Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Rasim Ağabey ömrünü düşüncesini söze, sözünü eyleme dönüştürmek için harcamış, bu uğurda emek vermiş, eser vermiş, gerçek bir mücadele adamıydı. Yedi Güzel Adam’ın son temsilcisi olan Rasim Özdenören’e Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine, okurlarına sabr-ı cemil diliyorum. Rabbim, Rasim Ağabey’i cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin diyorum.
Kuruluşunun üzerinden kısa bir süre geçmesine rağmen üniversitemiz, bünyesindeki 6 fakülte, 12 bölüm, 2 enstitüsü ve sahip olduğu toplam 1701 öğrenciyle iftihar verici bir seviyeye ulaşmıştır.
Uluslararası öğrenci, lisansüstü öğrenci, tam burslu öğrenci oranları bakımından ilk sırada yer alan İbn Haldun Üniversitemiz, gençlerimiz tarafından en çok tercih edilen yükseköğretim kurumlarımızdan biridir.
Bu başarının gerisinde 1996 yılında bizzat kurucuları arasında yer aldığım İstanbul Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfıyla başlayan bir mücadele vardır.
Daha sonra Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı, kısa adıyla TÜRGEV adını alan bu çatı altında yürütülen çalışmaların ulaştığı noktalardan biri de İbn Haldun Üniversitesidir.
Kendi alanında ülkemiz sınırlarını aşıp uluslararası bir marka haline gelen bu vakfımız, merkezine nitelikli, eğitimli, özgüven sahibi insanı yerleştiren bir medeniyet mücadelesi vermektedir.
Eğitim öğretim şayet bir medeniyet davasından beslenmiyorsa tek başına insanı ve toplumu fıtrata uygun istikamete yönlendiremez.
TÜRGEV’in ve onun etrafında şekillenen yapıların gayesi, kendi milletimizden başlayarak tüm insanlığı günün sorunlarına cevap verecek ve geleceğin ihtiyaçlarını karşılayacak donanıma sahip kılmaktır.
Üniversitemizin adını, kendi kavramıyla ümran ilminin, bugünkü tarifiyle sosyolojinin kurucusu İbn Haldun’dan alması işte böyle bir yaklaşımın ürünüdür.”
İnsanlığın geleceğine yön verecek yeni bir değişimin eşiğindeyiz. Uluslararası ilişkilerden, ekonomiye aileyi ve toplum yapısına kadar insanlık yeni sınamalarla karşı karşıya kalmaktadır.
İnsanlığın bugünkü sorunlarını çözecek bir medeniyet inkişafını hep beraber gerçekleştireceğiz.
Tüm insanlığa faydalı nesiller yetiştirmedikçe büyük davanın hedefine ulaşmasını sağlayamayız.
Fikri temelden yoksun bir kalkınma çabası, insanlığı ekonomik olarak zengin kılsa da gönül çoraklığının hakim olduğu belirsizliklere mahkum eder.
Maddi imkanlar bakımından belki de tarihin en müreffeh döneminde olmasına rağmen, insanlığın bir süredir yaşadığı derin sancıların gerisinde işte bu hakikat vardır. Karşımızdaki tablo, insanlığın geleceğine yön verecek yeni bir değişimin eşiğinde bulunduğumuza işaret ediyor.
Yeni teknolojilerin etkisiyle baş döndürücü bir hıza ulaşan bu değişim süreci, uluslararası ilişkilerden ekonomiye, aile ve toplum yapısına kadar her alanda insanlığı yeni sınamalarla karşı karşıya bırakıyor.
Bugün yeniden ortaya koyacağı maddi ve manevi eserlerle insanlığa yön verecek bir değişimin öncülüğüne talibiz.
Üniversitelerimizin sayısını 76’dan 208’e çıkardık.
İlimle, bilimle, hikmetle donanmış nesiller yetiştirmek hocalarımızın, öğretmenlerimizin görevidir. Ülkemizi yeniden dünyanın bilim merkezi haline getirmeliyiz.
Dünyadaki tüm büyük kalkınma devrimlerinin gerisinde güçlü bir fikri temel vardır. Fikri temelden yoksun bir kalkınma çabası insanları ekonomik olarak zengin kılsa da gönül çoraklığının hâkim olduğu bir belirsizliklere mahkum eder.
Kendi özgün yaklaşımımızla ülkemizi yeniden dünyanın en gözde bilim ve teknoloji merkezi haline getirmemizin önünde hiçbir engel göremiyorum.
Güney sınırlarımızı terör örgütlerinden temizleme konusunda kararlıyız. Siyasi, ekonomik ve askeri çıkarlarımızdan taviz vermeyeceğimizi herkese gösterdik.
Türkiye’ye karşı sistematik husumet politikası izleyen herkesi tutumunu gözden geçirmeye ve uzlaşma yolları aramaya mecbur bıraktık.
Salgın sürecinde sağlık ve üretim kapasitemizi test ettik. Kur , faiz, enflasyon şeytan üçgeninde sıkıştırıldığımız ekonomi istikrar mücadelemizi de zaferle neticelendireceğiz.
Tahıl anlaşmasında olduğu gibi anahtar ülke konumundayız.”
Hibya Haber Ajansı