Brüksel'deki büyükelçilerin imzaladığı anlaşma, yıl sonuna kadar Avrupa Barış Tesisi'ne (EPF) 2022 başından bu yana taahhüt edilen 6,1 milyar Euro'ya ek olarak 5 milyar Euro daha aktaracak.
EPF, Rusya'daki savaşın hemen ardından, üye devletlerin ulusal stoklarında bulundurdukları askeri teçhizatı Kiev'e sağlamak için harekete geçmesiyle önem kazandı.
Anlaşma, bu bağışların maliyetini kısmen karşılayarak, en büyüğünden en küçüğüne kadar tüm ülkelerin katkıda bulunup yardım etmesine olanak tanıyor. Zira AB'nin kasası askeri sonuçları olan harcamaları finanse edemiyor.
Ancak 2023'te stoklar yavaş yavaş tükendikçe ve hükümetler Ukrayna'ya toplu bağış yerine ikili bağış yapmaya yöneldikçe EPF gücünü kaybetmeye başladı. Anlaşma, Mayıs ayında Macaristan'ın Kiev'in OTP Bank'ı "uluslararası savaş sponsoru" olarak tanımlamasına misilleme olarak veto etmesi sonrasında fiilen felç oldu.
Bu karar, yoğun bir diplomatik baskının ardından aylar sonra kaldırıldı, ancak Budapeşte, mekanizmayı tamamlamak için 500 milyon Euro'luk yeni bir dilimin serbest bırakılmasını engellemeye devam etti.
Bu arada, EPF'de reform yapılması ve onu daha verimli, daha öngörülebilir ve Ukrayna'nın ihtiyaçlarına daha iyi uyarlanmış hale getirmek için bir tartışma başlatıldı.
Ancak görüşmeler beklenenden daha uzun sürdü. Almanya, ülkenin beklenen girdisinden (ikili bağışların) düşürülmesinde ısrar ederken, Yunanistan ve Kıbrıs tarafından desteklenen Fransa, EPF'nin yalnızca blok içinde üretilen silah ve mühimmatı satın almak için kullanılmasını talep etti.
Hibya Haber Ajansı