Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Türkiye’nin geleceği için çalışan, özgün içerikler üreten tüm firmalarımıza ülkem, milletim ve şahsım adına şükranlarımı sunuyorum.
İnovasyonun Yeni Yüzyüzyılı teması altında gerçekleştirilecek etkinliklerin önümüzde yeni ufuklar açacağına inanıyorum. Her yıl farklı bir temada düzenlenen İnovasyon Haftası hem Türkiye’nin zengin birikimini hem potansiyelini hem de çoğu kere mahdut imkanlara rağmen şirketlerimizin elde ettiği başarıları ortaya koyuyor.
Burada paylaşılan her başarı hikayesi ile milletimizin zorluklar karşısında pes etmeyen çelikten iradesine bir kez daha şahit oluyoruz. Her alanda olduğu gibi iş dünyasında da meselenin sadece kaynak değil aynı zamanda bir yürek meselesi olduğunu müşahede ediyoruz.
Daha 5-10 yıl öncesine kadar ülkemizin esamesinin bile okunmadığı pek çok alanda şimdi dünyada örnek gösterilen bir ülke konumuna ulaşmıştır. Bundan 20 yıl önce savunma sanayiinde büyük bir başarı öyküsü yazdık, şampiyonlar ligine yükseldik.
Savunma sanayiinde 20 yıl önce 56 firma varken şuan aynı alanda 1600’den fazla firmamız bulunuyor. 62 savunma projesi yürütülürken bu sayı şuanda 757’yi geçti. Savunma sanayi bütçemizi 75 milyar doların üzerine çıkardık. Toplam 248 milyon dolar savunma sanayi ihracatı yapabiliyorken bu sene 4 milyar doları aşacağımıza inanıyorum. İHA’ların üretimi ve satışı konusunda dünyanın ilk 3-4 ülkesi arasında yer alıyoruz. Savunma alanındaki başarıyı, birilerinin yardımıyla değil, gizli-açık ambargoılara rağmen kazandık.
Karadeniz’de keşfettiğimiz 540 milyar metreküp doğal gaz ile yeni bir dönemi başlattık. Kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan arama faaliyetlerini kendimiz yürürüyoruz. Yurt içi petrol üretimimizi önümüzdeki yıl günlük 100 bin varile çıkartmayı hedefliyoruz.
Türkiye’nin ilk yerli ve milli elektrikli otomobili Togg ile milletimizin 60 yıllık bir hayalini gerçeğe dönüştürüyoruz. Cumhuriyetimizin 99. yılına bir armağan olarak Togg’un tesisini üretime açtık. İnşallah birkaç ay içinde Türkiye’nin gurur vesilesi olacak Togg’u yollarda da göreceğiz. Zamanında “Devrim Otomobillerini” engelleyenlere “Devrin Otomobili” ile verdik. Togg tesisine gelmeyip binlerce kilometre öteye hamburger yemeye giden vizontele muhalefetini kendi haline bırakıyorum.
Dünya, salgından olumsuz etkilenirken biz ekonomide kontak kapatmadık. Türkiye, gelişmiş ülkeler dahil tüm dünyayı derinden sarsan salgın sürecini, güçlü altyapısı sayesinde en az hasarla atlattı. Batılı ülkeler bile kamu yatırımlarına ara verirken biz megaprojelerimiz dahil hepsini sürdürdük. Salgına rağmen ekonomik büyümesini istikrarlı bir şekilde sürdüren, dünyadaki sayılı ülkelerden biriyiz.
Geçtiğimiz yıl 11,4 büyümeyle G20 ülkeleri içinde ilk sıraya yerleştik. Tüketimle dayalı değil üretimle ulaştık. Bunda mal ve hizmet ihracatının katkısı 5,3 puan gibi yüksek seviyededir. Küresel düzeyde resesyon endişesinin arttığı süreçte büyümemiz devam etti. Hayat pahalılığı meselesini adım adım çözüme ulaştırıyoruz, düşük faiz politikamızın enflasyondaki etkisini daha güçlü göreceğiz. İlk 10 ekonomisi arasına dahil edene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.
Maruz kaldığımzı onca saldırıya rağmen her zaman iyinin peşinde koştuk. Her zaman kendimize odaklandık, kendimizle yarıştık. Doğu bildiğimiz yolda yürümekten asla çekinmedik. Katma değer üreten inovatif ürünlerle dünya pazarlarında boy gösteren bir ülke olmamızın önünde hiçbir engel yok.
2002’den beri ülkemize kazandırdığımız muhkem altyapının meyveleri olarak sunuyoruz. Türkiye gelişmiş ülkeler dahil tüm dünyayı derinden sarsan salgın krizini en az hasarla atlatmıştır. O dönemde sadece 45 gün içinde Yeşilköy’de ve Anadolu Yakası’nda 2 tane şehir hastanesini altyapısıyla 1006 yataklı Yeşilköy’de bir diğeri de Anadolu Yakası’nda. 45 günde bunları bitiren bir iradeyiz biz. Dünya bunlara hayran kaldı. Şu anda uçağıyla Yeşilköy’e inip 5 dk’da şehir hastanesine geçilen irade. İstedik ki, yurt dışından hastalar mı gelecek, buyursun gelsinler. Dünyada bunlar pek yok. Geçen yine söyledim, eskiden doları olanlar Cleveland’e gidiyordu. Kısıtlamalar dolayısıyla insanların haftalarca evden dışarı çıkamadığı, batılı ülkelerde market raflarının boş kaldığı, maskeye ulaşılamayan, birçok yerde üretimin durma noktasına gelen o sancılı günlerde Türkiye olarak biz ekonomide kontak kapatmadık. Batılı ülkeler bile kamu yatırımlarına ara verirken biz mega projelerimiz dahil yatırımlarımıza yenilerini eklemeyi sürdürdük. Şirketleri teşvik edip destek sağladık. Zor günlerinde devletin desteğini yanında hisseden firmalar çalışarak üreterek krizi fırsata çevirme yolunda gerçekten takdire şayan başarı yakaladılar. İhracattan büyüme ve istihdamda bunun müspet yansımalarını gördük görüyoruz. Salgına rağmen ekonomik büyümesini sürdüren sayılı ülkelerden biriyiz. Geçtiğimiz yıl elde ettiğimiz 11,4 büyümeyle G20 ülkeleri içinde ilk sıraya yerleştik. Birilerinin iddia ettiği gibi tüketime dayalı değil, üreterek başardık.
Avrupası ve ABD’si dahil tüm dünyanın en büyük sıkıntısı olan hayat pahalılığı meselesini de adım adım çözüme kavuşturuyoruz. Düşük faiz politikamızın enflasyon üzerindeki olumlu etkilerini yakında daha çok hissedeceğiz. Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında dahil edene kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. İhracatımız her ay rekor kırarak 255 milyar dolarlık yıl sonu hedefimize yaklaşıyor.
Bugün atacağımız adımların neticelerini gelecekte göreceğiz. Biz başkalarının eksik ve hatalarına değil her zaman kendimize odaklandık, kendimizi geliştirmeye çalıştık. Doğru bildiğimiz yolda yürümekten asla çekinmedik. Meyve veren ağacı taşlamayı hatta mümkünse kökünü kurutmaya çalışan zihniyet karşımızda yer aldı. Yapamazsınız dediler. Ama biz bunların hiçbirine eyvallah etmedik, boyun eğmedik. Unutmayın inanç tekeden bile süt çıkarır inancıyla ülkemiz ve milletimiz için çalışmaya devam ettik. İşte Çanakkale Köprüsü, dünyada ilk 3 taneden bir tanesi. Şimdiye kadar başardıklarımızı gelecekteki başarılarımızın öncüsü olarak görüp yeni hedefler belirlememiz gerekiyor. İnovatif ürünlerle dünya pazarlarında boy gösteren ülke olmamızın önünde hiçbir engel yoktur. Üretim zenginliği, kalite altyapısı, insan kaynağı dünyanın her yerine ihracat kaynağı gibi pek çok avantaja sahibiz.
Gıda ve enerji krizinin herkesi etkilediği dönemde biz daha rahat konumdayız. Asya merkezli üretim ağına alternatif Türkiye’nin ismi daha çok telaffuz ediliyor. Sizlerden tıpkı bir akıncı gibi Türkiye’nin ihracat bayrağını yeni yerlere ulaştırmanızı daha ileriye yürümenizi diliyorum. Bugüne kadar yatırımlarıyla, üretimleriyle, istihdamıyla, ihracatıyla büyük ve güçlü Türkiye davamıza destek veren kardeşlerime teşekkür ediyorum.”
Hibya Haber Ajansı