Altın: “Türkiye çok ciddi bir döviz likidite krizinin arifesinde”

Hibya, 'Ekonomi Sohbetleri' kapsamında, İkon Menkul Değerler Araştırma Müdürü Onur Altın’ı Hibya stüdyolarında ağırladı.

İlkay Arıkan, özellikle son hafta Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmesi dolayısıyla piyasada hareketliliğin arttığını ifade ederek, “Uzun zamandır piyasaların önünde en büyük belirsizlik olarak duran seçimle ilgili sürecin birinci aşamasının tamamladık. Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci aşamaya kaldı. Yılbaşından bu yana deprem gibi önemli bir felaket yaşadık. Seçimle ilgili yapılıp, yapılmayacağı veya yapılırsa sonuçlarının ne olacağına dair çeşitli yorumlar yapılıyordu ve borsa buna göre fiyatlıyordu.” şeklinde konuştu.

Seçim öncesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Onur Altın, “Borsaya bir para girişi vardı. Para girişi bankacılık öncülüğünde geldi. Bankacılık hisselerinin yaklaşık olarak yüzde 25 arttığını gördük. Beklentiler, Millet İttifakı’nın Cumhur İttifakı’nı geçebileceği ve bu sebepten dolayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı olma ihtimaliyle birlikte yabancının tekrar Türkiye’ye döneceğiydi. Mevcut ekonomik politikaların terkedileceği, tekrar yüksek faiz uygulanarak kurların düşeceği ve Ortodoks politikalara geri dönüleceği beklentisi vardı. Bu beklentiyle borsalar satın alındı diye piyasada konuşuluyordu.” dedi.

Altın, “Seçim öncesi girişlerin ‘bıyıklı yabancı' olduğunu düşünüyorum.” diyerek, “Hiçbir fon kuruluşunun dünyanın hiçbir ülkesinde hiçbir borsasına bu kadar oynak bir yapıda para soktuğunu görmedim. Bu yapı, bıyıklı yabancı dediğimiz yurt dışındaki Türklerin, yurt içine bir şekilde değişik kaynaklardan para sokmasını gösteriyor. Piyasalar iki gündür Cumhur İttifakı’nın adayı olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrardan cumhurbaşkanı seçileceğini fiyatlıyor. Böyle olunca da bir anda bankacılık hisselerinde tekrar iki günde ciddi çıkışların yaşandığını gördük.” ifadelerini kullandı.

Seçimler atlatılsa dahi ilerleyen süreçte borsa tarafında çok iyimser bir tablo görüleceğini düşünmediğini söyleyen Altın, şunları kaydetti:

“Depremi yaşadığımız 6 Şubat’ta Borsa İstanbul’da 4500 seviyesindeydik. Bugün de 4500 seviyesindeyiz. Borsa İstanbul’un ısrarla burada tutulma isteği var. Bir şekilde bireysel emeklilik siteminde fon değişikliği oldu. Oradan gelen parayla borsa tarafına bir giriş oldu. Fon girişleri 4500 civarında endeksle başladı. Türkiye Varlık Fonu vasıtasıyla yaklaşık 1 milyar dolar kadar bir paranın hisse senetlerine sokulacağı ifade ediliyordu. Bu girişler de Borsa İstanbul, 4500’deyken başladı. Kademeli bir şekilde yapıldı ama bu civarlar çok önemli.”

Altın, Türkiye’nin şu anda Cumhuriyet tarihinin en yüksek dış ticaret açığına sahip olduğunu öne sürerek, “İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor ama ithalatımız da rekor üstüne rekor kırıyor. 120 milyar dolarlık bir dış ticaret açığı var. Bunun yansımasına baktığımız zaman yaklaşık 55 milyar dolar civarında olan bir yıllıklandırılmış bazda cari açık var.” dedi.

Türkiye’nin çok ciddi bir şekilde döviz likidite krizinin arifesinde olduğunu ileri süren Altın, “Enflasyon noktasında da mayısta baz etkisi bitiyor. Türkiye’nin yılı yüzde 60 ile yüzde 80 arasında bir enflasyonla bitireceğini tahmin ediyorum.” diye konuştu.

'Ekonomi Sohbetleri' yayınının tamamı ise şöyle:

Hibya Haber Ajansı