Ani Mobil Uygulaması bir sanal rehber olma özelliği taşıyor ve bulunduğunuz her yerden, dilediğiniz zaman bu eşsiz kültürel hazineye kolayca erişim sağlıyor. Anadolu Kültür projeyi, 2016 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren Ani Arkeolojik Alanı’nı ve yakın çevresini daha geniş ölçekte tanıtmak, alana dair bilimsel bilgiye erişimi modern iletişim teknolojileriyle kolaylaştırmak amacıyla tasarlayıp hayata geçirdi.
Dört yıllık bir zaman diliminde ortaya çıkan çalışma, Portekiz merkezli Calouste Gulbenkian Vakfı ve ABD merkezli Dünya Anıtlar Fonu (World Monuments Fund) tarafından desteklendi. Türkiye, Ermenistan, Avrupa ve ABD’den çok sayıda uzman, arkeologlar, sanat tarihçileri, mimarlar ve fotoğrafçılar Erivan, Kars ve İstanbul’da düzenlenen çalıştaylarda bir araya gelerek, katılımcı ve kapsayıcı bir yöntemle Ani Mobil Uygulaması’nı üretti.
Üç dil, dört rota
Üç dilde hazırlanan uygulama, Ani ve çevresine ait bilgileri, “Tarihçe”, “Mimari”, “Sanat Tarihi” ve “Koruma Çalışmaları” başlıkları altında kullanıcıya sunuyor. Farklı yapıların Ani içindeki konumları temel alınarak oluşturulan 4 ana rota ise Ani Arkeolojik Alanı’nı belli temalar üzerinden ziyaret etme ve deneyimleme olanağı sağlıyor. Kullanıcılar tercih ettikleri yapıları seçerek kendi güzergahlarını da oluşturabiliyor.
Tarihi ve mimari metinlerin daha rahat anlaşılması için mimari terimlerin anlamlarını içeren bir sözlük, daha kapsamlı araştırmalara ışık tutacak bir kaynakça ve Ani konusunda bilgisini ölçmek isteyen kullanıcılar için hazırlanan mini test bölümü de sunulan içerikler arasında yer alıyor. Sanal rehber ayrıca ziyaret saatleri, ulaşım, erişebilirlik gibi pratik bilgileri de içeriyor.
Seslendirmeler ise gezi deneyimine farklı bir boyut daha katıyor ve yine üç dilde, Türkçe, Ermenice, İngilizce olarak dinlenebiliyor. Ani’nin çok katmanlı tarihini, Türkçede Mahir Günşiray, Şenay Gürler, Tilbe Saran ve Görkem Yeltan, Ermenicede Dr. Elmon Hançer, İngilizcede ise Dr. Christina Maranci, Veronica Kalas ve Robert Dulgarian seslendirdi.
Ani: Taşın Şiiri
Ani, bugün Türkiye ve Ermenistan’ı ayıran Arpaçay’ın sağ kıyısında, üçgen bir plato üzerinde yer alıyor. Bu efsanevi kentin hikâyesi yüzyıllar öncesine, Doğu’yu Batı ile buluşturan kervan yollarına uzanıyor, 11. yüzyılda Ermeni krallığı Bagratunilere başkent olduktan sonra zenginlik ve görkeminin zirvesine varıyor. Ani, o tarihe dek tarımsal üretime dayalı kırsal nüfustan ibaret Anadolu coğrafyasında ticaret ve zanaat merkezli “kentsel kültür”e geçişi temsil ediyor. Orta çağ mimarlık tarihinin en önemli anıtlarından biri olan ünlü çifte surlarıyla bilinen Ani şehrinin anıtsal yapıları yüzyıllar boyunca Bizanslılardan Ermeni krallıklarına, Sasanilerden Şeddadilere çeşitli kültürlere ve çalkantılı bir tarihe tanıklık ediyor. Halk arasında “Bin bir kiliseli şehir”, “40 kapılı şehir” olarak da adlandırılan Ani Arkeolojik Alanı ve çevresi 2012'de UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil edildi ve 2016'da Dünya Mirası olarak tescillendi.
Hibya Haber Ajansı