Merkez Bankası'nın yayınladığı parasal sıkılaştırma adımlarına yönelik duyuruda, kredi büyümesine dayalı menkul kıymet tesisi kapsamında TL ticari krediler için yüzde 2,5 olan aylık büyüme sınırının yüzde 2'ye indirilmesine, ihtiyaç kredilerinde yüzde 3 olan aylık büyüme sınırının yüzde 2'ye düşürülmesine, taşıt kredilerinde ise yüzde 2 sınırının korunmasına karar verildiği bildirildi.
Kredi büyüme sınırlarına ilişkin uygulamanın etkinliğini artırmak amacıyla menkul kıymet tesisine ek olarak, kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık tesis edilmesine yönelik çalışmaların devam ettiği belirtilen duyuruda, "Ayrıca, parasal aktarım mekanizmasının güçlendirilmesine yönelik ilave adımlar üzerinde çalışılmaktadır." ifadelerine yer verildi.
MDS Finans ve Eğitim Şirketi Kurucu Ortağı ve Finans Uzmanı Mahmut Dokgöz, enflasyonla mücadelede tercih edilen sıkı para politikasını faizlerin yükseltilmesi ile birlikte piyasada dolaşan paranın azaltılması geri çekilmeye çalışılması anlamına geldiğini söyledi.
Dokgöz, "Amaç bu şekilde harcamaların kısıtlanması ile birlikte talepte düşüş yaratmak , ithalat hacminin daraltılması ile birlikte kurda bir düşüş trendi yakalamakla birlikte fiyatlarda düşüş yaşanması gibi gibi planlamalar demektir. Her ne kadar bu politikanın enflasyonun düşürülmesi için tek başına yeterli olmayacağı ve ciddi yapısal reformlarla desteklenmesi gerektiğini bilsekte tüm bunları yaşayıp göreceğiz." dedi.
"Merkez bankasının son yaptığı duyuruyu da bu politikayı destekleyen bir adım olarak görmeliyiz." değerlendirmesini yapan MDS Finans ve Eğitim Şirketi Kurucu Ortağı ve Finans Uzmanı Mahmut Dokgöz, şunları dile getirdi:
"Bu kararla birlikte artık hepimizin yüksek faiz maliyeti ile birlikte erişimi giderek zorlaşan ticari ve bireysel kredilere ulaşmak artık çok daha zorlaşacak. Bu kararın Türkçesi bankalara artık daha da az kredi vermeleri yönünde mesaj vermektir. Yani serçe parmak kalınlığında akan kredi musluklarını daha da sıkarak tabiri caizse ip gibi akıtması isteniyor."
Bankaların kredi verirken merkez bankasının belirlediği bazı kural ve yükümlülüklere uyması gerektiğini hatırlatan Mahmut Dokgöz, "Merkez bankası bu kuralları sertleştirmesi ve artırması sonucunda bankalarda kredi kullandırma maliyetlerinin artması zorlaşması nedeni ile ister istemez artık şemşiyeleri kapatmak zorunda kalıyorlar. Bu karar tam da bunun için alınmış bir karar. Bu kararda ticari kredilerin de dahil edilmesi ister istemez piyasada bazı arzu edilmeyen gelişmelerinde yaşanmasına sebep olacaktır. Sermaye yapısı zayıf bir çok şirket bundan maalesef olumsuz etkilenecektir. Otomobil kredilerinde ki oranda değişikliğe gidilmemesi de lokomatif bir sektör konumunda ve zor günler yaşayan otomotiv sektörüne nefes almaya devam etmesi için yapılan küçük bir jest olarak değerlendirilebilir." ifadesini kullandı.
Dokgöz, Seçime az bir süre kala bu kararlar, genel beklenti olan seçim sonrası sıkılaştırmanın artırılacağı yönündeki beklentileri güçlendirmekle birlikte merkez bankası para politikasının fendinin seçim politikalarını yeneceği mesajı da olarak algılanabilir." dedi.
Hibya Haber Ajansı