Güneşten kaynaklanan, yaşlanmaya bağlı oluşan ve hormonal değişikliklere bağlı ortaya çıkan lekelerle sık karşılaşılıyor. Sonbahar ve kış ayları leke tedavisine başlamak için en uygun mevsimler arasında yer alıyor. Memorial Şişli Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Harika Ödemiş, cilt lekeleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Cilt lekeleri kozmetik sorunların başında geliyor
Deri rengindeki koyulaşmalar, ton değişiklikleri ve lekeler cilt problemlerinin başında gelmektedir. Güneş maruziyeti, ilerleyen yaş, gebelik, hormonal değişimlere neden olan durumlar, akne ve bazı diğer deri hastalıkları, kullanılan yanlış ürünler gibi hem iç hem de dış etmenlerden ötürü oluşabilen lekeler kişiler için önemli bir kozmetik sorun oluşturmaktadır. Leke tedavisinde kullanabilen leke açıcı kremler, peelingler, mezoterapiler, lazer uygulamaları gibi pek çok yöntem bulunmaktadır. Ancak bazen leke tedavisi hem hasta hem hekim için zorluk yaratabilmekte; etkin bir şekilde tedavi edilse bile tekrarlayabilmektedir. Bununla beraber tedavide kullanılan uygulamalar; lekelerin daha az görünür hale gelmesini sağlamalarının yanı sıra cildi daha canlı, pürüzsüz, parlak ve yumuşak getirdikleri için de hastaları tedavi sonunda oldukça mutlu etmektedir.
Leke tedavisinde birçok yöntem bulunuyor
Oluşmuş lekelerin giderilmesi ve bu lekelenmelerin yeniden oluşumunun engellenmesi için kullanılan leke tedavilerinin seçimi, seans sayısı, süresi kişiye göre değişmekle beraber tüm süreçler uzman hekimler tarafından planlanıp uygulanmalıdır. Uzman hekimler tarafından uygulanan bu tedavilerde büyük bir yan etki gelişme riski çok yoktur. Bazen lazer, peeling uygulamaları sonrası geçici kızarıklıklar ve soyulmalar görülmesi normaldir. Leke tedavileri, acı verici işlemler değildir ancak mezoterapi, lazer gibi işlemlerden önce hasta konforunu artırmak amacıyla topikal anestezik kremler uygulanabilir.
Tedavilere ek olarak güneş koruyucu ürünler yaz kış kullanılmalı
Cilt lekelerini gidermek için kullanılan tedaviler ayrı ayrı veya birbirleriyle kombine edilerek kullanılabilir. Bununla birlikte uygulanan tüm tedavilerle birlikte mutlaka güneş koruyucu kremler kullanılmalıdır. Güneş koruyucu kremler, hem var olan lekelerin giderilmesi hem de yeni leke oluşumunun önlenmesi için oldukça önemlidir. Leke tedavisi yaptıran kişilerin; lekeler tamamen geçmiş olsa bile, lekelerin tekrar geri dönme ihtimalinin bilincinde olarak ömür boyu ciltlerini korumaları gereklidir.
Leke tedavisinde öne çıkan yöntemler şunlardır:
Renk açıcı kremler: En sık hidrokinon, arbutin, C ve E vitamini, kojik asit, niasinamid içeren kremler ile sitrik asit, glikolik asit, mandelik asit gibi AHA içeren peeling etkili kremler leke tedavisinde kullanılmaktadır. Ayrıca retinol içerikli kremlerde deride soyulma etkisi gösterdikleri için tedaviye yardımcı olarak kullanılabilir.
Kimyasal peelingler: Kimyasal peeling (soyma) özel hazırlanmış kimyasal solüsyonlar ile gerçekleştirilir. Leke tedavisinde en sık kullanılanlar glikolik asit gibi meyvelerde bulunan AHA içerikli solüsyonlardır. Glikolik asit içere solüsyonlar özellikle hafif leke sorunu olan ciltlerde, aşırı soyulma istemeyen kişilerde ortalama 3-6 seans şeklinde 2-4 hafta arayla uygulanır. Daha şiddetli leke problemi olup derin peeling ihtiyacı olan kişilerde Fenol ve TCA içerikli güçlü solüsyonlar kullanılabilir.
Enzim peeling (Leke maskesi): Lekeye özel bir karışım olarak hazırlanmış enzim içerikli leke maskesi ciltte 8 ile 10 saat arasında bekletilip, maske durulanır ve 4-5 aylık bir idame kremi verilir.
Mezoterapi: Leke giderici içeriklerle hazırlanmış özel solüsyonların deriye enjekte edilmesi şeklinde uygulanır.
Lazer tedavileri: Leke tedavisi için lekenin yaygınlığına ve koyuluğuna göre farklı tip lazerler kullanılabilir. Cilt rengini veren melanini hedef alan Q anahtarlı lazerler, derinin en üst tabakasını soyarak etki gösteren fraksiyonel lazerler, melanini hedef alan bir mikrofraksiyonel lazer sistemi olan Thulium lazerler ve IPL cihazları da leke tedavisinde en çok tercih edilen ışık sistemleridir.
Hibya Haber Ajansı