Asya hisseleri Perşembe günü yedi ayın en yüksek seviyeleri yakınlarında seyrederken, yatırımcıların küresel faiz oranlarındaki gevşeme döngüsüne daha fazla netlik kazandıracak yeni katalizörleri beklemesiyle çoğunlukla yatay işlem gördü. Japonya Nikkei, Japonya Merkez Bankası'nın (BOJ) önümüzdeki hafta yapacağı toplantıda olası politika hamlesi yaklaşırken, üst üste dördüncü gün kayıpla (yaklaşık beş aydaki en uzun kayıp serisi) karşı karşıya kaldı.
MSCI'nın Japonya dışındaki Asya-Pasifik hisselerini içeren en geniş endeksi, yatırımcıların beklenenden yüksek gelen ABD enflasyon oranı verilerine aldırış etmemesi nedeniyle, yedi ayın en yüksek seviyesinden çok fazla uzaklaşmadı. Çin'de CSI300 Endeksi %0,46 ve Şangay Bileşik Endeksi %0,25 artış kaydetti. Şimdi dikkatler, ABD’de bugün açıklanacak olan ve temel kişisel tüketim harcamaları (PCE) fiyat endeksini besleyen üretici fiyat verilerine çevrildi. Şubat ayına ait perakende satış rakamları da bugün açıklanacak ve burada politika yapıcıların faiz indirimi döngüsüne ne kadar erken başlayabileceklerine dair ipuçlarına odaklanılacak.
ABD tahvil getirileri, TÜFE verilerinin ardından yükselişini sürdürdü; gösterge ABD 10 yıllık tahvilleri 3,5 baz puan artışla %4,19'a ve genellikle faiz oranı beklentileriyle uyumlu hareket eden 2 yıllık tahvil getirisi 2,9 baz puan artışla %4,6282'ye yükseldi.
ABD ham petrolü, ABD ham petrol stoklarındaki düşüşün yanı sıra ABD benzin stokları ve potansiyel arzdaki beklenenden (Ukrayna'nın Rus rafinerilerine yönelik saldırıları sonrasında aksamalar) büyük düşüşle desteklenerek gün içinde %2,78 artışla varil başına 79,72 Dolara, Brent ise %2,58 artışla varil başına 84,03 Dolara yerleşti.
Altın fiyatları Perşembe günü ABD dolarının değer kazanmasıyla hafif düşüş kaydetti, ancak yatırımcıların ABD'den gelecek ve Fed'in yıl ortasında faiz indirimine ilişkin umutları yönlendirebilecek daha fazla ekonomik veriyi beklemesiyle külçe rekor seviyelere yakın kalmayı sürdürdü. Spot altın %0,2 düşüşle ons başına 2.171,05 dolara geriledi. Bugünkü ABD ÜFE verileriyle birlikte, eğer yıllık çekirdek rakam beklentilere yakın çıkarsa, bu durum altın fiyatı desteklenmeye devam edebilir.
Avrupa Merkez Bankası, bankaları bedava nakitten vazgeçirmek istiyor ancak uzun süredir beklenen Operasyonel çerçeve incelemesinin dünkü sonuçlarına göre, bunu finansal sistemi veya kredi yaratmayı aksatmayacak kadar yumuşak bir hızda yapmaya çalışacak. Enflasyonun daha yüksek olduğu ve son on yılda pompalanan fazla likiditenin yavaş yavaş sistemden çekildiği yeni bir dönemde ECB'nin faiz oranlarını yönlendirmeye yönelik yeni çerçevesinin bazı satır başları ise; ECB gecelik bankalar arası faiz oranlarını banka mevduatlarına ödediği oran olan %4'e "yakın” utmayı hedefleyecektir. Ancak bir miktar oynaklığı tolere edecektir. Bankalar, haftalık Ana Yeniden Finansman Operasyonları (MRO) ve 90 günlük ihalelerde ECB'den borçlanabilecek. Halihazırda %4,50 olan MRO oranı, 18 Eylül'den itibaren düşürülerek mevduat faiziyle arasındaki fark 15 baz puana indirilecek. Bu, Euro Kısa Vadeli Faiz Oranının (ESTR) ECB'nin mevduat faiz oranına yakın tutulmasına yardımcı olurken, ankalara birbirlerine borç verme konusunda bir miktar teşvik sağlayacaktır. ECB, likidite bolluğunun azalması sonucunda bankaların yeniden borçlanmaya başladığını gördüğünde bankalar için yeni, uzun vadeli krediler ve tahvil alımlarını daha sonraki bir aşamada" başlatacak. Yeni tahvil portföyünün, yalnızca bankaların banknot talebi ve asgari zorunlu karşılıklardan kaynaklanan "yapısal likidite ihtiyaçlarını" karşılamayı amaçlaması nedeniyle daha kısa vadeli tahvillerden oluşması muhtemel. ECB'nin Varlık Satın Alma Programı ve Pandemi Acil Durum Satın Alma Programı uygulanmaya devam edecek. Bankalar için minimum zorunlu karşılık oranı %1'de kalacak.
Kaynak: A1 Capital
Hibya Haber Ajansı