Fed ve finansal göstergeler… Fed’in fiyat istikrarını yeniden sağlamasına yardımcı olmak için finansal koşulların sıkılaşması gerekliliği, piyasada da ağırlık kazanan bir konu olması itibariyle belirleyici niteliktedir. FOMC üyelerinin komitenin enflasyonla mücadelede daha agresif olacağına dair sinyalleri ön plana çıkardığı görülüyor. Bu piyasa ortamında, Fed üyeleri daha fazla şahin yönlendirme yapmaya başlamışken Powell’ın görüşlerinin nasıl bir rehberlik içereceği konusu önemli. Temel olgu şu; enflasyonun talep eksenindeki yukarı baskısı Fed’i 75 bps’lik şokları uygulamaya daha fazla zorlayabilir. Şu anda baz senaryo ise Fed’in önümüzdeki üç toplantıda 50’şer baz puanlık artışlarla gideceği yönünde.
Tüketici enflasyonu katılığı… Tüketici fiyat enflasyonu hali hazırda zirvesini yapmış olabilir, ancak buradan aşağı düşüş kolay bir şekilde gerçekleşmeyecek. Talep bir yandan ekonomik görünümü destekleyici, ancak aynı zamanda enflasyon katılığına zemin kazandırıyor. Hane halkları ve işletmelerin gelir ve tasarruf seviyeleri de şu anda sağlam harcama momentumunu destekliyor, ancak işi enflasyon boyutunda sıkıntıya sokan detay şu: Fiyatların artmaya devam edeceği beklentisi ihtiyaç harcamaları kadar tercihe bağlı harcamaları da öne alıyor ve yapay bir talep etkisi yaratıyor. Bir başka deyişle, bugün almak yarın almaktan her zaman daha karlıdır. Bu da enflasyon katılığına katkı sunacak bir durum. Bunu engellemek için talebi şoklamak bir seçenek elbette, ancak bu ilaç aynı zamanda da ekonomiyi durgunlaştıracak.
Finansal koşullar… Finansal koşulların büyümeye zarar verici sıkılaştırma döngüsüne girmesi, normalde ve geçmişte Fed’in sıkılaştırma döngüsünde yavaşlamasına veya geri çekilmesine yol açtı. Bugün ise enflasyon böyle bir hareket alanı oluşmamasına neden oluyor. Fed’in mevcut enflasyon dalgasının ciddiyetine karşı harekete geçmesinde de yavaş kaldığı eleştirileri göz önüne alındığında, eğriyi yakalamak adına daha agresif hareket oluşturması ihtimal dahilinde görünüyor. Muhtemelen enflasyon en azından dördüncü çeyreğe kadar anlamlı bir gerileme göstermeyecek.
Enflasyonun yarattığı sıkıntıların oluşturduğu geri adım atamama durumuna ECB’yi de referans gösterebiliriz. Rusya krizinden dolayı ciddi bir durgunluk geçirmesi beklenti dahilinde olan Avrupa’da, zayıf Euro’dan kaynaklı ithalat enflasyonundan da endişe ediliyor ve Haziran ECB toplantısı bu nedenle bazı ihtimaller içeriyor.
Sonuç? Enflasyonun yüksek kalmaya devam etmesi, Fed’den agresif bir para politikası sıkılaştırma hızının önünü açıyor. Yüksek borçlanma maliyetleriyle birleşen yüksek fiyatlar, ekonomik büyümede önemli bir ılımlılığa yol açarak faaliyeti frenlemeye hazırlanıyor. FOMC’nin sonraki üç toplantısının her birinde federal fon oranını 50 baz puan artırması ve sonraki döngüde de 25 baz puanlık klasik bantta devam etmesi şu anki şartlarla olası görünüyor. Temel olgu, reel faizlerin durumu ve nötr faiz oranına gidiş rotası olacak. Dolayısıyla, bu öngörülen bantları yukarı çekecek her türlü adım marjinal etki yaratacaktır.
Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı