Davos’taki oturumlarda jeopolitik gündemin yanı sıra pandemi ve Rusya-Ukrayna savaşı sonrası dünyadaki ekonomik dengeler ile enerji krizinin tartışıldığını belirten Babacan, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen cumhurbaşkanlarının ve başbakanların katıldığı oturumlarda ve birebir yaptığı sohbetlerinde verdiği mesajları açıkladı.
Babacan, “Davos’taki görüşmeleriniz sırasında oradaki yatırımcılara ‘Seçimden sonra Türkiye bekleriz’ mesajını veriyor musunuz?” sorusunu “Gördüğüm herkese ‘Seçimi falan beklemeyin, hemen gelin’ diyorum” diye yanıtladı.
“Türkiye, enerji projelerinin ev sahibi olmaktan çok mutlu olur”
Enerji ile ilgili katıldığı kapalı oturumdan bahseden Babacan, “Coğrafyamızda enerji üreten ülkeler var. Bir de bunları çok tüketen ülkeler var. Haritayı açın bakın, Türkiye bu coğrafyanın tam ortasında. Ülkeler hem kaynak çeşitliliği için hem de kendi gazına, petrolüne müşteri bulmak için alternatif arıyorsa Türkiye bu işin tam geçit noktasında. Türkiye bu projelerin ev sahibi olmaktan çok mutlu olur. Onurlu bir şekilde bu işi yapar’ dedim. Temel mesajım buydu.” ifadelerini kullandı.
“Para gidecek yer arıyor, 6 ayda ekonomik kriz iklimi kalmayacak”
Babacan, dünyanın parasını yönetenlerin Davas’ta olduğunu dile getirerek, “Kiminle konuşsam, herkes hem güvenli hem de makul getiri sağlayabileceği yer arıyor. Kredi yoluyla değil, sermaye koyma yoluyla yatırım yeri arayan yüzlerce insan var. İlk 90 dakikada yapacağımız açıklama ülkedeki atmosferi hemen değiştirecektir. 6 ayda ekonomik kriz iklimi kalmayacaktır.” dedi.
“Türkiye, iktidar değişiminden sonra asla geriye gitmez”
Türkiye’nin önemli ve güçlü bir ülke olduğunu söyleyen Babacan, “İktidar değişiminden sonra Türkiye asla geriye gitmez, tam tersine daha da hızlı bir şekilde her alanda ileriye doğru devam eder. Bu mesajları herkesin duyması ülkemiz açısından önemli.” diye konuştu.
“Teknolojide milli ve yerli kapasitemizi sağlamamız çok önemli”
Babacan, Davos’ta ülkelerin milli güvenliğinden sorumlu çok sayıda kişi gördüğünü ifade ederek, “Bunlar geliyor dinliyor. Bir sürü Savunma Bakanı var. Başka kuruluşlardan insanlar var. Teknoloji meselesi bir bakıma ulusal güvenlik meselesi haline geldi. Böyle bir dönemde Türkiye’nin kendi milli ve yerli kapasitesini teknoloji konusunda sağlaması çok çok önemli. Çip meselesi çok önemli.” dedi.
“Türkiye’nin küresel meselelere hakim bir iktidara ihtiyacı var”
Dünyanın değiştiğinin altını çizen Babacan, “Türkiye’nin başında dünyayı iyi bilen, iyi okuyan, küresel meselelere hakim ve değişen dünyada Türkiye’yi güçlendirip itibarlı ve zengin bir ülke haline getirecek bir iktidara ihtiyacı var. Ülkenin başında dünyayı okuyamayan bir yönetim var.” ifadelerini kullandı.
Babacan, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle ilgili küresel liderlik rolü üstlenebileceğini savunarak, Davos’taki oturumlarda rezerv para üreten merkez bankalarını sorumluluk almaya davet etti.
“Türkiye iklim değişikliğinde dünyaya liderlik yapabilir”
İklim değişikliğinin çok büyük bir tehlike olduğunu ileri süren Babacan, “Enerji oturumunda da söyledim. 20-30 sene sonra çocuklarımızın yaşayacağı dünya yaşanacak bir dünya olmaktan çıkacak. İklim değişikliğiyle ilgili çok büyük bir iş birliği gerekiyor. Dünyada bir liderlik boşluğu var. Türkiye bu konuda liderlik yapabilir.” şeklinde konuştu.
“Ben de çıkıp ‘Sen de bisküvi satıyordun, emekli olunca da aynı işi yap’ diyeyim mi?”
Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında kendisine yönelik “Sen rekabet nedir bilir misin? Sen git çocuk bezi satmaya devam et” sözlerinin sorulması üzerine şunları söyledi:
“Hakarete varacak kelimeler de kullanmış. Tabii Sayın Bahçeli’yle yan yana dura dura herhalde ya huyundan ya suyundan kapıyor. Gittikçe de agresifleşiyor dikkat ederseniz. Hazırlanan metninin dışına çıktığında da bu duygu halini de ortaya vuruyor. Biliyorum tabii kendisi için zor bir dönem. İktidarın elinden kayıp gitmekte olduğunu hissediyor.”
“Üslubu Türkiye’ye yakışmıyor”
“O seviye Türkiye’de olması gereken siyaset seviyesi değil.” diyen Babacan, “Benimle ilgili böyle adeta küçük gören, küçümseyen ifadeler tutarlı da değil. Ben de çıkıp ‘Evet, sen de zamanında sucuk satıyordun, bisküvi satıyordun’ diyebilirim. ‘Emekli olduktan sonra yine aynı işi yap’ diyeyim mi? Aynı şeyleri ona söyleyeyim mi? Sayın Erdoğan’ın bugünkü üslubu, Türkiye’ye yakışmayan, gençlerin görmek istediği Türkiye’ye yakışmayan ifadeler.” diye konuştu.
Hibya Haber Ajansı