Gıda enflasyonu faktörleri… Küresel enflasyon, emtia fiyatlarından çok yoğun şekilde etkilenirken bunun en büyük tetikleyicilerinden biri olarak gıda enflasyonu öne çıkmaktadır. Rusya – Ukrayna savaşı, gıda enflasyonun en önemli nedeni gibi görünse de tek neden değil, daha çok mevcut sorunu kötüleştiren ve marjinal etkileri fazlalaştıran bir olgu. Gıda arzı güvenliğini azaltan başta iklim değişikliği ve çevresel faktörler gibi unsurlar ortadayken, Rusya – Ukrayna meselesinden sonra verimli tarımsal alanların ekilememesi, gıda sevkiyatının zorlaşması, ülkelerin arz güvensizliği karşısında korumacı önlemleri ön plana çıkartması ve gıda girdilerindeki maliyet faktörleri buradaki enflasyon etkisini katmanlandırmaktadır.
Maliyet ve fiyat analizleri… Gıda fiyatları enflasyonu pandemiden yıllar önce hem talep hem de arz kaynaklı olarak yükselişteydi. Talep, daha iyi ekonomik büyüme, artan satın alma gücü ve nüfus baskısı ile desteklendi. Gıda üretimi iklim değişikliği (zayıf hasat), artan üretim maliyetleri, salgın, azalan verimlilik gibi nedenlerle kısıtlandı. Ukrayna’daki savaş daha fazla arz kesintisine neden oldu ve bu da mısır ve buğday gibi emtia fiyatlarını yükseltti. Daha yüksek buğday fiyatları, daha yüksek gıda fiyatlarına dönüşürken, daha pahalı hayvan yemi ve gübreler, gıda üretiminin maliyetini artırdı. Ayrıca, çoğu gıda ürünü dolar üzerinden işlem gördüğünden, daha zayıf para birimlerine sahip ülkeler gıda ithalat faturalarının arttığını gördü.
FAO, COVID-19 iyileşmesinden kaynaklanan “güçlü talep ve yüksek girdi maliyetlerinin yol açtığı yüksek fiyatların” üzerine, Ukrayna ve Rusya’nın küresel emtia piyasalarında önemli oyuncular olması ve savaşı çevreleyen belirsizliğin daha fazla fiyat artışına yol açtığı analzini yapıyor. FAO Gıda Fiyat Endeksi Mart ayında şimdiye kadarki en yüksek seviyesine ulaştı, Nisan ayında ortalama 158,2 puan oldu ve tarihi yüksek seviyelerde kalmaya devam ediyor.
Fiyatları tetikleyen unsurlar… En önemli iki parametre gübre fiyatlarındaki artış ve enerji maliyetlerindeki artış olarak sıralanabilir. Haziran 2020’de ton başına 300 dolar bandında olan gübre fiyatları, Haziran 2022’ye göre 970 dolar bandında hareket ediyor. Bu durum üretici için bir baskı unsuru ve fiyatları yukarı itiyor. Gübreler ve tarımsal kimyasalların maliyeti, Rusya’nın azot, potasyum ve fosforlu gübrelerin ana ihracatçısı olması nedeniyle Ukrayna’daki savaşın daha fazla baskı yaratmasıyla birlikte geçen yıla göre %50 arttı. Gıda fiyatları üzerinde baskı oluşturan bir diğer unsur ise enerji fiyatlarıdır. Özellikle Rusya-Ukrayna krizinin patlak vermesi enerji piyasalarında oynaklığa neden oldu ve fiyatları hızlandırdı. Bu durum üretim maliyetlerini artırmış ve enflasyonun alevlenmesine neden olmuştur. Küresel gıda üretimindeki maliyet faktörlerinde enerji halen belirleyici bileşenlerden biridir.
Küresel gübre fiyatları endeksi.. Kaynak: https://fred.stlouisfed.org/
Bir diğer risk faktörünün hava koşulları olduğu söylenebilir. Hava koşullarında olası bir beklenmedik durum hasadı etkileyebilir ve bu da arzı azaltabilir. Bu senaryonun gerçekleşmesi durumunda talepte bir değişiklik olmasa bile arz yönlü fiyatların yukarı yönlü seyrini sürdürmesi beklenebilir. Yükselen gıda enflasyonunun özellikle döviz kıtlığı yaşayan ve gıda fiyatlarındaki şoklara karşı daha savunmasız olan gelişmekte olan ekonomilerde ve düşük gelirli ülkelerde küresel gıda krizini körüklemesi beklenebilir.
Savaş etkisiyle Ukrayna’da önemli bir alan ekilemedi. Dolayısıyla, Ukrayna’daki verimli toprakların kullanılamaması ve bundan etkilenen tarımsal üretim, gıda tedarikinde de zorluklara neden olmaktadır. Mesela; Dünya çapında yılda 56.072.746 ton ayçiçeği üretilmektedir. Rusya Federasyonu, yılda 15.379.287 ton üretimle dünyanın en büyük ayçiçeği üreticisidir. Ukrayna 15.254.120 ton yıllık üretim ile ikinci sırada yer almaktadır. Rusya Federasyonu ve Ukrayna birlikte dünya ayçiçeği üretiminin %50’sinden fazlasını üretiyor.
Yükselen fiyatlar, bazı ülkeleri sübvansiyonlar sağlamak, fiyat kontrolleri ve tavan fiyat koymak, ithalat tarifelerini düşürmek ve yurt içi arzı sürdürmek veya iyileştirmek ve gıda fiyat enflasyonunu bastırmak için ihracat kısıtlamaları gibi kısa vadeli müdahale ve idari önlemleri uygulamaya sevk etti. Hindistan ve Endonezya gibi ülke gıda ihracatını kısıtlayan ülkelere benzer şekilde, korumacı önlemler çerçevesinde yurtiçi gıda güvenliği sağlamak amaçlı olası ihracat yasakları küresel gıda enflasyonunu artırıcı etkide bulunabilir. Bu durum, özellikle yoğun gıda ithalatı yapan ülkelerde sıkıntılara neden olacaktır. Bu durum, arz dinamiğinde yeni kısır döngülere neden olabilir.
Doğalgaz fiyatları… (dolar) Kaynak:finance.yahoo.com/
Sonuç? Artan enerji ve ulaşım maliyetleri, gıda dahil birçok bileşeni etkiliyor. Aşırı hava koşulları ve pandemi kesintileri üretim maliyetlerini artırdı ve gıda arzını azaltırken talep arttı. Rusya’nın Ukrayna’yı işgali de sürekli fiyat artışlarına yol açabilecek bir olgudur. Artan gıda enflasyonu, düşük ve orta gelirli hanelerin ihtiyari olmayan harcamalar için harcanabilir gelirini de baskılar durumdadır.
Gıda fiyatlarını kontrol altında tutmak için geçici olarak hükümetler tarafından uygulanan fiyat kontrolleri ve sübvansiyonlar gibi mekanizmaların fiyat seviyelerinde kalıcı aşağı yönlü baskı yapmadığını görüyoruz. Tarımsal üretimde iklim değişikliği, mahsul verimi ve mekanizasyon gibi alanlara yoğunlaşacak çevresel sürdürülebilirlik ve teknolojik gelişim unsurlarının önemli olduğu anlaşılmaktadır. Daha esnek bir gıda tedarik zinciri oluşturmak da, tüketiciler ve üreticiler için daha fazla ve daha iyi pazar seçenekleri sağlayacaktır.
Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı