enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,3486
EURO
37,4271
ALTIN
3.021,21
BIST
8.601,49
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
14°C
İstanbul
14°C
Az Bulutlu
Çarşamba Parçalı Bulutlu
17°C
Perşembe Az Bulutlu
17°C
Cuma Hafif Yağmurlu
15°C
Cumartesi Çok Bulutlu
17°C

Yağ bezesi hakkında bilinmesi gereken 5 önemli nokta

Yağ bezesi hakkında bilinmesi gereken 5 önemli nokta
20.06.2022 11:00
186
A+
A-

Halk arasında ‘yağ bezesi’ olarak adlandırılan; kol, bacak, sırt ya da vücudun herhangi bir bölgesinde küçük bir yumru şeklinde beliren lipomlar çoğunlukla zararsız olmakla birlikte, bazı durumlarda tehlikeli olabiliyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Seyit Ali Gümüştaş; basit bir yağ bezesi olarak görülen şişliklerin aslında kötü huylu tümör olabileceğini belirterek, kesin teşhis ve tedavi için mutlaka Ortopedik Onkoloji hekimine başvurulması gerektiğini söylüyor.

Dr. Gümüştaş yağ bezesiyle ilgi uyarı ve önerilerde bulundu.

Kendiliğinden küçülmez

Çoklu yağ bezesi olan kişilerin üçte birinde ailesel yatkınlık görülürken, çoğu zaman yağ bezelerinin neden kaynaklandığı bilinmemektedir. Kilolu hastalarda daha sık karşılaşılırken, hızlı kilo alımı döneminde yağ bezesinin boyutu da büyüyebiliyor. Ancak kişinin kilo vermesiyle yağ bezelerinin boyutunda küçülme olmuyor.

Hiçbir şikayete yol açmayabiliyor, ama

Yağ bezeleri çoğunlukla hiçbir şikayete yol açmazken, çok büyük yağ bezeleri damar ve sinir basısına neden olarak ağrı, uyuşma ve karıncalanma şikayetlerine neden olabiliyor. Kolunuz, bacağınız ya da sırtınızdaki yağ bezesinin uzun zamandır var olması, küçük olması, ağrı yapmaması ve büyümemesi tümörün iyi huylu olduğu algısına neden olmasın! Zira bu yanlış inanış, tanı ve tedavide gecikmelere yol açıyor.

Bu belirtilere ayrıca dikkat edin

Kötü huylu yumuşak doku tümörleri, iyi huylu yumuşak doku tümörlerine göre çok daha nadir görülse de, bu şişlikler kötü huylu yumuşak doku tümörünün belirtisi de olabiliyor. Hastalar genelde yavaş büyüyen şişliğin son zamanlarda boyutunun hızlı artışı nedeniyle hekime başvuruyor. Özellikle derin yerleşimli, hızlı büyüyen, sert ve ağrılı şişlikler kötü huylu olması açısından ayrıca uyarıcı olmalıdır. Kesin teşhis ve tedavi için zaman kaybetmeden Ortopedik Onkoloji hekimine başvurulması gerekir.

Kesin tanı konulmalı

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Seyit Ali Gümüştaş “Buradaki en önemli nokta; mevcut şişliğin iyi huylu yağ bezesi olup olmamasının kesin bir şekilde ortaya konmasıdır. Detaylı muayene sonrası MR ile büyük bir oranda yağ bezesinin tanısı konulabilir. Sadece Ultrasonografi ile tanı koymak doğru olmayabilir. Şüpheli durumlarda biyopsi yaparak tanıyı kesinleştirebiliriz. Tanısı kesinleşmemiş hiçbir tümör ameliyat ile çıkarılmamalıdır” diyor.

Doğru tedavi için

Yağ bezelerinin çoğu takip edilirken, özellikle şikayete neden olan büyük yağ bezelerinin ameliyat ile nispeten basit bir şekilde çıkarıldığını, ameliyat sonrası düşük de (yüzde 5) olsa tekrarlama riski olduğunu belirten Doç. Dr. Seyit Ali Gümüştaş şöyle konuşuyor: “Yağ bezelerinin aksine kötü huylu yumuşak doku tümörlerinin tedavisi çok daha özelliklidir ve bu konuda deneyimli Ortopedik Onkoloji hekimi tarafından bu süreç yürütülmelidir. Akciğer başta olmak üzere başka organlara sıçrama ihtimali olan kötü huylu yumuşak doku tümörlerinin asıl tedavisi, tümörün ameliyat ile geniş sınırlarla temiz bir şekilde çıkarılmasıdır. Ameliyatı kolaylaştırmak, tümörü komşu damar sinirden sınırlamak, tekrarlama ihtimalini azaltmak için cerrahi öncesi ya da sonrası radyoterapiye (ışın tedavisi) başvurulur. Özellikle sıçrama (metastaz) varlığında, belirli alt tiplerde, derin yerleşimli ve büyük tümörlerde kemoterapi uygulanabilir. Kötü huylu yumuşak doku tümörü nedeniyle tedavi uygulanmış hastalar belirli aralıklar ile uzun yıllar boyunca tekrarlama ve sıçrama açısından takip edilmelidir.”

Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.