Kabukcuoğlu, ekonomi iyiye gittiğinde nüfusun arttığını aksi durumda nüfusun gerilediğini ileri sürerek, “2002’de doğurganlık hızı 2,4 iken günümüzde 1,7’ye düşmüştür. Nüfusun yerinde sayması için olması gereken en düşük rakam 2.1’dir. Sayın Cumhurbaşkanı evlenecek çiftlere 3 çocuk önerse de, Türkiye maalesef 2 çocuğa bile sahip değildir.” dedi.
“Hükümet altı yılda bir arpa boyu yol alamadı”
Çocukların kıymetinin bilinmediğini söyleyen Kabukcuoğlu, suça sürüklenen çocukların sayısına işaret etti.
Kabukcuoğlu, “Küçük yaşta çocuk suçlu duruma düşüyorsa çocuğun bunda kusuru yoktur. Çocuğu bu duruma düşüren, dezavantajlı çocuğu tespit edip, zamanında gerekli tedbirleri almayan hükümetlerdir” diyerek, “Suça sürüklenen çocukların sayısını tam bilemiyoruz. Konunun en müspet delilleri açılan davalar. Buna göre, 2015 yılında suça sürüklenen çocuk sayısı 133 bin 662 iken, 2021’de hala 132 bin 943’tür. Hükümet altı yılda bir arpa boyu yol almamıştır.” ifadelerini kullandı.
“Cinsel istismar davaları sürekli artıyor”
Çocuklarla ilgili en hazin verilerden birinin istismar konusu olduğunu dile getiren Kabukcuoğlu, “Çocuk okulda, işyerinde, kursta, her yerde cinsel istismara uğruyor. En hazin tarafı da cinsel istismar davaları yıllar içinde sürekli artıyor olmasıdır. Hükümet bu konuda vurdumduymazdır. Önceden adı cinsel istismarlara karışmış insanların, tekrar çocuk eğitiminde görevlendirilmesi, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu konudaki büyük bir eksiliği, ayıbıdır.” değerlendirmesini yaptı.
“Gerekli tedbirler alınsa suç artar mıydı?”
Kabukcuoğlu, 2002 yılında 4 bin 592 olan, çocuğun cinsel istismarı için açılan dava/suç sayısının 2021 yılında yaklaşık dört misli artarak 20 bin 459’a ulaştığını belirterek, “Hükümet çocuk cinsel istismarını önlemek için gerekli tedbirleri alsaydı, insanlık için yüz karası olan bu suç 4 misli artar mıydı? Hükümete yakınlığı ile itham edilen bir kursa giden çocuğun uğradığı cinsel istismar karşısında ilgili bakanın ‘bir kere ile bir şey olmaz’ demesi milletimizin hafızasındadır.” şeklinde konuştu.
“Siyasi sorumluluğun tarifi nedir?”
Hükümetin çocuk evlilikleriyle ilgilenmediğini iddia eden Kabukcuoğlu, şunları kaydetti:
“Çocuk hastaneye geliyor, doktorlar ihbarda bulunuyor, olay yargıya yansıyor ama failler bir şekilde yakasını sıyırıyor. 6 yaşındaki çocuk reşit olduktan sonra mahkemeye bizzat müracaat ediyor. Mahkeme bunun takibini yapmak zorunda kalıyor ve adalet kişilerin yakasına yapışıyor. Konuyla ilgili olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, işin siyasi sorun olmadığını, sadece adli sorun olduğunu söylüyor. Bir sorun 20 yıldır çözülemiyorsa ve bu siyasi sorun değilse, siyasi sorumluluğun tarifi nedir?”
“AK Parti anayasal suç işliyor”
Kabukcuoğlu, Anayasa’nın “Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, her çocuk, korunma ve bakımdan yararlanma hakkına sahiptir. Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır” şeklindeki 41’inci maddesini hatırlatarak, “Bu amir hükmün gereğini yerine getirmeyen AK Parti hükümeti, anayasal suç işliyor.” dedi.
Hibya Haber Ajansı