Akşener'in konuşmasından satır başları şu şekilde:
"Dün gerçekleşen 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri için öncelikle sandıklarda görev yapan tüm müşahitlerimize okul ve sandık görevlilerimize avukatlarımıza emniyet teşkilatımıza ve her yaştan tüm vatandaşlarımıza yürekten teşekkür ediyorum. Sonuçların ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyor milletimizin iradesi ile seçilen tüm büyükşehir belediye başkanları il ilçe ve belde belediye başkanlarını belediye meclis üyelerini ve muhtarları tebrik ediyorum.
Seçimlerin cumhuriyetimizin 100. yılına yakışır bir olgunluk ve zarafetle tamamlanmış olmasını ülkemizin köklü demokrasi geleneği için fevkalade önemli ve kıymetli buluyorum.
Demokrasilerde her bir konu tartışılabilir ama tek bir konu tartışılamaz o da seçmenin hür iradesi ile sandığa attığı oyudur. Çünkü demokrasinin en temel ölçütü milletin hür iradesini yansıtma şartlarına sahip olabilmesidir. İYİ Parti olarak bizim yola çıkma gerekçemiz de tam olarak bunu sağlamaktır.
İlk günden beri önce millet önce memleket şuuruyla ortaya koyduğumuz siyaset anlayışımızla seçmeni her zaman velinimet olarak gördük, milletin kararı üstünde bir kararı millet iradesinin üstünde bir iradenin olmadığını söyledik. Milletimizin iradesini her zaman başımızın tacı bildik. Nitekim bu seçimlerde de biz şimdiye kadar kesinleşen sonuçlara göre 1 il, 23 ilçe ve 7 belde olmak üzere toplam 31 yeri İYİ Partiye emanet edildi.
Bu emanet için öncelikle aziz milletimize teşekkür ediyor ve bu kıymetli emanetimize basiretle dürüstlükle ve liyakate sahip çıkacak olan belediye başkanlarımıza tüm seçim süreci boyunca göstermiş oldukları emekleri çabaları ve özverileri için şükranlarımı sunuyorum. İtirazlarınızın olduğu yerler var.
Geride bıraktığımız seçimlerle birlikte milletimizin iki yumruk arasına sıkıştırılmaktan ne kadar yorulduğunu bir kez daha görmüş olduk. 2023 seçim oranına göre milletimizin sandığa katılım oranındaki büyük düşüşü hiçbir siyasi görmezden gelemez. Milletimizi bu seçimlerde alışılmış kutuplaşma alanlarına, şucu bucu ayrıştırmalarına ve kendi gündeminde olmayan suni kavgalara mecbur olmadığını sandığa gitmeyerek gösterdi. Şüphesiz milletimiz bu seçimlerde ne esaslı mesajını da iktidara verdi. Yıllardır ekonomide yaşadığımız çöküşü engelleyemeyen basiretsizliğe artık yeter dedi. Yıllardır yanlış politikalarda ısrar eden ciddiyetsizliğe artık yeter dedi. Yıllardır hak yiyen hakka giren, hakkı çiğneyen adaletsizliğe artık yeter dedi. Milletimiz yıllardır ülkemizi makulde buluşturma fırsatını geri tepen Sayın Erdoğan’a artık zorundasın dedi.
Halbuki biz kendisini defalarca uyarmıştık. Milletin sesinden kaçma demiştik. Milletin sabrını taşırma demiştik. Hatta bizzat ben tüm seçim süreci boyunca gittiğim her ilde ilçede sadece emeklilerimizi öğretmenlerimizi ve mülakat mağduru gençlerimizi konuştuk. Her konuşmamda Sayın Erdoğan’a çağrılar yaptım. Ama kendisi ısrarla inatla ve türlü bahanelerle bu çağrılarımı geçiştirdi. Ve nitekim dün akşam milletin gerçekleri karşısında AK Partinin eriyen oyları ile yüzleşti. Kendisi umarım ki artık çağrıların arkasında sadece milletin sesi olduğunu anlamıştır.
Elbette siyaset kurumu olarak sandıklardan çıkan mesajı duymak hepimizin görevidir. Bu doğrultuda Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik bir devlet olma vasfı gereğince İYİ Parti olarak bizde üzerimize düşen sorumluluğu alacağız. Her zaman yaptığımız gibi seçim sonuçlarına ilişkin muhasebemizi ve özeleştirimizi yapacağız. Nitekim tam bu sebeple parti tüzüğümüzün genel başkan olarak bana verdiği yetki gereğince en kısa sürede olağanüstü seçimli kongremizi toplayacağız.
Milletimizin her bir ferdi şundan emin olsun ki sandıkta açıkça ortaya konan irade ile Türkiye için hak arayışında huzur arayışında ve refah arayışında İYİ Parti dün olduğu gibi bugün de milletin önünde veya arkasında değil her zaman milletimizin yanı başında olacaktır."
Hibya Haber Ajansı