problemlerine yol açar ancak gebelerde daha büyük problemlere neden oluyor. Plasenta aracılığı ile iyi pişmemiş etten geçen parazit ve bakteriler, bebekte sistemik hastalıklara ve ölüme dahi neden olabiliyor. Özellikle, salam, sosis gibi çiğ etlerin tüketilmesi ve konserve ton balığı, tavuk başta olmak üzere ciğer, kırmızı et ve balık gibi etlerin iyi pişirilmemesi pek çok parazit ve bakterinin anneye oradan da bebeğe geçmesine neden olur. Bu hastalık yapıcı mikroorganizmalar, bebeğin karaciğer, kalp ve beynine yerleşerek sistemik hastalıklara, düşüklere ve ölüme neden olabildiği için etlerin iyi pişirilerek tüketilmesi gerekir. Aynı zamanda, aşısı olmayan hayvanlar ve dışkıları ile direkt temas da parazit enfeksiyonlarına neden olabilir” diye konuştu.
Gebelerde ilaç kullanımının kısıtlı olması sebebiyle tüm enfeksiyon çeşitlerinden korunmada bağışıklık sistemini güçlendirmenin önemini vurguladı. Bu konuda mucize gıdaların olduğundan bahseden Ada Alver, “Özellikle gebelerde bağırsak sistemindeki yararlı mikroorganizmaların florasını arttırmak kritik bir konu. Bunun için kefir, prebiyotik, probiyotik ve fermente gıdaların tüketilmesini öneriyoruz. Böylelikle bağışıklık sisteminin güçlenerek, enfeksiyonlara karşı hem annenin hem de bebeğin enfeksiyonlardan korunmuş olacak. Yalnız bağışıklık sistemini güçlendiren bazı bitki çaylarının hamilelikte rahim kaslarının gevşemesine neden olması nedeniyle kesinlikle bilinçsizce tüketilmemelidir.” diyerek gebelere tavsiyelerde bulundu.
Hibya Haber Ajansı