Yarın açıklanacak olan Eylül TÜFE raporu, son üç aydır düşük benzin fiyatlarının yansıttığı yanılsamayı son bir defa daha gösterecek ve asıl göstergeden çok yapışkan kalem kaynaklı analizimize konu olacak görünüyor. Terminal beklentilerinde manşet TÜFE yüzde 8,3’ten yüzde 8,1’e gerileyecek şekilde (aylık yüzde 0,3 artış beklentisi) beklenirken, çekirdek TÜFE’de yüzde 6,3’ten yüzde 6,5’e doğru artış beklentisi (aylık yüzde 0,4 artış beklentisi), piyasanın bu ayrıklaşmanın farkında olduğunu gösteriyor. Bu da Fed açısından enflasyon konusunda çok boyutlu analitik bir bakış açısı gereksinimi ortaya koymaktadır.
Detaylandıracak olursak, benzin fiyatları manşet enflasyonda görülen aşağı yönlü hareketi büyük oranda açıklayan doğrultuda olacaktır. Ancak bu etkinin OPEC+ üretim kesintisi veya Kuzey Akım’daki kesintiler neticesinde Ekim ayından sonraki gelişmeler eşiğinde tersine dönmesi ve enerji fiyatlarının yeniden artması beklenebilir. Ekim ve Kasım ayında bu enflasyonist etkilerin hesaba gireceğini tahmin ediyoruz. Çekirdek bazda fiyatlarda, yani enerji ve gıda uçucu kalemlerini dışarıda bıraktığımızda, yüksek enflasyon baskısı bu ayı da içine almaya devam edecek. Burada hem talep, hem de materyal fiyatlarından kaynaklı önemli bir belirsizlik aralığı var. Aynı zamanda Eylül sezon değişimi demek, dolayısıyla fiyatlarda hareketlilik beklenir. Bu da sonraki aylardaki özel indirim günlerinde (mesela Black Friday) fiyatların eski dönemlerin üzerinde kalmasına neden olabilir. Benzer etkiyi de tabii girdi maliyetleri açısından toptan eşya fiyatlarında izliyor olacağız.
Kira enflasyonu da muhtemelen hizmet fiyatlarını katı tutacaktır, ki faize duyarlı bir alan olduğu için emlak fiyatlarındaki durum talep yansıması açısından Fed’in hareket alanının ne kadar işler olduğunu göstermesi açısından önemli. Aynı zamanda yılın bu zamanları, mevsimsel etkiler göz önüne alındığında, sözleşme yenileme dönemi. Bu da aylık çapta volatilitelere neden olabilir, çünkü periyodik artışlar devreye giriyor. Buradaki hareketlilik, mortgage faizleri emlak piyasası talebini ciddi derecede kısacak seviyelere kadar gelinene kadar devam edebilir, ki faizde zirve noktası 2023’ün ortalarında bekleniyor.
TÜFE ve alt detayları. Eylül sonrası petrol fiyatlarının TÜFE’ye yukarı etki yapması beklenebilir… Kaynak: Bloomberg, Bureau of Labor Statistics
Fed açısından bakacak olursak; Eylül TÜFE raporu, politika yapıcılara rotayı değiştirmek için herhangi bir neden vermeyecektir. Bazı ekonomistler, uzun vadeli enflasyon beklentilerinin istikrar kazanması, tedarik zinciri baskılarının gevşemesi ve güçlü doların ithalatı ucuzlatması ile Fed’in faiz artırımlarının hızını yavaşlatması gerektiğini savunuyor. Eylül ayı düşük benzin fiyatları etkisinin yansıyacağı son ay, bundan sonrasında ise OPEC+’ın üretimi kısma kararının ardından yükselen petrol fiyatları ve ABD’nin stratejik petrol rezervleri kullanımının fiyatlarda yaratacağı denge belirsizlik yaratıyor. Ekim ayında manşet enflasyonun halen yukarıda kalması olasılığı çok belirgin. Çekirdek enflasyon ise Fed’in yüzde 2 hedefinin halen 3 katından yüksek, bu alanda net bir yavaşlama ortaya çıkana kadar Fed faiz oranlarını artırma taahhüdünü sürdürecektir.
Kaynak:Tera Yatırım-Enver Erkan
Hibya Haber Ajansı