Sakıp Sabancı Müzesi’nin, digitalSSM Arşiv ve Araştırma Alanı tarafından yürütülen “Blokzincir ve Dijital Kültürün Geleceği” başlıklı 4 bölümlük programın ilk bölümü gerçekleştirildi. Programın ilk bölümünde, NFT koleksiyonlarının müze bağlamında yönetimi ve kripto ile uğraşan müzelerin karşılaşabileceği güçlükler masaya yatırıldı.
Program, blokzincir teknolojisinden tam anlamıyla yararlanabilmek için öncelikle onun ne olduğunu, nasıl çalıştığını, gerçekten ne vadettiğini ve onu, temel eksikliklere sahip güncel dijital altyapıyı dönüştürmek için nasıl kullanabileceğini anlamak gerektiği üzerine odaklanıyor.
DigitalSSM Arşiv ve Araştırma Alanı Sorumlusu Osman Serhat Karaman moderatörlüğünde gerçekleştirilen programın bu ilk bölümünde; Andy Warhol’un disketlerden kurtarılmış eserlerinin NFT’ye dönüşümü ile Almanya’nın en önemli sanat ve medya müzelerinden biri olan Karlsruhe’deki ZKM Sanat ve Medya Merkezi’nin NFT koleksiyonunun oluşumu gibi somut örnekler üzerinden dijital mirasa sürekli erişim, NFT’ler bağlamında mülkiyet ve hak kavramları, NFT’lerin müze bağlamında yönetimi ve kripto ile uğraşan müzelerin karşılaşabileceği güçlükler tartışmaya açıldı.
Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Erkay Savaş, “Emniyet, Gizlilik ve Güven için Blokzincir ile İnternetin Yeniden Mühendisliği” başlıklı konuşmasında güvenlik, gizlilik, şeffaflık olmadan çevrimiçi işlemlerin güvenli olmadığını vurguladı. Erkay Savaş, “İlk zamanlarda internet işlevsellik için tasarlandı. Bir veriniz, bir mesajınız var ve mümkün olduğunca verimli bir şekilde bir noktadan diğerine gönderebiliyordunuz. Tasarlanan hedef buydu. Güven, güvenlik, mahremiyet, dağıtım ve ademi merkeziyetçilik birinci öncelik değildi. İşte bu yüzden bugünlerde tüm bu sorunları yaşıyoruz. Ve hatta kimliğinizi veya ağınızı kanıtlamak çok zor. Ek ekipmana ihtiyacınız var ve blokzincir teknolojisi bu sorunları çözen teknoloji olabilir” dedi.
Maine Üniversitesi’nde Yeni Medya Profesörü ve Dijital Küratörlük Programı’nın Direktörü Jon Ippolito ise “Kripto-Koruma ve Andy Warhol’un Hayaleti” başlıklı konuşmasında,Christie’s’in kendi sözleşmesi üzerinden bir NFT’ye gelecekte erişmenin olası başarısızlık noktalarını aydınlattı ve şunları söyledi: “Korumaya yönelik daha düşünceli bir yaklaşımın yokluğunda, şu anda NFT’ler aracılığıyla satılan dijital sanat yapıtları, terk edilmiş sunucular veya yazılımın eskimesi nedeniyle ortadan kalkacaktır. Bu kasvetli gelecek, blokzinciri sonsuza kadar yaşasa bile NFT’leri bekliyor.
Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Selçuk Artut da “Sanat Sahnesinin Giderek Daha Fazla Teknoloji ve Dijital Varlık Odaklı Bir Dünyaya Dönüşmesi” başlıklı konuşmasında, sanat yaratmak için büyük ölçüde teknolojiye güvendiğimiz vakit ortaya çıkan sorunlara odaklanarak, şunları söyledi:
“Tarih boyunca çeşitli düzeylerde sanat ve teknoloji arasında her zaman ikili bir etkileşim olmuştur. Her adımda teknoloji, sanatçıların yaratıcı ifadesini genişletmek için yeni ortamlar, araçlar ve temalar yarattı. Ancak yeni teknolojinin kullanıldığı günümüz sanat eserlerinde, yapıtın yaratılması ya da sunumu sırasında verilen teknik bileşenlerin aşırı övülmesi, yapıtın söylemsel özünü gölgeleme riski taşıyabiliyor. Ayrıca teknolojik araçlara mutlak güven, teknolojik kayıp karşısında bu tür sanat eserlerinin korunmasına yönelik potansiyel tehlikeyi de beraberinde getiriyor.”
ZKM’de 2017 yılında Open Codes sergisinde Blockchain teknolojisi ve NFT’ler ile ilk denemeleri yapan, yazılım mühendisi ve küratör Daniel Heiss, “Mesele Para Değil: Müze Perspektifinden Blokzincir” başlıklı konuşmasında ZKM Crypto Collection’ın oluşumuna, zincir içi/zincir dışı NFT’lere, NFT’ler bağlamında mülkiyet ve hak kavramlarına, NFT’lerin müze bağlamında yönetimine ve kripto ile uğraşan müzelerin karşılaşabileceği güçlüklere değindi.
DigitalSSM Arşiv ve Araştırma Alanı tarafından yürütülen “Blockzincir ve Dijital Kültürün Geleceği” başlıklı program yeni konu başlıkları ile devam edecek.
Hibya Haber Ajansı