CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel, Boğaziçi Üniversitesi Bilgi İletişim Merkezine yönelik mevcut ve mezun öğrenciler ile akademik ve idari personelin kişisel verilerinin bulunduğu veri tabanlarının bir firma ile paylaşıldığı iddialarını ve üniversitenin bilişim altyapısını takip etmekle görevli Boğaziçi Üniversitesi Bilgi Teknolojileri Kurulu (BTK) başkan ve üyelerinin apar topar rektör tarafından görevden alınmasını Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’e sordu.
CHP’li Adıgüzel “İddialar ve sonrasında okul idaresince verilen tepkiler Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğünün bir firmaya Boğaziçi Üniversitesi mensuplarının kişisel verilerine sınırsız erişim hakkı verdiğini gösteriyor. Üstüne üstlük üniversitede bulunan her türlü yazılım ve donanım altyapısıyla ilgili uygulamaları takip etmekle görevli BTK’nın başkan ve üyelerinin görevden alınması mevcut iktidar anlayışının bir yansıması olarak karşımızda duruyor. Siber güvenliğe dair var olan endişeleri gidermek ve gerekli önlemleri almakla görevli rektörlük, tam aksi yönde hareket ederek iddiaları araştıran kurulu cezalandırmaktadır. Bu uygulama iktidarın her türlü usulsüz uygulamayı örtmeye yönelik sıklıkla başvurduğu bir yöntemdir. Boğaziçi Üniversitesinde yaşananlar saray iktidarının baskı ve sindirme politikalarının bütün kurumlara sirayet ettiğini bir kez daha göstermektedir.” dedi.
“Kişisel Verilerin Gaspı Kabul Edilemez”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Adıgüzel, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in yanıtlaması istemiyle verdiği önergenin gerekçesinde Boğaziçi Üniversitesi Akademisyenleri tarafından yapılan ve medyaya yansıyan açıklamaları vurguladı. Konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede CHP’li Adıgüzel şu ifadelere yer verdi:
“Öncelikle hukuki açıdan baktığımızda, Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğünün eylem ve işlemleri, Kişisel Verileri Koruma Kanununun açıkça ihlal edildiğini ve okul bileşenlerinin mahremiyet haklarının çiğnendiğini göstermektedir. Kişisel verilerin, rektörlüğün gözetimi ve onayı dahlinde bir firma tarafından gasp edilmesi kabul edilemez. Rektörlük veri güvenliğine dair ihlalleri araştırmak ve çözüm bulmak yerine BTK üyelerini görevden almayı, Bilgi İletişim Dairesi Başkanlığına iktidar partisi ile yakın isimleri atamayı ve Bilgi İşlem personeline baskı kurarak iddiaları örtbas etmeyi tercih etmiştir. Her türlü kamusal alana sirayet eden bu yönetim anlayışı, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin ve çalışanlarının mahremiyet hakları ve kişisel veri güvenliğini tehdit etmektedir. Bugün Saray rejimi ve onun kurumları tarafından uygulanan ve yurttaşların kişisel verilerine dair her türlü hakkını ve hukukunu ihlal eden anlayışın bir benzeri, Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğü tarafından mikro ölçekte uygulamaya geçirilmektedir.”
“Kişisel Veri Güvenliğinin Açık Bir Şekilde İhlaline Yol Açacak Bu Uygulamaların Gerekçesi Nedir?”
Adıgüzel, soru önergesinde şu sorulara yer verdi:
Hibya Haber Ajansı